BİR TÜRLÜ YAZMAYA FIRSATIM OLMUYORDU SONUNDA YAZABİLDİM AMA BİLİYORUM BİLİYORUM YİNE KISA BİR BÖLÜM.AMA ANCAK BU KADAR GELDİ ELİMDEN.UZUN BİR BÖLÜM GERÇEKTEN YAZMAYA ÇALIŞACAĞIM.VOTELERİNİZİ VE YORUMLARINIZI EKSİK ETMEYİN,İYİ OKUMALAR.
MULTİMEDİA'DA İLKİM VE ARAS VAR :D
İki gün boyunca Aras o kadar yoğundu ki,ne aramalarıma cevap verebiliyordu ne de mesajlarıma.Bunları isteyerek yapmadığını biliyordum.Kafası sürekli olarak intikamındaydı.Ne yapacağını çok merak etsem de,kızacağı için sormaya cesaret edemiyordum.Bu iki gün içinde birkaç kez sabaha karşı yanıma gelip,bana sarılarak uyumuştu.Belime dokunmaması için şekilden şekle giriyordum resmen.Morluklar geçeceği yere değişik renklere bürünmüştü resmen,cidden mor,yeşil,kırmızı her şey vardı yahu!
Benim şuan ne yaptığıma gelince,bilin bakalım ne yapıyordum?Hayır,yatmıyorum.Kusuyorum.İşin kötü yanı,Aras beni gece kusarken görmüştü.Ona midemi üşüttüğümü iddia etsem de inandığını pek sanmıyordum.Ama işin iyi yanı,kilo vermiştim!Tamam sadece bir kilo.Hatta bir buçuk.Ama olsun,devam.
Odamdan birkaç ses gelmesine rağmen,böğürmemden çok duyamamıştım. Kusmak için parmağımı bir kere boğazıma değdirmem gerekiyordu,kolayca kusabiliyordum artık.
“İl-“ Kapının hızla açılması ve Beyza’nın sesini duymamla olduğum yerde kalıp,gözlerimi kapattım.
Sıçtın şimdi,İlkim.
“Yine mi?!” diye gürledi Beyza.Saçlarım sayesinde yüzümü gizleyebiliyordum.
“Ne olu-“ Berk’in sesini duyduğum da hafif doğrulup sifonu çektim.Berk’in homurdanmalarını duymamaya çalışıp,hiçbir tepki vermeden elimi yüzümü yıkadım.En sonunda burnumu seslice püskürtüp Berk ve Beyza’nın iğrenme nidalarına piç smile yaparak sildim.Kendime geldiğimde kaçınılmaz sonla karşılaşmak için kafamı kaldırdım.Beyza kollarını birleştirmiş,Berk kaşlarını çatmıştı.Vay anasını aynı Aras gibi çatıyordu kaşlarını.Ama…üzgünüm Berk kanka,Aras kaşlarını çatınca bile senden daha yakışılı oluyor.Ama sende fena değilsin yani,hatta iyisin de Aras’a kıyasla-
“Kızım bakmasana suratıma bön bön.” Berk’in lafıyla düşüncelerimden arınıp,kafasını iki yana sallayarak büyük bir zorlukla aralarından geçip,yatağımın üstüne oturdum.
“Tamam,” dedim ellerimle gelin işareti yaparak. “Gelin üzerime,sövün bana,hakaret edin,öleceksin falan diyin.” Saçlarımı kulağımın arkasına sıkıştırıp,boğazımı temizledim. “Hazırım.”
“Bir de dalga geçiyor!” diye cırladı Beyza.İkisi de ayakta tepemde dikiliyorlardı.Böyle kendimi onların azarladığı çocukları gibi hissettim.
“Dalga geçmiyorum.”dedim mırıldanarak.Sonra alayla gülümsedim. “Anneciğim.”
Beyza gözlerini kısıp,işaret parmağını havada salladı. “Senin derine yüzer köpeklere yedirir,geriye kalanını da Afrika da ki çocuklara yediririm,İlkim.” Tek kaşını kaldırıp,gözlerini daha da kıstı. “Çok açlar,biliyorsun.”
“Onlar açlar,Beyza.” Dedi Berk suratını buruşturup. “Yamyam değil.”
Beyza hala bana bakarken ağzını açtı,sonra kapadı.Yavaşça doğrulup aynı korkunç olduğunu düşündüğü ifadeyle Berk’e baktı. “Sevgilim, bozmasana yaratıcılığımı.”
Kıkırdayıp,başımı yastığa attım. “Ben iyiyim gençler.Endişelenmeyin.”
“Nah!” dedi Beyza hareket çekerek. “Zayıflamak için kendini günden güne öldürüyorsun!Nah iyisin.”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bırakma Beni
ChickLitİlkim Emsal;tıpkı bizler gibi.Hikayelerde ki o 'kusursuz kız' tanımı,İlkim için geçerli değil.İlkim,hepimiz gibi kilo almaktan korkan,orta halli,derslerinde başarısız,babasız,sorunlu bir genç kız. İlkim tamamen sıradan.Ne çok iyi resim yapabiliyor,n...