Plan P

1.1K 155 62
                                    

Plan P; Baekhyun ile parkta buluş ve doğa ile iç içe onunla vakit geçir.

Baekhyun'un beni dudağımdan öpmesinin üzerinden tam 13 saat 25 dakika geçti. Üzerinde içkinin getirdiği bir şapşallık vardı kabul, ama yine de sarhoş değildi yahu! İsteyerek öptü beni.

Ben o heyecanla bütün gece uyumamıştım ancak o muhtemelen mışıl mışıl uyumuştu. Çünkü attığım günaydın mesajına üç saat sonra cevap vermişti.

Normalde hikayelerde veya filmlerde karakterler öpüştüklerinde veya 'şey' yaptıklarında araya soğukluk girer ya, Baekhyun her zamankinden daha neşeliydi.

Kocaman gülümsediği bir fotoğrafını atmıştı bana günaydın mesajı olarak.

Baekhyun'un fotoğraf attığı, flört ettiği hatta öptüğü kişi olmak beni deli gibi mutlu ediyordu.

Ayrıca plan defterini yok etmeye karar verdim. Aslında bu planları deftere yazmamın hiçbir mantığı yoktu, sadece yazıyordum işte.

Baekhyun'un defteri ele geçirmesi ihtimaline karşı tüm kanıtları gömmeliydim.

Baekhyun'a benimle okulun oradaki parkta buluşup buluşamayacağını sorduğum bir mesaj attım. O sırada Sehun aramıştı.

"Neler oldu inanamayacaksın!" Daha ben konuşamadan haykırınca irkildim.

"Ne var?"

"Luhan'ı öyle bir etkiledim ki bana çok tatlı olduğumu söyledi."

"Sonuç olarak?"

Sorumla duraksadı. "Sanırım sonuç olarak onu etkiledim, bu kadar."

"Sen sadece etkiledin ama ben Baekhyun ile öpüştüm."

Kahkaha atıp telefonu yüzüne kapadım. Baekhyun da mesajıma buluşabileceğimize dair bir cevap vermişti.

Her şey tam tıkırında gidiyordu ve keyfim oldukça yerindeydi.

***

Baekhyun sırtını ağacın gövdesine yaslamış beni izliyordu. Ben de onu izliyordum tabii, karşımda bir mükemmel otururken başkasına bakmak büyük günah olurdu.

"Dün gece nasıldı?"

Sorusunda bizim çocuklarla geçirdiğimiz vakti kastetmediğini anlamıştım. Öpüşmemizi kastediyordu.

"Mucizevi?" Cevabıma kıkırdadı ve başını iki yana salladı. Utandığı her halinden belli oluyordu.

Baekhyun utanırken çok sevimli oluyor.

Özür dilerim, o her zaman sevimli.

"Merhaba." Minseok'un sesiyle kafamı kaldırdığımda yalnız Minseok'u görmeyi bekliyordum, koluna girdiği Jongdae salağını da görmeyi değil.

Baekhyun'a baktığımda çenesini sıkmış ikisini inceliyordu. Sinirlenmişti ve bu hiç hoşuma gitmemişti.

"Neden geldin Minseok?" Sorumla yüzü düştü. "Sizi gördüm ve selam vermek istedim."

Ne kadar yalancı, pislik.

"Sevgilimi ve beni çok rahatsız ettiniz. Şimdi siktirip gidin." Baekhyun yüzündeki yapmacık gülümsemeye rağmen sesindeki kötülüğü hiç bozmamıştı.

Korktum, kabul.

"Bu ucubeyle mi sevgilisin?" Jongdae'nin aptal ve küçümser bakışları beni delip geçiyordu.

Daha ben kalkamadan Baekhyun yerden kalkmıştı ve Jongdae'nin malum yerine kocaman bir tekme atmıştı.

Siktir.

İnanın bana, akıllıca bir hareket yapmak için düşünmeye fırsat bulamıyordum.

Çevredeki insanlar bizi izliyordu. Her geçen saniye küçülüp yok olmak istiyordum.

Jongdae'nin bir şey yapmasına fırsat vermeden Baekhyun'u kolundan tuttum ve uzaklaştırdım. Onlardan oldukça uzaklaşmamıza rağmen Baekhyun'un ettiği küfürler bitmek bilmiyordu.

Elimle ağzını kapattığımda önce kaşlarını çatmış, sonra da elime ufak bir tokat atmıştı.

Ve unuttum sanmayın sakın, az önce benim için sevgilim dedi. Hehe.

Kollarımı sarılmak için açtığımda zorla gülümsedi ve sarıldı.

O bana sarılırken aklımdan tonlarca şey geçmişti. Jongdae ile aralarını bozmam, yaptığım planlar ve yapmacık hareketlerim gözlerimin önünden tek tek geçmişti.

Şimdi ise uğruna bu kadar uğraştığım afet bana sarılıyordu. Üstelik benim için eski sevgilisinin şeyine tekme atmıştı.

Ne diyebilirim ki? Duygulandım.

Siz olsanız siz de duygulanırdınız.

***

Aldığım bir poşet dolusu abur cuburla eve döndüğümde Sehun ve Jongin'in beni beklediğini gördüm.

Onlara bize gelmeleri için mesaj atmıştım ancak bu kadar erken gelmelerini beklemiyordum.

Annemin sıkıcı muhabbetlerinden kurtuldukları için sevindiklerine kalıbımı basarım. İkisinin de gözleri beni görünce parlamıştı.

Onlara gün içinde olan her şeyi anlattım. Aldığım abur cuburların yarısını Sehun yemiş, üstelik ağzındakileri ortalığa saçarak yorumda bulunmaya çalışmıştı.

İğrenç herif.

"Jongdae bu olaydan sonra rahat durmayabilir." Jongin zaten tuhaf olan düşüncelerimi iyice karartmıştı.

Planlarımın Jongdae'nin kulağına gitmesi beni korkutuyordu ama asıl endişelendiğim nokta Baekhyun'un öğrenmesiydi.

Yediğim her halt boşa gider ve inanın bana bu kadar uğraş verdikten sonra onu kaybetmek beni mahveder.

Düşüncelerim aklımı işgal ederken Sehun'un geğirmesiyle kendime geldim.

"Sen şu defteri yok et, gerisi önemli değil." Sehun yağlı parmaklarını yalamadan önce söyledi.

Sahi, defteri unutmuştum ben yahu!

Geride hiçbir şey kalmayacak şekilde onu yok edecektim ve böylece Baekhyun sonsuza dek benim olacaktı.

Plan: Separation//ChanBaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin