takıntılı [texting]

*34*

Elimdeki şişeyi döndürüp dururken düşüncelerimle boğuşuyordum. Selim'e yandan bir bakış attım. Yanındaki esmer bombayla çok güzel bir şekilde gülüşüyordu. Beni gördüğünde elimde çevirip durduğum içki şişesine baktı bir de gözlerime. Zihnim uyuşuk bir şekilde tebessüm ettim.

İçki şişesini havaya doğru kaldırdım ve ona bakarak iğrenç içkiyi kafama diktim. Yüzümü buruşturdum ve sahneye doğru çıktım. DJ'nin kulağına söyleyeceğim şarkıyı fısıldadım ve mikrofona doğru uzandım.

Beynimde yankılanan melodilere karşı tebessüm ettim.

Seni shot gibi alıyorum.

Seni soğuk akşamda takip edebileceğimi düşünmüştüm.

Senin hakkında nasıl hissettiğimi birkaç yıl su gibi bırak.

Senin hakkında hissettiğim,

Ve her zaman konuştuğumuzda

Her bir kelime bu ana konuşacak.

Kendimi istemediğime ikna etmeliyim.

İstediğimde bile,

Kalbimi ikiye bölebilirsin.

Ama iyileştiğinde senin için çarpıyor.

Biliyorum uzakta ama doğru

Seni tutmak istiyorum ama

Tutmamam gerektiğinde

Başka birisinin yanında yatarken

Sen kafama takılı kalıyorsun ve seni kafamdan çıkaramıyorum.

Eğer her şeyi baştan yapabilseydim

Biliyorum ki sana geri dönerdim

Sana geri dönerim.

Asla doğru anlayamadım

Bütün eski konuşmalarımızı tekrar ve tekrar oynatıyorum

Nefret ettiğim kelimeleri fazla düşünüyorum

Çünkü bu ben değilim

Ve saklamanın anlamı ne ki

Herkes biliyor ki bizim bitmemiş bir işimiz var

Bunun ne olacağını söylememiş olsaydım pişman olabilirdim

Emin olmadığımı söyledim biliyorum

Ama sana geri dönerim

Biliyorum ki sana geri dönerdim

Yalan söylemeyeceğim, sana geri dönerdim.

Düşüncelerim gevşekleşiyor, biliyorsun

Bu bana yaptığın bir şey

Ve savaşabilirim yararı ne ki?

Biliyorum, sana geri dönerdim.

Biliyorum, sana geri dönerdim.

Şarkı bittiğinde Selim hariç herkes beni alkışlıyordu. Bir ıslık çalındı kulağıma. Islık çalan kişiye baktım.

Bu kişi Berkant'tan başkası değildi.

Peki, onun burada ne işi vardı?

*

   Belki dönersin diye bekledim, gelmedin.

Bundan sonra da gelme. Çünkü artık kalbim seni istemiyor.