Göğün Sıfırıncı Ruhu (+18) [TAMAMLANDI]

Sterilizasyon

Adam "sahi eğer her şey gerçekten bittiyse, bavulumu toplamaya başlayacağım." dedi. Kadın baktı adamın gözlerinin içine. Adamın gözleri adeta bir elinde tost, diğer elinde tenis raketiyle tenis oynayan bir lise öğrencisinin pantolonu gibi simsiyahtı. Düşündü kadın. Gidecek miydi yoksa adam? Giderse ne yapardı? Gözyaşlarını tutamadı. Kalktı. Sarıldı. Öykece kaldılar uzunca bir süre. Konuşmadılar. Konuşan sadece kadının gözyaşlarına eşlik eden hıçkırıkları ve adamın geğirmesine eşlik eden burun çekme sesiydi. En sonunda kadın "Bir şansı daha hak ediyoruz. Bunu yapabiliriz." dedi. Adam durdu. "Sen hiç kırılmış bir bardaktan su içtin mi?" diye sordu. Kadın "Su değil ancak şarap içtiğim oldu." diye cevapladı. Adam "Tamam. Bir şans daha. Ancak bu son." dedi. Kadın kabul etti. Arabaya doğru ilerlediler...

Bir gün ben de mutlu olacağım. İçimdeki bu umudu kaybetmedim. Aslında kaybettiğim tek şey sanırım tahammüldü. Evet. Tahammülsüzdüm. Dayanamamıştım ona. Onun o dağları aşan sevgisi fazla gelmişti bu sürtük bedenime. Siktiri basmıştım. Ne kadar detone ve tahammülsüzdüm!

Kelebek gördüm. Ama hayır, bu kelebeğin rengarenk ve capcanlı kanatlarında sakladığı motifleri değil onun kanat çırpışında ortaya çıkan rüzgardan ne kadar hüzünlü olduğunu görmüştüm. Sanki kanat çırpmıyor da, sudan çıkmış ve ölmek üzere olan bir balığın çırpınışları gibi çırpıyordu kanatlarını. Ölüyor muydu? Bilmiyordum. Asla bilemeyecektim de.

Kendi yalanlarımıza kendimiz bile inanırsak o zaman kime yalan söylemiş oluruz? Tanrıya mı? Ey Tanrım, sen sana yalan söyleyenleri de mi atarsın o sonsuz cehennemine? Bu zulmü yaşatır mısın onlara gerçekten? Peki ya onların tek istedikleri sürtükleşen hayatlarının ne kadar zavallı olduğunu fark edip simsiyah aynalarda kendi yansımalarını görmekten kaçmaksa? Bu melekvari amaca hizmet ediyorsa söyledikleri yalan, yakar mısın onları yine de? Umarım beni ve bu simsiyah çığlıklarımı duyuyorsundur Tanrım.

Ters trigonometrik fonksiyonlar gibiydim. Bazen komşum bana ihanet edip beni bölerken bazen de ben komşuma ihanet edip onu bölüyordum. Nasıl başarıyordum ki bunu? Sanırım sürtük olduğumdan.

Sıkıştım...