1.3

1.1K 111 39
                                    

  Jin tek çocuktu. Gerçek anlamda bir kardeşi yoktu. Annesi ve babası uzaktaydı. Akrabası yoktu varsa da bilmiyordu. Annesi ve babasının durumu iyiydi. Baya iyiydi. Jin zengin sayılırdı aslında çalışmasına bile gerek yoktu hobi olarak öğretmenlik yapıyordu.

Üniversiteyi normalden 2 yıl önce bitirmişti. Yani 4 yıllık üniversiteden 2 yılda mezun olmuştu. Bir öğretmene göre çok fazla gençti.

1 hafta olmuştu Namjoon öleli. 3 gün önce de V ile görüşmüşlerdi. Jin, V'yi merak ediyordu.

Jin bugün alışverişe çıkacaktı. Gerçekten biraz kafasını dağıtmaya ihtiyacı vardı. Tam evden çıkacaklen telefonuna mesaj geldi;

jininayısı: ne yapıyorsun?

kimseokjin12: hiç.

jininayısı: yiooo. Hiçbir şey yapmıyorum diyorsun ama şu an nefes alıyorsun. Ehheheh yani bir şey yapıyorsun.

kimseokjin12: ay ne kadar zekisin sen öyle.

jininayısı: hani insan aşık olduğu kişinin yaptığı davranışları yaparmış ya. Ben de senin zekiliğinden aldım heralde. Tekrardan tşk kocacım.

kimseokjin12: mal slsmsşöaşdmsp. Neyse hadi hem senin okulda ders işliyor olman gerekmiyor muydu?

jininayısı: derste yazıyorum zaten. Hatta kel hocanın dersi.

kimseokjin12: şşş adama kel deme. Onun saçı var.

jininayısı: saçı mı var slmdşdmd?

kimseokjin12: adamın günahını alma tam en tepesinde bir tutam saç var. Daha dikkatli bak.

jininayısı: açharbiden de varmışş. Gördüüüm.

kimseokjin12: yaaa.

jininayısı: dur hoca buraya baktı kapatmam gerek!!!!

kimseokjin12: kaptırcan şimdi telefonu.

jininayısı: kahretsin hördü telefonu almaya geliyor telefon elden gideyeeh.

kimseokjin12: gçmiş olsuun.

Jin mutlu gibi görünse de mutlu değildi. V'yi üzmek istemiyordu. Bu yüzden mutlu gibi davranmaya çalışıyordu.

Jin alışveriş merkezinde bir mağazaya girdi. Kıyafet almak istiyordu. Kıyafetlere bakarken yanına bir çalışan geldi.

"Nasıl yardımcı olabilirim?"

"Sadece bakıyordum peşimde dolanmanıza gerek yok teşekkürler."

Jin mağazalarda peşine takılan çalışanlardan nefret ediyordu. Hele hele kadın olanlardan. Kadın olan çalışanlar genellikle Jin'e kur yapıyordu ve Jin bundan tiksiniyordu.

"Olsun ben peşinizdeyim bir şey olursa söylersiniz."dedi kadın çalışan.

"Peki."

Jin her ne kadar nefret etse de kibar bir adamdı.

Jin birkaç tane kıyafet seçip satın aldı. Sonra bir kafe gibi bir yere geldi. Orada hamburger yedi. Daha fazla kafa dağıtmak için lunaparka gitti. Çocukça görünebilirdi ama Jin'in içinde zaten bir çocuk yaşıyordu.

Lunaparka gelmek sandığı kadar iyi bir fikir değildi. Namjoon'la olan anılarını hatırlamıştı. Onlar lisedeyken okuldan kaçıp buraya gelirlerdi. Hatta bu yüzden bir çok kez disipline gitmişlerdi. Bunları düşünürken Jin'in gözlerinden yaşlar akıyordu. Jin daha fazla duramayacağını anlayınca lunaparktan çıktı.

not in my dream, taejinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin