Gönderilen Umut
"Beni yine kurtarabilir misin?"
İletildi•••••••••••
İnsanın aklındaki sorulara, engellere, kurgulara, hayallere ve hayal kırıklıklarına; mantık ve duygular esir olabilir mi? Peki dış dünya insanın iç dünyasındaki tiz çığlıklarına kulak tıkayabilir mi?
💢💢💢💢💢💢💢💢💢💢💢💢💢💢💢💢
"Sorun ne Masal?"
Sorun..sorun ne gerçekten?
Sorun bilinçaltımın hakimiyetini kaybetmiş olmam mı, bilinçaltımın yansımasının gerçekliğine inanmış olmam mı? Sorun ne?
"Ben, ben sadece... Bilinçaltımdan korkmaya başladım."
"Seni anlamıyorum."
Kim anlayabilir ki?
Umutla buluşurken ona ne anlatmayı düşünüyordum ki! Ona halüsinasyon görmemi nasıl açıklayabilirim? Yanımdaki tek insanı kaybetmek mi niyetim?!
Umut. Varlığı umudum olan ince düşünceli, güzel yürekli adam.
Ben seni kaybetmeyi nasıl göze alabilirim?
"Önemli bir şey değil. Sadece yanımda olmana ihtiyacım var."
"Masal,her zaman senin yanındayım. Ama benden çekinme ve daha açık ol."
Umut'a gülümsedim ve kafamı denize doğru çevirdim. Cevap vermeyerek konuyu kapatmaktı niyetim.
Onu çağırdığımda hemen kabul etmiş güzel manzaralı , güzel olması için denizin görünüyor olması yeterli, bir yere gelmiş ve banklardan birine oturmuştuk. Insanların üzerimdeki bakışlarını sık sık hissetmek beni restorant ve kafelerden soğutmaya yetmişti. Huzuru hissetmek için böyle yerler kafîydi.Umut da bana eşlik ederek denize döndü,gözlerini kapatıp kafasını geri yatırdı. Kendince rahat bir pozisyon almıştı.
Ilgimi denizden çekip Umut'a yönlendirmiştim. Onda garip şeyler vardı. Sanki benden bir parça gibiydi. Düşüncelerimiz,duygularımız birleşmiş gibiydi. Onu ne kadardır tanıyorum hiçbir fikrim yok. Ona nasıl alıştım? Arkadaşlığını nasıl kabul ettim? Tam bir muamma. Ama tüm bu karmaşıklığın içinde tek gerçeğim ve umudum. Kurtarıcım da.Şimdiye kadar hep yanımdaydı, ona yaşadıklarımı anlatsam yanımda kalır mıydı? Yine kurtarıcım kalır mıydı?
Yalnızlığımın nedeni insanlara tahammülsüzlüğüm ve umursamazlığımdı. Ne düşündükleri, nasıl hissettikleri beni ilgilendirmiyordu.
Umut'u yanımda ben tutmuyordum. Bunu o istiyordu. Her şeye rağmen yanımda kalmaya devam ederse ona minnettar kalır,gitmeyi tercih ederse saygı duyardım. Böyle olmalıydı. Hep böyle olmuştu. Bundan sonra da böyle olacaktı.
Derin bir nefes aldım."Korkuyorum Umut.."denize dönüp devam ettim, " küçüklüğümden gelen ve beni rahat bırakmayan şeyler var. Bu beni kötü etkiliyor olmalı. Bilinçaltıma söz geçiremiyorum. Üstelik gerçeği de ayırt edemiyorum..."
"Gerçeğini kendin oluşturuyorsun Masal. Senin gerçeğin inanmak istediklerin."
"Nasıl yani?"
Gece benim gerçeğim mı? Inanmak istediğim şey mi?
"Umut bir kız var. Küçük bir kız çocuğu. Beni korkutan bir çocuk. Sadece bir hayal gibi ama gerçek. Anlatması o kadar zor ki!"
"Biliyorum Masal. Gece'yi. "
"Nasıl?"
"Bildiğimi bildiğin çoğu şeyi sıklıkla unutuyorsun Masal. "
"Kafamı karıştırıyorsun. "
"Hayat çok kısa Masal. Ne olduğunu, kim olduğunu, amaçlarını hayallerini bulana kadar ihtiyar bir vücuda ve zihne sahip oluyorsun. Yaşamını kendi ellerinle basitleştiriyor bazen bile bile karmaşıklaştırıyorsun. Sen küçükken daha çok hayal kurar, daha çok gülümserdin. Mutlu,cıvıl cıvıl bir kızdın. Insanların yaptığı yanlışlar neden senin yaşamını bu kadar etkiliyor ki! "
Söyledikleri mantıklıydı, doğruydu. Hayatımı ben belirliyordum. Şekillendiren yön veren kişi bendim. Kimin hayatımda ne kadar etkisinin olacağına da ancak ben karar verebilirdim.
Ama..Umut...
Kafama dank eden şeyle aniden Umut'a döndüm."Umut sen benim küçüklü..."
Fakat çoktan gitmişti. Kafamı allak bullak edip ortadan kaybolmuştu. Aniden ayağa kalkıp etrafıma bakındım. Olamazdı değil mi? Umut da halüsinasyon olamazdı.
Benim tek gerçeğim kafamda kurduğum hayal miydi?
Hayır..hayır!!
Aniden gitmesi halüsinasyon olduğunu göstermezdi. Düşüncelere dalmışken fark etmemiş olmalıydım. Kesinlikle öyle olmalıydı.
Umudumun ellerimden kayıp gitmesine musade edemezdim.Sahilin sol tarafına doğru koşmaya başladım. Insanların yoğunlaştığı yerlerde onu fark etmeye çalıştım. Bulanıklaşan görüş açım göz pınarlarımın yine çağlamaya başladığına işaretti. Gözyaşlarım yanaklarıma süzülürken bu kez durdurmadım. Güçlü olamay ya da öyle görünmeye ihtiyacım yoktu. Çünkü şu an gerçekten çok güçsüzdüm.
Nefesim düzensizleştiğinde soluklanmak için yavaşladım. Bir yandan bakınmaya devam ediyordum ama yoktu.
Belki başka yöne gitmiştir diye yürümeye devam ettim. Sonunda bacaklarımda güç kalmadığını hissettim ve yere çöktüm. Dizlerimi kendime çekip ağlamaya devam ettim. Insanlar bana garip bir canlıya bakarmış gibi bakıyorlardı. Bu durumu umursamayı çoktan bırakmıştım ama zaten üzgünken daha çok canımı acıtıyordu. Sonunda kendimi toparlayıp ayağa kalktığımda başımın döndüğünü hissetmiştim. Gözlerim de acıyordu ve etrafıma zorlukla bakıyordum.Geri dönmek için sarsak adımlarla yola doğru yürüdüm. Bir taksi bulup hemen eve gitmek ve bolca uyumak istiyordum. O esnada yolun karşısında onu gördüm. Umut.
Halüsinasyon olmadığını biliyordum! İşte tüm gerçekliğiyle karşımda duruyordu!Karşıya geçmek için hızla koşmaya başladım. "Umut!"
"Masal durr!!"
Vücudumda derin bir sızı hissetmeden önce duyduğum fren ve korna sesi hiç beklemediğim bir anda belki hayatımdaki tüm dengeleri değiştirecekti.
Uzun bir aradan sonra herkese merhaba!😊 Dersler,ödevler, görevler, sınavlar derken uygulamaya oldukça seyrek girer oldum. Elimden geldiğince bölümleri hızlandırmaya çalışıcam.
Hoşça kalın...Instagram : Stranger__sn (link profilde)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DONUK (Ara Verildi)
Teen FictionGüçsüz hissediyorsun, belki gerçekten öylesin. Korkuların,zaafların seni yönetmeye başlamış. Artık onların esirisin. İliklerine kadar donuk,önemsiz, hissiz hissediyorsun... Fakat... Savaşmadan yenilmek mi? Asla! "Her şey sona ermiş göründüğünde gözl...