Özel Bölüm

1K 107 45
                                    

~Bazı geceler vardır,gözlerin kapalıdır,aklın bulanık...Uyumazsın ama uyanık da değildir zihnin.Kendi hayatının kabusundan uyanmak için uyursun~

-Ölüme Fısıldayan Adam.

Bahar

Huzur...

Sevdiğim adamın kollarında,sonsuzluğa yola çıkmış bir yolculukta sozsuzluğa yol almak...

Uzandığım yataktan yavaşca kalktım. Arkamda mışıl mışıl uyuyan Yavuz'a bakmadan hemen lavaboya ilerledim.

Yaklaşık iki aydır beraberdik. Bizimkilerden haber ancak konuştuğumuz zaman ala biliyorduk. Ama daha dönmeye niyetimiz yoktu. Yaşadığımız tüm acıları yerinden söküp almak istercesine yaşıyorduk.

Banyoda rutin işlerimi hall ettikten sonra aynanın karşısına geçtim. Aslında çok özlemiştim Istanbul'u. Arkadaşlarımı,tek ailem dediğim insanları ve annemi...

Yavuz'un beni Istanbul'a götürmek istemeyişi de bir nevi bundan kaynaklanıyordu sanırım. Annemin anı ve hatıralarıyla beni yalnız bırakmak istemiyordu. Hayatımda yaşayacağım en büyük pişmanlık kesinlikle buydu. Annemi dinlemeden, etmeden çekip gitmem...

Hani bir cümle vardır ya "Hiç bir şey için hiç bir zaman geç değil" diye. Yalandı. Bazen insan öyle geç kalıyordu ki sevdiğine onun verdiği acıyı ömrü boyu unutamıyordu. Annemin yaptığı hata ola bilirdi ama benim yaptığım tam bir aptallıktı.

Ben düşüncelere dalmışken aniden belime dolanan kollar ile Yavuz'un uyandığını anladım.

Ben düşüncelere dalmışken aniden belime dolanan kollar ile Yavuz'un uyandığını anladım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


"Günaydın,dünyanın en güzel prensesi"

"Günaydın,dünyanın en yakışıklı prensi"

Boynuma öpücük kondurduktan sonra bana bakıp konuşmaya başladı.
"Ne düşünüyordun öyle?"

"Hiç bir şey..."

Ona bir şey söylemek istemiyordum bu konuda. Beni teselli etmesini ve ya benim için üzülmesini istemiyordum.
"Yalan söyleme prenses,ne düşünüyordun?"

Beni benden daha iyi tanıyordu. Her ne kadar söylemesem bile öğrenecekti.

"Annemi." Dedim.Sesim istemsizce kırgın çıkmıştı. Ama bu kırgınlığım kesinlikle kendimeydi. Bu kadar aptal ve bencil oluşuma...

"Bahar,yapma böyle güzelim. Senin bir suçun yok."

"Yavuz,kendimi çok kötü hissediyorum. Kızgınım,sinirliyim ama en önemlisi kırgınım. Ve en kötüsü de bunların hepsini kendime hiss etmem. Ben onu dinlemedim,dinlemeliydim. Sonuçta o beni büyüttü değil mi?Tam bir aptalım gerçekten! Nasıl o ölür ölmez geldim ki buraya?Nasıl seninle hiç bir şey olmamış gibi bu yolculuğa çıktım ki?"

Cambaz'ın Maskesi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin