Multide:Deniz BARLAS
Gözlerim cam ve kapı arasında gidip geliyordu. Hangisi beni kurtarırdı peki. Emin değildim. Ya camdan atlayıp kolumu bacağımı kırıcaktım yada kapıyı açıp ölüm fermanımı imzalıcaktım. Gözlerim camdan aşağı kaydı aslında pekte yüksek değildi.
Yani ikinci kat sonuçta en fazla nolabilirdi ki. Bacağım kırılabilirdi,kolum kırılabilirdi en kötüsü beyin kanaması geçirirdim ama kapıyı açarsam direk hayatla olan ilişkim kesilebilirdi. Kapının arkasına ne mi var canavarr! tamam tamam çok abarttım kapının arkasında Doruk vardı ve eğer kapıyı açarsam üzerime atlar ve beni parçalarıma bölerdi yüksek ihtimal.
Aslında şimdi düşünüyorum da kapının arkasındaki canavar olsa daha iyi olabilirdi hem belki o insafa gelirdi ama Doruk insafa falan gelezdi. Peki ben ona ne mi yapmıştım. "Aç şu kapıyı yoksa kırıcam ciddiyim" diye kükremesiyle yerimde sıçaradım. Evet evet çok kötü bişey yapmıştım onun sevgilisiye ayrılmasına sebep olmuştum şuan diyosun ay ne kötü kız falan ama yok ben aslında melek gibi kızım valla bak. Sadece teyzeme Doruğun sevgilisinin bi mafya kızı olduğunu ve Doruktan önce birsürü erkekle yatıığını falan söylemiştim ve teyzemde kızın saçını başını yolmuş Doruğa da baya kızmıştı 'sen bana böyle bi kız mı gelin getiriceksin Doruk' diye ama bu dediklerim doğruydu en azından ikincisi kızın yatmadığı erkek yoktu benim saf kuzenim Doruk gidip onunla sevgili olmuştu sevdiğide pek söylenilemez ama olsundu.
Ben düşüncelere dalmışken birden kapı daha hızlı tıklatılmaya başlayınca daha doğrusu yumruklanılmaya yine yerimden sıçradım
"Deniz güzelim hadi aç kapıyı hem zaten mutlaka karşılaşıcaz aynı okuldayız nereye kadar kaçıcaksın aç dedim sana aç şu kapıyı" diye bağırdı
"ah açıyımda kemiklerimi derimden ayır dimi. Ya ya çok beklersin" diye bağırdım bende e yani bende canımı seviyordum sonuçta."aç kapıyı lan" Kapıyı daha hızlı yumruklayınca başka kaçışımın olmadığını anladım ve bir ayağımı camın dışta kalan tarafına attım bir yandan da Doruk hala bağrıyordu üzerimde okul eşyaları varken nasıl atlıcaktım şimdi ben
"valla günah benden gitti. Teyze kusura bakma ben size yeni kapı alırım" diye bağırınca artık kaçışımın olmadığını anladım
"allaha emanet olun ben gidiyorum öteki tarafa. Elbiselerim Ceydanındır, ayakkabılarımı Seline verin oda benim gibi ayakkabı delisi ya ha bide makyaj malzemelerimi de Doruğa bırakıyorum. Malum ona çok lazım oluyordur."
diye bağırdım ve güldüm evet bu durumda bile gülebiliyosam deliyim. sonra annemin sesini duydum "kız ne diyosun sen, aç şu kapıyı" atlamaya artık çok hazırdım "anne hakkını helal et yavrum" dedim ve alttaki cama ayağımı uzattım. İki ayağımı da camdan sallandırdığımda alttaki camın korkuluklarına basıyordum.
Ayağım bi anda kayıca kısa bir an uçtum. Yani cidden uçtum. Yukardan kapının kırılma sesi ve annemin çığlığını duydum heralde öldüm falan sanıyordu. Ayağa kalkmaya çalışsamda ayağımın acısıyla yüzümü buruşturum. "Doruuuk Doruuk koş Deniz kendini camdan atmış" onları böyle korkutmaya hakkım yoktu. "o çirkin şey canına kıya-" demişti ki camdan aşağı bakıp beni gördü ve "hassiktir" diye bağırdı. Canım acısada zorla ayağa kalkıp işi şakaya vurdum. Çünkü acımı düşünürsem muhtemelen ağlardım ama artık ağlamak istemiyordum. Ayağa kalkıp sırıtarak onlara baktım "öldüm falan mı sandınız. Ay yerim ben sizi" Doruk hayretle yüzüme baktıktan sonra kaşları aniden çatıldı "şimdi ettim belanı" dedi ve camdan ayrıldı yüksek ihtimalle aşağı iniyordu.
Annemin dediklerini umursamadan bahçe kapısına doğru koştum ve kapıdan çıktım. Ayağım hala acıyordu ama tuhaf bir şekilde koşunca sanki acısı geçiyordu. Ya da hissetmiyordum bilemiyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Denizimsi
Teen FictionKaranlıktan kaçarken karanlığın beden bulmuş haline sığınan bir kız. Kıza deli gibi aşık ama karanlıktanda vazgeçemeyen bir adam. Noluyordu bana yoksa karanlığa mı alışıyordum? En çok korktuğum şeye mı sığınıyordum ben? Yoksa karanlığa aşık mı oluyo...