Plan V

838 103 26
                                    

Plan V; kendini topla ve şu plan işini hallet!

Yaptığım saçma şeylerden sonra Baekhyun benim için endişelenmiş olacak ki sürekli beni aramış ve mesaj atmıştı.

Kyungsoo ile olan tartışmamız beni oldukça etkilemişti. Bu yüzden eve kapandım ve bir sezon Friends izledikten sonra diğerleriyle iletişime geçtim.

Benim de kafamı toparlamam ve dinlenmem lazım tamam mı? Bu plan zırvalıkları beni zihnen oldukça yordu.

Dışardan bakıldığında oldukça güzel bir plan hazırlamış olabilirim ama planın uygulanma süreci oldukça stresliydi.

Neyse canım, olan oldu.

Baekhyun'u aradığımda telefonu çığlık atarak açtı. Siz sormadan cevap vereyim, kulağım hiç iyi durumda değil.

Ona neden öyle salakça davrandığımla ilgili birkaç yalan uydurdum. Söylediklerime sorgusuz inanmıştı.

Tanrım, ben onu hak etmiyorum.

"Sen gerizekalı birisin." Sehun'un yüksek sesi beni düşüncelerimden ayırmıştı. "Beyinsiz nasıl yaşayabiliyorsun?"

"Kes sesini Sehun." Söylendiğimde gözlerini devirdi. "Saçmalayıp duruyorsun ve böyle devam edersen kendini ele vereceksin."

Omzumdaki melek kulağıma fısıldadı. 'Baekhyun'u sonsuza dek kaybedeceksin.'

Şeytan, meleğe eline geçeni fırlatırken derin bir nefes almak zorunda hissettim kendimi. Zaten başımdaki dertler yeterince zorluyken bir de bu ikilinin kavgaları bitmek bilmiyordu.

"Sorun ben değilim, tamam mı?"

"Sorun ne o zaman? İçinde beyin olmayan kafan mı?"

Eh ama, yetti artık.

"Sen siktirip gitsene." Sehun'a çıkışım onun kaşlarını çatmasına sebep olmuş, inatla yerine daha da yerleşmişti. "Sen akıllanana kadar gitmeyeceğim."

İyi.

***

Sehun ile olan atışmamız garip bir hal almış, en sonunda 'Senin iyiliğini istiyorum.' deyip bana sarılmıştı.

Arkadaşlarım benim aptal sorunlarımdan sıkılmıştı. Onların sanki kendi hayatları ve ilişkileri yokmuş gibi onları büyük sorumluluklar ile boğmuş, kendi sorunlu ilişki hayatımda onlara büyük başroller vermiştim.

Aptal herifin tekiydim ve bu kesinlikle tescillenmiş bir şeydi.

Daha en başında bulaşmamalıydım belki de bu işlere. Jongdae ile Baekhyun'un arasını bozmamalı, onların güzel giden ilişkilerine lanet burnumu sokmamalıydım. Ama biliyorsunuz, aşktan bahsediyoruz.

Kim aşık olunca mantıklı karar verir ki? Bana herhangi birini örnek göstermeye çalışmayın çünkü bulamayacaksınız.

Üstelik eminim Jongdae Minseok ile daha mutludur. Baekhyun da benimleyken daha mutlu.

Girdiğim çıkmaz beynimi yiyip bitiriyordu. Olan biteni Baekhyun'a anlatmak isteyen tarafım muhtemelen meleğin kontrolündeydi ve gücünü göstermeye başlamıştı bile.

Hani filmlerde görürüz ya, önünde sonunda iyilik egemen olur her şeye. Dünya kötülüklerden kurtulur, her yer çiçek böcek olur, falan filan.

İşte bu da oraya doğru gidiyordu fakat iyilik kazandıktan sonra ortalık çiçek böcek olmayacak, Baekhyun'un öfkesiyle dolacaktı. Kalıbımı basarım.

Şeytan ise işin başından beri yardım eden taraf değilmiş gibi bana olan yardımlarını kesmişti. Tek yaptığı ağzına geleni saymak, küfür edip beni daha da çıkmaza sokmaktı.

Sehun'u düşündüğümde o gayet mutluydu. Luhan ile arasında güzel bir şeyler vardı, evet.

Jongin'e baktığımda ise eski canavar sevgilimi görüyordum. Kyungsoo ile yürümeyen bu aşk meselesi, o ve Jongin arasında kusursuzca ilerliyordu.

Peki problem nerede? Bende mi? Böyle olduğu oldukça aşikar çünkü baksanıza yahu, heriflerin mutluluktan götlerinde kanat çıkacak.

Derin düşüncelerimi bölen şey telefonumun sesiydi. Jongin arıyordu.

"Efendim Jongin?"

"Chanyeol," iç çekti, sesi sıkıntılıydı, "Baekhyun seni aldatıyor."

Ne?

Plan: Separation//ChanBaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin