15- Pars

179 6 0
                                    

Multide: Yaren Sarmaşık

Sıraya dayayarak yüzümü tuttuğum elimi aniden çekince kafam sıraya düşmüştü. Hiç hareket etmeden öylece durdum.

"Merak ediyorum da amacın ne Deniz?" kafamı yana yatırarak Meriç'e baktım.

"Beyin kanaması geçirip bitkisel hayata geçiş yapmak"

Başını umutsuz vakaymışım gibi iki yana salladı.

Sınıfa paldır küldür giren Yarenle kafamı yavaşça kaldırdım.
"Sınav üçüncü dersmiş" oflayarak yüne başımı sıraya koydum.

Arkamdan biri beni dürtükleyince hiç kafamı kaldırmadan dürtükleyen eli itirdim.

"Deniz sınava girmeyecek heralde" Selin'in imayla söylediği cümleye doruk cevap verdi.

"Boşver çalışmasın sonrada teyzemlerle karadenize gider" kafamı hızla kaldırıp Doruğa baktım

"Gitmicem. Gitmeyeceğim!"

Önüme bi test kitabı sürdü "o zaman çalış" omuzlarımı silkip arkama yaslandım.

"İlkinden 70 aldım kalmam yani" dedim umursamazca. Normalde zeki biri değildim ama allahın işine bak ki matematiği yapıyordum. Aslında fiziğide yapıyordum ama canım istediğinde, ingilizcem zaten iyiydi bi edebiyat sakattı onuda bişekilde hallederdim.

"Yuh sen matemetikten 70 mi aldın?" Yiğit'in şok olmuşçasına sorduğu soruyu gayet normal bir şekilde yanıtladım.

"Evet matematiğim iyidir" hesap yapmak hoşuma bile giderdi. Ama hayatımda hiç matemarikten 100 almamıştım alamayacaktımda sanırım.

Yiğit ayağa kalkıp bizim sıranın önünde dikildi. "Meriç canım arkadaşım aceba bu dersliğine Denizi senden çalabilir miyim? Ama sonra söz Deniz yine senin olur sadece bu derslik" Meriç yiğite sert bakışlarından birini yolladı.

"Sağdan sağdan Yiğit. Hadi koçum" diğerek önüne döndü. Onun bu hareketine sırıtmıştım.

Sonunda zil çalıp sınav kağıtları dağıtıldı. Kağıda baktığımda aşırı zor olmadığını gördüm. Tahminen 70 falan alırdım. Kağıdı doldurduğumda hala süre vardı. Meriçin kağıdına baktım.

Yuh bu çocuğun matematiği nasıl bu kadar iyi olabilir!

Resmen bütün soruları cevaplamıştı.

"Çekinme bak" diye fısıldadı.

Omuzlarımı silkip önüme döndüm. "Yapamadığın varmı diye bakmıştım" sırıtıp arkasına yaslandı.

O esnada öndeki Doruk hocanın arkasını dönmesinden fırsat bilip bize döndü.

"İkinci soru ne?"

Kafasına bitane indirdim. "Salak sorular kılasik test değil ki o nasıl soru"

"Ya ne biliyim beynim yandı işte." sırıtarak onun önünü dönmesini izledim.

Arkadan Yiğitin söylendiğini duymuştum. O da soruları yapamıyırdu anlaşılan.

Doruk tekrar arkasını döndüğünde yalvarır gibi yüzüme baktı
"Nolur dünyanın en güzel kuzeni bi el at şu kalbim kadar beyaz kağıda" sırıtarak yüzüne baktım.

"Karşılığında?" gözlerini kısarak bana baktı. "Karşılıksız yapıp sevap kazansan olmıuyor sanki"

Omuzlarımı silktiğimde Meriç Doruğun kağıdına uzandı. Dünden razı doruk hemen kağıdı Meriç'e verdi. Meriç soruları hızlı hızlı çözüyordu.

DenizimsiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin