Multide: Meriç Bulut KAYA
"Açııııım" diyerek içeri bodoslama dalan Doruğa kısa bir bakış attım ve sonra tekrardan Yarene döndüm.
"Çok doktor, profosör hatta veterinere gittik ama yok. Hiçbiri bunda ne sorun var çözemedi" değerek başımla Doruğu işaret ettim. O ise kıkırdamakla yetindi.
Ceyda "insan kuzeni hakkında böyle konuşur mu be! Terbiyesiz" sırıttım ve Doruğun arkasından içeri giren Ceydaya baktım "konuşur" dedim direk.
Ceyda da sırıttı ve Doruğa arkasından sarıldı. "Ama arkadaşının sevgilisine demez"
Elimi göğsüme koyup öne doğru attım kafamı. "Büyüksün" Ceyda saçlarını havalı bir şekilde geriye attı "öyleyim"
Doruk ve Ceyda bir hafta önce sevgili olmuşlardı. Şükür. Ve çıkma teklifini romantik kuzenim ormanda yapmıştı. Neymiş çünkü Ceyda ormanı çok severmiş. Bunu söylediğinde yüzüne 'sen tam bir salaksın' demiştim. Çünkü Ceyda elbisesine zarar verebilecek hiçbir şeyi sevmezdi. Ama ayarladığı bir kişi onları videoya almıştı ve.. Sanırım canım sevgili çekti.
Şimdi ise bizim evde benim yatağımın üzerinde Yaren, Selin ve ben oturuyorduk. Ceyda.. O aşk kuşu sevgilisinin götünden ayrılmıyordu.
Selin bir anda cırladığında ödüm öteki tarafa uçmuştu. Bu kızda ne ses vardı böyle!
Elimi kabime koydum ve çatık kaşlarımla ona baktım "kızım sen bizi sağar etmek mi istiyorsun!?"
"Sus kız" değip ağzıma vurdu. Ben elimle ağzımı tutarken heyecanla konuşmaya başladı "olaylar varrr"
"En sevdiğin mağza %50 indirim mi yapmış? Ne yapmış?" dediğimde "saçmalama be" demişti ama eminim ki içinden 'inşallah öyle birşey olur' demiştir.
"Konudan sapmıyoruz" dedi Yaren dikkatle Seline bakarken. Bu kız dedikodu manyağıydı.
Ceyda da yataktaki yerini alırken Doruk sizinle uğraşamayacağım bakışları atıp odadan çıkmıştı.
"Anlatsana ya" Ceydanın gözlerinde de Yareninki gibi bir parıltı vardı.
"Hani bizim okulda Taylan diye biri varya.."
"Evet Denize platonik olan çocuk" dedi Yaren.
"Aynen o. İşte bu Taylan dün bizim geçen gittiğimiz kafe varya.." değip durduğunda adını hatırlamaya çalıştığını anladım ve hemen atıldım
"Harvard cafe!"
"Ha. Aynen o. Orda kavga çıkartmış hemde kimle.." dedi ve susup yüzlerimize bakmaya başladı. Tahmim yürütmemizi istiyor gibiydi.
Ceyda atıldı "Meriç?" o muydu? Yok ya niye durduk yere kavga çıkarsın ki? Yaren başını iki yana salladı "hayır Meriç olamaz. Meriç dün teyzemin gazabına uğradı" meraklı bakışlarım onu bulduğunda "sonra anlatırım" değip geçiştirdi.
O cafe'ye gittiğimizden bu yana iki hafta geçmişti ve bugün cumartesi. Yarın tatil olduğu için kızlar bizde kalacaktı veee.. Pazartesi son sınavımız olan matematiğe girip bu cuma karne alacaktık.
"Kerem mi?" Bu sefer soru Yarenden gelmişti. Başımı onaylamazca salladım "onda o cesaret yok. Gidip Keremin karşısına bile çıkamaz. Yüksek ihtimal okuldan herhangi biriyle kavga etmiştir"
"Bade herhangi biri mi?" dediğinde tükürüğümde boğulacaktım. Bade mi? Harbi mi?
"Şaka yapıyorsun!" diye bağırdım. Ceyda da devam ederek "ciddi olamazsın!" diye bağırmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Denizimsi
Teen FictionKaranlıktan kaçarken karanlığın beden bulmuş haline sığınan bir kız. Kıza deli gibi aşık ama karanlıktanda vazgeçemeyen bir adam. Noluyordu bana yoksa karanlığa mı alışıyordum? En çok korktuğum şeye mı sığınıyordum ben? Yoksa karanlığa aşık mı oluyo...