Karşılıksız aşk

Karşılıksız ask bolum 26

Biri sanırsın ayarlanmis saat çaldı.ansızın isligi.alındı.nefesi peri masalı misali bir var bir yokmuş hikayesi.biri koydu bir yola bu yol senin hakkın geçiş üstünlüğü senin uyma dedi onun bunun aklına.diğeri canım kanım kardeşlerim sirdaslarim dediğim biri pazarda meyvesini sebzesini malını satan pazarcı misali sattı beni digeride yok yere canından oldu açtığı silahın hedefi hedefcisi uğruna şimdi ise de gecmissin karşıma manzara izlettirir misali izletiyorsun acmissin oranı buranı çıkarmışsin namustan dışarıya.özgürlüklerini.doyasıya yaşasınlar çığrından çıkartıp delirtsinler baş tacı yapayım yalvartip yakartayim karsimdakiyi cazibem doyumsuz duygularımla.tatmin edeyim başbaşa bizbize nefsimle.biliyormusun elif bunlar birkaç dakikalık süren sümüksu ihtiyaç molası.tıpkı alkolün tesiri geçtikten sonra yaptıkların cektirdiklerinin unutulduğu unutulması gibi birşey yoksa amacın beni dinlenme tesisleri misali atıp yatağın üzerine dayayıp azginligin ibresini yüzde yüze.ifadesi sorgusu alınan suçlu misali sorgulamakmiydi yoksa çılgınlığın o zevk ve sevkin hizini dayayip son kilometresine kus misali sakitmak konusturup soyletmekmiydi dediginde.murat erol a savunmasiz eli kolu bagli yorgun caresiz bitkin anindayken bir yumruk vurdu.aniden erol o siziyla cenesini bir saga bir sola oynatiyor diger yandanda kanayan dudagindaki hareketlenmeyi hissediyor diliyle tampon yapmaya calisiyordu.elif murat ve erol a bakarak cok cok afedersiniz bunca sabrim onurumda adeta dustu dusecek deprem yapan konusmalar hakkinda.yatak benim uzmanlik alanima girmez tum gozlerin bana dikilip adeta mekik cekip bir ileri bir geri.sanirsin spor dahili.kendimi otur yapmacik bereketsiz isler için harcayamam vede karsimdakini konusturamam.diyorduki murat elif gormedin duymadinmi sana onca yapilan hareketleri peki bunlarin gostergesi bukadar mi olacakti dedi.elif bazilari bulur bosbir kanal yol destursuz girer gazida kokler kokune sonuna kadar tonlarca ter bosanir dokulur omuzlarindan peki degdimi birkac dakikalik zevk için harcadigin guc oyununa not geldi belli oldu sonucta ikiside nakavt harcanilan onca filmin gosterinin sonunda.seytan aldi oynadi oyuncak misali sonra isi bitip gorulunce hicbirsey olmamis gibi saldi cayirina otlasin gozu donsun saldirsin baskalarina cevrem genislesin etrafimda sifreli sozcukler hatırlattılar mı kendilerini.sana diyerek erol a goz kirpti.murat her ikisinede bakarak neler oluyor len burda Allah muhabbetinizi arttirsin da dilerseniz ortanizada bir tavla alalım çocuk parkına çevirdiniz burasını burayı dediginde.elif durup dururken hafifçe yere doğru eğildi.murat in gözleri kuşbakışı çaktırmadan elifin iki pramit merkezine kenetlendi.anlaşılan murat o an için kafasında kurduğu fantazi hayallerini siil misali yüzüne.suratınada kendilerini ele verircesine belli ettirmişti.sanırsın sonuna kadar sıktığı somun vida civata misali ciddiyeti vardiya teslim edercesine aniden yerini bıraktı hafif bir gülümsemeye gözleri ise sanırsın yerlerinden fırlayacakti özgür olmak istercesine.diliyle dudaklarını yaliyor dişleriyle hafifçe dudaklarını ısırıyor içinden aklında biriktirdiği hayallerine kimbilir ne temeller atıyor inşa ediyor kendini avutup teselli etmeye çalışıyordu.elif her ikisinede bakarak bakın beyler bu iş fazla uzadı biliyorum diyerek ikinizde burada akıllarınizsa bazi
hayallerin gercekciligine kapilmis kendini tatmin etme pesinde.diyerek hatirladinizmi beni ben sizleri araştırıp inceledigimde daha ıyi tanıdım işte onlar bunlardı diye.hatırlarsanız gündüz aydınlığını akşamın karanlığına devretmişti.ikinizse sahil kenarında bir banka oturmuş geleni geçeni dikizliyor bense o çöp konteynirinin arkasında.ırzım şerefim namusum yıkılmasın ayakta kalsın mücadelesi savaşı veriyordum karnım açtı.sahilde balık ekmek yiyenlere bakıyor kendim yiyiyor dusuncesu fikriyle geçiştirmeye çalışıyordumki ansızın biri kolumdan yakalayıp tuttuğu gibi götürüp beni çöp konteynirinin arkasına sakinliği sessizligiyle bilinen mekanına cebinden çıkardığı bez parçasıyla ağzımı bağlayıp yatirmisti yere.bense şaşkın kimsesiz çaresiz çırpınıyordum kendi kendime.bağıramasam sesimi kimselere duyuramasam bile kimse yokmu beni kurtaracak diye.üzerimdekileri hunlarca yırtmaya parçalamaya başlamıştı.gormemiscesine.dokunmaya öpmeye başlamıştı.açlığını başka bir dilden gidermek istercesine.olan olmuş biten bitmiş üzerimdeki yirtik parcalanmis elbiselerimi dikis ignesi misali parmaklarimla tutturup kapatiyor yaprak misali tiril tiril titriyor.avazim ciktigi kadar bagirip nefretimi kusmak istiyordum.kucuk yasta daha adi yazilip imzasi atilip konmustu sen busun diye.kapisini calacak kimsem yoktu kalmistim bir basima gurbet ellerde.agliyordum goren duyan olsa bile kafalarini dahi cevirip bakmiyorlardi.halime sanki gormemiscesine.diyerek hizli birsekilde muratin belindeki silahi alip dayayarak silahi kafasina ates etti kani umitin kanina yoldas olup suzulup gittiginde elifin ceketinin ic cebinden uc vesikalik fotograf donup havada takla ata ata dusup kondu.kanlarin üzerine.murat forograflari alip baktiginda gercekleri gormesine ragmen inanamiyormuscasina.bagirip ciglim atarak kendi kendine.len bu fotograflarin bunda ne isi var yoksa biz ucumuz ozmu oz kardes elifte ablamizmiydi.dediginde erol murata bakarak neler oluyor len diyorduki murat ansizin erola sarilip ellerini ayaklarini cozerek fotograflari gosterd