Plan: Separation//ChanBaek

Plan K

Plan K; Byun Baekhyun hediyelerden hoşlanır.

Ona güzel bir hediye al ve baktıkça seni hatırlasın!

"Hayatımda bu kadar bayat bir plan görmedim." Sehun'un sızlanışını dinlemek yerine saatlerce Baekhyun'u dinlesem ne güzel olurdu.

"Şu defterini de ortalıkta tutma. Götünü mü toplayacağım ben senin?"

Sehun bir yandan söyleniyor, bir yandan da kitaplarımı karıştırıyordu. Kendisine uygun bir kitap bulamayınca kendisini koltuğa attı. "Minhyuk'u zar zor vazgeçirdik zaten. Artık teklif etmen lazım."

Omzumdaki şeytan bunun için hala erken olduğunu fısıldadı. Ben de tavsiyesine uydum. "Daha erken."

Kolunun altındaki yastığı kafama fırlattı. "Farkında mısın bilmiyorum ama o seni arkadaşı olarak görmeye başladı."

"Ama yanağımı öptü!" Bana attığı yastığı geri fırlattım ama havada yakaladı. "Evet, bu yüzden iki gündür yüzünü yıkamıyorsun."

Olabilir, yıkamadım. Ama siz olsanız ne yapardınız?

Bence aynısını yapardınız.

Kahve yapmak için yatağımdan kalkarken Sehun'u evden nasıl kovabileceğimi düşünüyordum. "Aptalın tekisin. Onları ayırdın ama başka adım atmıyorsun!"

Ayaklarımı sürükleyerek mutfağa giderken Sehun da peşimden geldi. "Cevap versene mankafa! Artık kendine aşık etmen lazım onu."

"Ne bok yiyeceğimi bilmediğim için cevap vermiyor olabilir miyim sence?!" Kahvenin bulunduğu dolabı açarken bağırdım. Tanrı'ya şükür ki annem ve babam evde değildi de küfür ettiğimi duymamışlardı.

Alnını ovalayıp anlayamadığım birkaç şey mırıldandıktan sonra kollarını bağladı. "Şu hediye planını hallet de sonra asıl adımlara geçelim."

***

Byun Baekhyun için en güzel hediye nedir bilmiyordum.

Sehun ve Jongin'e göre en güzel hediye benim dünyadan yok olmamdı.

Kalp kırıcı.

Onun için bir biblo alsam hoş olurdu. Ancak nasıl bir şeyden hoşlanacağını bilmiyordum.

Ama yine de hediye dükkanına gitmeye karar verdim.

Ona onun kadar güzel bir şey almak istesem de bu imkansızdı. Çünkü dünyada Byun Baekhyun kadar güzel bir varlık yoktu.

Ona güzel bir hediye almak ve kendimi hatırlatmak istiyordum.

"Hey, gerizekalı!" Dalan gözlerim Sehun'un sesiyle kendine geldi. "Baekhyun arıyor."

Bana uzattığı telefonuma nasıl uçtuğumu bilmiyordum. "Baekhyun?"

"Merhaba Chanyeol!" İlahi sesini duyduğumda bayılacak gibi olmuştum. Sehun alayla beni izliyordu.

Ben ses çıkaramayınca tekrar konuştu. "Bugün boş musun? Seninle buluşup vakit geçiririz diye düşünmüştüm."

Aman Tanrım, Byun Baekhyun benimle buluşmak istiyordu.