Heyt ben geldim🙋
Tamam tamam vurmayın.Biraz olsun gönlünüzü alabilmek için yaklaşık beş bin kelimeyle geldim. Bir nevi iki bölüm atmış oldum yani😉😂😘Neyse sizi daha fazla bekletmeyeyim bu bölümü sürekli yb için bana mesaj atan ama benim wp de sorunum olduğu için yanıt veremediğim sevgili purkite53 e ithaf ediyorum💜
Sizi seviyorum. Keyifli okumalar
😙🤗(Multideki şarkıyı açın)
Yavaşça araladı gözlerini kadın.Etraftaki beyaz parlak ışığın açıp kapattığı gözleri az sonra mekanı anlamlandırdı.Uzandığı sedyeden yavaşça ayaklandı.Hatırlamıyordu ama burada ,acilin giriş kapısı önünde, öylece beyaz bir sedyede uzandığına göre fazlaca yorulmuş olmalıydı. Tuhaf bir şekilde ağırlaşmış olan vücudunu , sedyede doğrulttu.Ayaklarını sedyeden aşağı sarkıtıp gözleriyle anlamsızca etrafı inceledi.Bir haftadır çalıştığı hastanede kimse yoktu şu an. Derler ya in cin top oynuyor diye , aynen öyleydi işte. Kafası karışık dışarı doğru adımlamaya başladı.Vücudu ağır , adımları ağır , zihni ağır ve bulanıktı. Hastane ise.. Çok sessizdi.. Az sonra önünde durduğu hastanenin otomatik kapısı açıldı.Daha henüz kapı yeni yeni aralanırken , adımından kaldırdığı başının dışarıdaki manzarayla buluşması , genç kadının korkunun da ötesi bir duyguyla geriye sendelemesine sebep oldu.. Çığlığını bastırmak amaçlı kapattığı ağzından ellerini korkuyla çekti..Dışarıdaki felaket kadının kalbini deli gibi attırmıştı.Bedeninden tüyleri çekilmiş , gözyaşları pınarlarına şokun etkisiyle hapsolmuştu sanki.Bu korkunç manzara yetmezmiş gibi sesleri yeni algılayan kulaklarına dolan çığlık , feryad sesleri kadının ruhunu çekiyordu şimdi..Bilinçsizce ufak bir kaç adım attı.Az sonra yavaş adımlarından birinin yerdeki sertlikle temasıyla adımlarını sonlandırıp yavaşça başını yere eğdi.Geri sendeledi tekrar.. gözleri yanmaya başladı..Şu an tam iki ayağının önünde yerde kanlar içinde yatan bir kadın vardı.. Şoktaydı.. Ne bedenini ne de zihnini kontrol edebiliyordu.. Etrafına baktı.. Her yerde ceset , kan ve acı çığlıklar vardı.. Bir tarafta karısını ve iki çocuğunu kaybetmiş , aciz bir babanın siyah ziftle örtülmüş yolda kulakları dolduran sesi , diğer bir tarafta yardım isteyen çaresiz insanlar..Savaş mağduru insanlar.. Kibir mağduru insanlar.. Yaşamları boyunca öldürülmeye mahkum bırakılanlar..Hala şoktaydı kadın.Mesleği gereği ölümle olan yakınlığına rağmen ölümün şokundaydı..Ölümün , ilk defa karşılaştığı kan donduran ürkütücülüğünün , aklın sınırlarını zorlayan vicdansızlığının şokundaydı.. Ne yapacağanı , nereye gideceğini bilmiyordu..Bu kara gecede etrafa yayılan , sonra da genç kadının soluk borusundan içeriye , nefesiyle birlikte hücum eden keskin kan kokusu kalp atışını iyice hızlandırdı.. Deli gibi nefes alıyordu.. Sanki bir saniye dursa ruhu bedenini patlatacaktı.. Titreyen elleriyle tekrar yürümeye başladı , etraftaki cesetlerin ve iyice harlanan ateşlerin içinden.Kabus gibiydi her şey.Titreyen ellerini başına koydu. Her adım başı cesetlerle , feryat eden insanlarla , oluk oluk kanla buluşurken gözleri , delirmiş gibi etrafında dönüyordu şimdi...İtfaiye arabasının sesleri doldu az sonra kulağına.Ambulanstan inen sağlık görevlilerine ilişti sonra gözleri.Karşılaştıkları cehennemle irkilirken , yitip giden insanlığın karşısında lanetler ede ede , büyük bir hüsranla , aynı zamanda hayatta tutma mücadelesiyle koşuşturuyorlardı biraz ileride.Dizlerinin bağı çözüldü.Yanmaktan kızaran , gözyaşlarının hapsolduğu gözleriyle , vücudu öyle güçsüzdü ki şu an.. Kendini ayakta durmak için zorlamasa düşüp bayılacaktı.. Etraftaki yıkık binalardan çıkıp kadının bağrına düşen alevler ardında kanlı bir yol , gri bir gökyüzü , ve yaşların arasından ürkek bakan , derinliğinde insanlığın doyumsuzluğunun kendini belli ettiği , alevlerin ürkütücülüğünde kaybolmuş bir çift göz , bir çocuk bırakmıştı..Gerçi şimdi kim bu minik bedenlerin ödedikleri , bu akıllara zarar bedellere karşı yine de çocuk olduklarını söyleyebilirdi ki?. Bir sessizlik oldu az sonra.Feryat yardım sesleri kesildi.Sağ tarafına gecenin karanlığının tersine gündüzün aydınlığı ilişti.Yavaşca başıyla çevrildi o yöne. Gördükleri zihninde büyük bir karmaşaya sebep olurken , anlamlandıramadığı hisler sardı bedenini. Şimdi bir tarafında karanlığın , vahşiliğin her tonunun hissedildiği bir savaş ortamı , diğer tarafında ise beyazın huzurunun kalplere dokunduğu , çocukluğunun izlerini taşıyan , çocukluğunun kahramanı olan babasını barındıran başka bir dünya vardı.. Birbirinden çok farklı iki dünya.. Bu parkı çok iyi hatırlıyordu. Zaten iki elin parmağıyla sayabileceği anıları olan babasının , ona bıraktığı ve bütün hayatını onun kırgınlığıyla geçireceği bir diğer anısı gerçekleşmeden önceki gün bu her yeri ağaçlarla renkli çiceklerle donatılmış parka gelmiş , tam karşısında duran demir salıncakta çocukluğunu son kez dolu dolu hissetmişti.Babası o salıncağın yanında durmuş genç kadının içini ısıtan gülümsemesiyle kendisini çağırıyordu şimdi. Bir anda vücudunun her zerresi güçlü bir özlemle doldu. Bu karanlıktan çıkıp koşarak beyazın kollarına atlamak istedi.Vazgeçmiş olduğunu sandığı ama aslında vazgeçemediği babasının kollarında ona olan bütün hasretini savuşturmak istedi.Sonra birden irkildi. Savaş ortamına çevrildi.Ne yapmalıydı? Hangi tarafı seçmeliydi? En son 6 yaşında her zerresinde hissediği bu huzurlu zamanlar şimdi durmuş genç kadını beklerken beyaz dan vazgeçip karanlığın kollarına mı ki atmalıydı kendini?Babası.. Ordaydı işte. O çok sevdiği salıncağın önünde kendisine gülümsüyordu. İçindeki uzun zamandır kayıp olan küçük kız heyecanlandı birden. Genç kadını beyaza sürüklemek istedi.Şimdi kadın yavaş yavaş beyaza doğru adımlıyordu. Birinci adım.. İkinci adım.. Sesler tekrar doluştu kulağına. Aniden karanlığa çevrildi tekrar. Birden kalbi sızladı.Alevler şimdi daha büyük etkiyle yükselirken kadının ruhunu öldürüyordu.. Beyazın büyüsüne kapılmış , ne yapıyordu böyle? İnsanların ona şu an ihtiyacı vardı ve korkusuna yenik düşüp aciz vicdanıyla çekip gidecek miydi?. Gözleri , buluştuğu vahşet ortamının sayısız mağdurlarıyla yanarken , bırakıp gitmek vicdanını sızlattı. Iyice baktı bahtları kararmış insanlara.Hepsine.. tek tek , kalbinin küçük bir köşesinden kendisini beyaz için heyecanlandıran küçük kız çocuğunu vazgeçirmek için baktı. Az ileride biri ilişti gözüne. İsli bir duvarın önüne oturmuş , yitip giden insanlığın bütün sorumluluğunu sızlayan kalbiyle üstlenmiş , hayatın kendisinden aldığı kimselerin yasını , şimdi göz bebeklerinde tutan biriydi.Üzerinde üniformasıyla bu adam , Yavuz'dan başkası değildi..Kalbinde tekrar aynı acıyı hissetti. O gece mezarlıkta gördüğü , durumu şu andan farksız olan Yavuz'u gördüğünde hissettiyi acıyı.. Genç adam kafasını etrafta gezdirirken onun da buğulu gözleri şimdi kendisine ilişmişti. Her şey şimdi kadın için çok daha zordu. Etraftaki insanlar dilleriyle yardım isterken , Yavuz'un yardım çağrısını ise kendisine yönelen acılı mavilerinde hissetti. Çocukluğunun anısına tekrar baktı burada her şey ne kadar güzeldi oysa.. Ne kadar yolunda , ne kadar huzurluydu.. Hayatının büyük bir bölümünde kimseye hissetirmese de hep bu anısının hakim olduğu , bu huzurlu günün özlemini duymuştu. Ama yapmadı , bir adım daha atmadı. Yapamazdı.. Tekrar Yavuz'a , karanlığa çevrildi. Yavuz şimdi koyulaşan mavileriyle ilk kez karşılaştığı anlamlı bir tebessüm sunuyordu kadına. Sanki bütün bu karanlığı aydınlatmak istercesine..Genç adam yavaş yavaş ayaklanıp ağır adımlarla kadına yaklaştı. Yüzündeki yarım gülümseme , gözlerindeki sonsuz umutla elini uzattı kadına.Kadın da genç adamın mavilerinin büyüsüne kapılıp gülümsedi adama. Beyaza tedirginlikle tekrar kısa bir bakış atıp huzurla Yavuz'a çevrildi.Evet, evet. Artık seçmesi gereken tarafı biliyordu.Kulaklarını çığlıklara kapatıp , o salıncakta sallanamazdı.Bu feryat , yardım seslerine kulaklarını tıkayamazdı. Bir de Yavuz.. İlk kez gözlerinde o şeyi görmüştü. Ilk kez bu kadar aciz bakmıştı gözlerine.Gülüşünde umuda muhtaçlığını sezmişti..
Savaşçı ruhundan aldığı cesaretle karanlığa döndü yüzünü.Elini hafif kaldırıp Yavuz'a uzatırken adımlamaya başladı tüm ağırlığı ve kararlılığıyla.Elleri arasında mesafe git gide azalırken ikisininde yüzündeki gülümseme iyi artmıştı. Son bir adım kalmıştı.Bu karanlığın içinde kadının adama , adamın kadına beyaz olmasına son bir adım.. Gözlerini kapatıp elini iyice uzattı kadın adama. Şimdi aralarında bir kaç cm ya var ya yoktu....
🌼
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VİSAL
FanfictionGelen sesleri duyuyorum.Boğuk boğuk, gidip geliyor.. Bir inilti çınlıyor kulaklarımda, birileri olabildiğince ıstırap çekiyor. Bir sahne bu, sahnede bir oyun.. Ne sahne benim ne oyun; sahne de onun, oyun da onun. Buradayım, sahnenin arkasında.Bir pe...