Çimene bir gülüş düştü.
Doldurulamaz yeri!
Ve nasıl yitirecek kendilerini
Gece dansları? Matematikte mi?
Nasıl da saf sıçrayışlar ve sarmallar -
Kuşkusuz dolanırlar
Bütün dünyayı sonsuzca, büsbütün
Yoksun oturmam güzelliklerden,
Küçük nefesinin hediyesinden, ıpıslak çimenden,
Uykularının kokusundan, zambaklardan, zambaklardan.
Tenleri ilgisizdir.
Egonun soğuk kıvrımları, Güney Afrika zambağı,
Ve kendini süsleyen kaplan –
Benekler, ve sıcak yaprakların bir örtüsü.
Kuyrukluyıldızların
Geçip gidecekleri öyle bir uzayı vardır ki,
Öyle bir soğukluğu, unutkanlıkları.
Bundandır el işaretlerinin soyulması kat kat -
Sıcak ve insansı, sonra onların pembe ışıkları
Kanıyor ve soyuluyor
Cennetin siyah hafıza kaybetmeleri arasından.
Niçin verilmiş bana
Bu lambalar, bu gezegenler?
Düşer nimet misali, kar taneleri gibi
Altı köşeli, beyaz.
Dokunurlar ve erirler.
Gözlerime, dudaklarıma, saçlarıma.
Hiçbir yere.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sylvia
PoesíaBu yalnızca Sylvia, yani tüm zihnimi içinde binlerce anlam barındıran tek bir cümlesiyle allak bullak edebilen, kusurlarla kuşanmış kusursuz kadın. Ve bir de manik-depresyonun bir faydası. Şiirler için İsmail Haydar Aksoy'a teşekkürler!