⚜3⚜

331 45 1.9K
                                    

Titreyen eliyle tutacak herhangi bir şey aradı karanlıkta, ama başarılı olamadı kapı şiddetli bir şekilde çalmaya devam ediyordu.

Kulakları uğulduyor sesleri ayırt edemiyordu. Ve ayağının altından yer çekilmeye başladı. Gerisi zifiri karanlık...
⚜⚜⚜⚜⚜⚜

Düşüyormuş hissiyle açtım gözlerimi ve bir ormandayım korkuyla etrafıma bakıyorum yanımda kimse yok.

Doğrulup dikkatle tekrar bakıyorum etrafıma, yine sonbahardan kışa doğru yine aynı soğuk rüzgâr. Ne kar yağmış, ne de yaprakların yere düşmesi sonlanmış.

Çocukluğumdan beri gördüğüm dönüp durduğum o ormandayım sanki her yerini biliyorum. Bir kaç adım atıyorum ayaklarım ıslanıyor. Çoraplarımın ıslanmasını hiç hoşuma gitmiyor ve çıkarıp atıyorum.

Gözüme ağaçların üstündeki semboller takılıyor.
Anlamaya çalışıyorum. Hızla tarıyorum etrafımı

R. /. 1. 9. G. 3. ?. C.

Ve uzayıp giden harfler, rakamlar, semboller.

Ne anlamı var bunların?

Kargalar var yine ağaçlarda sürü halinde, korkuyorum koşmaya çabalarken gidemediğini fark  ediyorum.

Ormanın derinliklerinde ağlamaklı bir ses duyuluyor:

-Keşke bir kez daha görseydim

Bu benim sesim mi şuan çıkaramıyorum.

Rüyada olduğumu ve birazdan uyanacağımı anladığım dakika sakin olma telkinleri veriyorum kendime

-sakin ol sadece bir rüya

-eskiden beri gördüğün bir rüya...

ve gökyüzüne bakıyorum. Küçüklüğünden beri eskimeyen ay 'a.

Hızlı nefes alıp vermeye başlıyorum. Derken hastane kokusu dolduruyor ciğerimi...

Gözlerimi aralarken gördüğüm şeyler  arasında bu sefer orman yok. Güçlü ışıklar ve kafamın üstünde bana bakan yüzler, ne olduğunu anlamaya çalışırken dün gece bir anda belirdi zihnimde. Didem konuşmaya başladı:

-Züleyha, doktor olarak çalışacağın hastanede ilk günden hastasın yakıştı mı sana

-hıh?

(Gülüştüler)

-Korkma hiçbir şeyin yok diyorum. Senden ayrıldıktan sonra sokakta vukuat olmuş, e tabi senin ilk gecen hiç alışık değilsin

Suzan atladı:

-Bizde ilk zamanlar öyleydik silah sesine zamanla insan alışıyor. Efe bile korkmuyor artık.

-Senin çığlığını duydum, kapına koştum. Ama açan olmadı. Kapıcıyı kaldırdık kapıyı açtırınca da seni yerde bulduk. Ay Züleyha bir hastalığın var zannettim korktum.

-Aynen öyle, neyse ki bir şeyin yok sadece bayılmışsın.

Züleyha kapıyı kimin çaldığını öğrenince derin bir nefes verdi.

-Kusura bakmayın ben... korktum sanırım

-Çok normal canım olur mu öyle şey ne kusuru iyisin dimi dün geceden beri baygın yatıyorsun ?

-hı hı

-Tamam canım polis senden dün geceyle alakalı ifade almak için uzun zamandır bekliyor. İfade verebilecek misin?

O sırada dün geceki taşlar Züleyha'nın kafasında oturmaya başlamıştı. Vuran adamı görememişti. Ama 3 kişilerdi. Bir tanesi takım elbiseliydi. Ceketin içinde yeleği ve gece parlayan gümüş rengi zincirli saati vardı.

Sevda Ayaklarını KanatırHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin