•HİS•

268 18 9
                                    

"Bugün canavarın gözlerine bakıyorum.
O beni korkutan ejderha, o beni kurtarmak isteyen savaşcı."

ATEŞ SOYLU》

Ormanda kısa bir gezintiye çıkmıştım.Kurt şeklindeydim.Bir anda bir ses duydum ve o yöne gittim.Ses zaten bana tanıdık gelmişti.Uçurumun kenarına geldiğimde orada bir kız oturduğunu gördüm.Hemen insan formuna bürünüp onu izledim.Kız ağlıyordu ve şöle demişti;
- Neden ben?Neden.Artık bıktım bu hayattan.Herşeyden kendimden hayatımdan iğreniyorum.Lütfen yardım et Allah'ım.Ne yapacağım...
Sesini tanımıştım bu kız dolunay gecesi ormanda kurtardığım kızdı!Yine aynı yerdeydi.Daha ağlamaya başlayınca dayanamadım ve sessizce yanına gittim.Elimi omuzuna koydum ve;
-Bence hayata karşı dimdik duracaksın.Ağlamayacaksın.Çünkü ağlamak bir kıza hiç yakışmıyor.
Beni gördünde dengesini kaybetti az kalsın uçurumdan aşagı düşücekti.Belinden kavradım ve kendime çektim.O anda bende dengemi kaybettim ve birlikte düştük ama uçuruma değil, sadece kendime çektiğimde üstüme düştü, çok yakındı ve nerdeyse dudakları dudaklarıma değicekti -çok güzeldi- yine aynı şey oluyordu.Kendimi durdurmam gerekiyor!

DERİN AKSOY》

Birisi sırtıma dokunup;
-Bence hayata karşı dimdik duracaksın.Ağlamayacaksın.Çünkü ağlamak bir kıza hiç yakışmıyor. Dedi

Arkamı döndüğümde birisini gördüm kim olduğunu bilmiyorum ama içimi bir heyecan kapladı ve bu bana dengemi kaybettirdi az kalsın uçurumdan düşecektim ki beni belimden kavradı ve kendine çekti sanıyorum o da dengesini kaybetti ve onun üstüne düştüm.Onu tanımıştım beni kurtaran kişiydi o.Birbirimize çok yakındık yani neredeyse dudaklarımız birbirine değecekti derken gözümden bir damla yaş onun yanağına düştü.Hâlâ hareketsiz bir şekilde gözlerime bakıyordu.Bir şey yapmayacağın anlayınca yanağına düşen göz yaşımı elimle sildim ve doğrulmaya çalıştım bu herkerimin ardından o da harekete geçti ve o da doğruldu.Üzeinden kalktımda;
-Özür dilerim.B-ben sadece...
-Sorun değil.
-Peki.
Dedim ve orayı terk edecekken kolumu kavradı.Kolumu tutan eline ve daha sonra da yüzüne baktım -gerçekten yakışıklıydı- evet bence de öyle bu sefer sana katılıyorum iç sesim.Bana dikkatlice bakıyordu sanki ne düşündüğümü anlamaya çalışıyor gibiydi.Ona;
-Bırakıcak mısın? Dedim.
Birkaç saniye yüzüme baktı ve sonra konuştu;
-Sen kimsin ve nesin?
-Buna cevap verebileceğimi sanmıyorum. Dedim.
-O da ne demek?
-Bir şey demek değil.Kendi işine bakmalısın!
-Bana ne olduğu söylemeden kolunu bırakmıyorum!
Sinirlenmeye başlamıştım.
-Sana bırak bırak dedim!
Bunu dedikten sonra onu ittim, nasıl yaptığımı bilmiyorum ama onu uçurumun kenarına kadar ittim ve ayağı takılıp düşücekken bu sefer ben onu tuttum.Gözlerime baktı ve bana
-Gözlerin! Dedi.
-Ne olmuş gözlerime! Dedim sinirle solurken.
-Kırmızlar! Aynı bir Vampir gibi!
Dedi ve ekledi,
-Seni ilk gördümde gözlerin kurt gözleri gibi bal rengindeydi.Sen nesin?Bana söyleyebilirsin.
-Sana güvenebileceğimi nereden bileceğim?
-Bilemeyeceksin, hissedeceksin.Dedi.

***

Bu sözlerinin ardından bana garip bir şekilde bakmaya başladı.Bu bakışın anlamı neydi şimdi?Acaba bana karşı bir şeyler hissediyo olabilir mi? Ahh hayır, bu saçmalık.

-Hayır olmaz sana bunu anlatamam.Benim eve gitmem lazım.
Saate baktım ve saatın baya bir geç olduğunu gördüm. Tam eve gidecekken birden bir şimşek çaktı ve bardaktan boşalırcasına yağmur yağmur yağmaya başladı. Bana;
-Bu havada eve kadar gidersen hasta olursun.Evler çok uzakta gidene kadar zaten sırılsıklam olursun. Dedi.
Yüzüne baktım ve;
-Acaba nereye gideceğim ?
-Benim kulübeme gelebilirsin yağmur durunca da evine gidersin.
Salak salak yüzüne baktım, yağmur daha da artmaya başlamıştı.Gerçekten de bu havada eve kadar gidemezdim ama inatçı bir kızdım ben çabucak kabul etmeyecektim.
-Hayır seninle gelmiyorum.Dedim, demez olaydım..
-İyi sen bilirsin.
Dedi ve kulübesine doğru yürümeye başladı.Dayanamadım ve bende arkasından koşturdum.Kulübeye geldiğimizde bana tekrar "Geliyor musun?diye sordu.Bende ;
-Anlatamadım galiba.Gel-mi-yor-um!
-O zaman niye beni takip ettin buraya kadar?
-Sadece kulübenin dışında oturucam.
-Maalesef öyle bir seçenek yok ya içeri girersin ya da gidersin, dedi
-O zaman gitmeyi seçiyorum, dedim.
-Sen de çok inatçıymışsın be, ama seni zorlamayacağım gelmiyosan gelme.
-Doğru söylüyosun gelmiyosam gelmiyorum işte! Dedim ukâlâ bir şekilde.
Bir anda kapıyı yüzüme kapatınca yerimde sıçradım.
-Pislik, odun!Öyle kapı mı örtülür be !

MELEZ KIZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin