Plan L

1.3K 183 136
                                    

Plan L; Byun Baekhyun iltifatlardan hoşlanır.

Ona bolca iltifat et ve imalarda bulun.

Beden Eğitimi dersinde sınıfta takılmaktan daha harika bir şey varsa o da Byun Baekhyun'dur.

Lee Seunggi saftirik bir öğretmendi. Onu karnım ağrıdığına ikna etmem zor olmadı ve böylece, diğerleri dışarda koştururken ben sınıfta oturmuş plan kuruyordum.

Bu seferki planımı deftere yazdım ve çalan zili duyunca aceleyle çantama sokuşturdum. Baekhyun'un yanıma gelip defteri görmesi en son isteyeceğim şeydi.

Jongin ve Sehun ter içinde birbirlerini itekleyerek sınıfa dalınca sırıttım. Yeni doğmuş orangutanlara benziyorlardı.

"Sen orospunun tekisin Chanyeol." Sehun nefes nefese kendisini önümdeki sıraya atarken söylendi. Jongin de hemen yanına kurulmuştu.

Bu hallerini Kyungsoo ve pembe saçlı çocuk görseydi muhtemelen aşkları başlamadan biterdi.

Ben içten içe kıkırdarken sınıfa Baekhyun geldi. "Çok saçma bir şey öğrendim."

Onun gelmesiyle hepimiz ona dönmüştük. Suratında tuhaf bir ifade vardı.

"Jongdae beni Kim Minseok ile aldatmış."

Duyduğum şeyle kulaklarım uğuldamaya başlamıştı. Baekhyun bunu nasıl öğrendi bilmiyordum ama planımın batmasını kesinlikle istemiyordum.

Birden kahkaha atmaya başladı. "Surat ifadeniz çok komik çocuklar."

Sehun ve Jongin'e döndüğümde onların da şok olmuş bir şekilde bana baktıklarını gördüm.

Daha fazla belli etmemek için konuşmaya çalıştım ama hızla atan kalbimden konuşmak çok zordu. "Nereden öğrendin?"

Beni yan tarafa doğru itti ve yanıma oturdu. Normalde bunu yapsa heyecandan deliye dönerdim ama durumlar karışıktı.

"Jongdae ve Minseok şu an flört ediyorlarmış. Ondan başkası olamazdı herhalde." Gözlerini üçümüz üzerinde gezdirdi. En son bana baktığında gülümsemişti.

Tanrım, yarattığın en güzel varlık bana gülümsüyor.

Kim Minseok beni beklemeyip Jongdae'ye itirafta bulunmuştu muhtemelen. Kusursuz planımı tehlikeye atan birini imha etmem şarttı.

Eğer onunla işbirliği yaptığımı söylerse net sıçardım.

Düşüncelerimi Baekhyun'un sesi böldü. "Her neyse, artık her şey geçmişte kaldı. Jongdae'yi kıskanacak değilim." Cümlesini ilahi kıkırtısıyla bitirdi.

Tanrım, kalp krizi geçireceğim.

Bir an önce Minseok ile konuşmalı ve planımı tekrar rayına oturtmalıydım. Onun girdiği salak aşk tripleri benim kusursuz planımı mahvedemezdi.

Tamam, ben de salak aşk triplerine giriyorum ama benim karşımda Baekhyun var.

Her neyse.

***

"Merhaba Baekhyun." Baekhyun'u yine sınıfta kitap okurken yakalamıştım.

Planımı harekete geçirme vakti gibi hissediyordum. Baekhyun'u iltifatlara boğacak, belki de ondan hoşlandığımı az da olsa belli edecektim.

Bu sayede ilgi açlığı çektiği için bana daha da yaklaşacaktı.

"Chanyeol?" Ayracını kitabın arasına koydu ve sırasında yan tarafa kaydı. Bu yanına oturmam için bir işaretti.

"Seninle okuldan sonra vakit geçirebilir miyiz diye soracaktım."

"Tabii. Ne yapacağımızı düşündün mü?"

Yani, düşündüm tabii ama bunlar için daha çok erkendi.

Daha masum olan planımı Baekhyun'a söyledim. "Belki de dondurma yeriz?"

"Harika olur!"

İkimiz birkaç saniye gülümseyerek bakıştık. Tanrının en güzel meleği gibi bakıyordu bana. Güzel gözleri, dudakları, yanakları ben bir meleğe aitim diye bağırıyordu sanki.

"Bana aşıkmış gibi bakıyorsun Chanyeol." Baekhyun gülümsüyordu. Şaka yaptığı belliydi.

Ben de şaka yapar gibi karşılık verdim. "Belki de öyleyimdir."

Gülerek omzuma vurduğunda zil çaldı.

***

Okul çıkışı onu sınıfından almaya gittiğimde Minseok ve Jongdae'yi bir köşede konuşurken gördüm. İkisi de salak gibi sırıtıyorlardı.

İki mal birbirini buldu.

Neyse.

Baekhyun'un sınıfına gittiğimde onu Joshua ile konuşurken gördüm. Joshua okulumuza yeni gelen çocuktu.

Evet, fazlasıyla yakışıklı. Ayrıca İngilizce konuşurken acayip seksi oluyor.

Bakmayın böyle dediğime. Benim gözüm hala Baekhyun'da!

Gülümseyerek yanlarına gittim ve elimi Baekhyun'un omzuna attım.

Bu Joshua için bir işaretti. Gözünü koyması gereken son kişinin benim Baekhyun'um olduğunu belli etmek için.

Joshua bana gülümsedi. Çok masum duruyor yahu, kesin anlamadı.

Aslında tatlı çocuk. Baekhyun olmasa kesin ona yürürdüm.

Düşüncemle omzumdaki melek çıldırmaya başladı. Şeytan da onun bu haliyle dalga geçiyordu.

İkisini de susturdum. Övmem gereken, ilgi açlığı çeken bir Baekhyun vardı.

***

'Aman tanrım, Chanyeol, bugün çok farklıydın...
Ama hoşuma gitti! Hep böyle tatlı konuş kkkkk'

Eve geldiğimde oldukça keyifli ve heyecanlı hissediyordum. Baekhyun'u kesinlikle istemediği kadar övgüye boğmuştum ve bana attığı mesaj da bundan hoşlandığını gösteriyordu.

Herhalde yani! Sadece ona itirafta bulunmadığım kaldı. Bu iltifatlar bana edilse kesin aşık olurdum.

Umarım Baekhyun da bana aşık olmuştur.

Kocaman bir patatesli cipsi ağzıma tıkıştırdım ve Baekhyun'a cevap verdim.

'Yeter ki iste
Tüm güzel şeyleri sen hak ediyorsun ;)'

Bu yaptıklarımdan sonra benden soğursa net sıçardım.

Umarım fazla ileri gitmemişimdir.

İçimdeki ufak korkuyla ağzıma birkaç tane cips daha tıkıştırdım.

Ayı herifin tekiyim ve yapabildiğim tek güzel şey Baekhyun'u sevmek.

Lanet girsin yahu!

Plan: Separation//ChanBaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin