15. Bölüm Can yakan sorular

159 55 0
                                    

Herkese merhaaaabaaaa

Keyifli Okumalar 😜😝😜😛😜😝😜😉😉😜😉😝😉😉😝😉😝😉😝😉😝😉😝😝😉😉😊😉😊😉😉😝😉😝😉😝

Acaba bu işte Rüzgarın bir parmağı olabilir miydi? Olsa bile ne gibi bir bağlantısı vardı? Neden böyle bir şey yapma gereği duyardı ki? Sevmediği hatta nefret ettiği bir insan için bir başkasıyla neden....

####

Ben bu düşüncelerde boğuşurken oyun çoktan eski süreğenliğine kavuşmuştu.

Ben de sonunda bir şeyi anlamak istercesine bakan gözlerimi Semih'in üzerinden çektim. Bu sırada Rüzgarla çok kısa bir an göz göze geldim. Bende Esin isem bu işin ardına düşecektim.

"Ecrin-1"

Bu sefer çıkan kişi bizimkilerden biri olunca tüm dikkatimi oyuna verdim. Soru soran kişinin Selim olması da dikkatimi oyuna vermek için harika bir sebepti.

"Sevdiğin biri var mı?"

Selim alacağı cevaptan korkarcasına sormuştu bu soruyu.  Ecrinse onun aksine korkusuzca cevaplamıştı.

"Var."

"Kim?"

Yine Selim'in sorduğu soruyu Ecrin bu sefer cevapsız bıraktı.

"Dıttt soru bitti."

Bu sefer de Ecrin bir kağıt seçerken gülerek seçtiği ismi ve sayıyı okudu.

"Esin -6"

Ağzımdan bir şaşkınlık nidası çıkarken bizimkiler gülmekle meşguldü. Ama bu haksızlık. Altı çok değil miydi?

Ecrin boğazını temizleyip soru soracağını belli edince sorusunu beklemeye başladım. Biraz düşündükten sonra beklenen soruyu sordu.

"İzmir'i çok özlediğini söylemiştin, peki o zaman neden gitmiyorsun? Yani gitmeni istediğimden değil de... Anladın sen."

Derin bir nefes alıp Ecrinin sorusunu düşündüm. Cevap veremeyeceğim bir soru değildi. Ki bunun cevabını daha önce de vermiştim. Belli ki soracak bir şey bulamamıştı.

" Çünkü gidersem gelememekten korkuyorum. Hani izin vermediklerinden değil de ne bileyim gidersem gelmem gibime geliyor. Mağlum burası pek de sevdiğim bir şehir değil. "

İkinci soruyu şu an ismini hatırlamadığım bir kişi sordu.

"İstanbul'a geldiğine pişman mısın? Ve neden?

"Bu iki soru olmadı mı?"

"Vereceğin cevap belli zaten ya evet ya hayır. O zamanda oyunun tadı kalmıyor."

Aslı'nın söylediklerine kafa sallayıp soruya cevap verdim.

"Tamam o zaman. Cevabım Hayır. Pişman değilim. Burada ne kadar yapamıyorsam orada da bir bu kadar yapamazdım. Zaten bu şehir kendisini terk etmeme izin vermez. Daha benle işi bitmedi. Daha beni bitirmedi."

Son cümlemi fısıltı şeklinde söylediğim için duyulup duyulmadığından emin olamamıştım.

İkinci sorunun cevabını verdikten sonra üçüncü sorunun Alevden geleceğini fark ettim. Hadi hayırlısı...

Alev soru sormaya hazırlanırken nasıl bir saçma soruyla karşılaşacağımı düşünüyordum. Sağ olsun beni yanıltmadı.

"Daha önce hiç bir erkekle ber...."

"Hayır."

Sorusunu tamamlamasına izin vermeden onu cevaplamıştım. Sorduğu soru tam onun tarzıydı.

Hayallerin Ötesinde ✨#Tamamlandı#Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin