• Again • √

17.

Not: Lütfen bunun bir hikaye olduğunu unutmayın.

"Artık bir açıklama istiyorum."

Sesim titriyor, ellerim de titreyen sesime eşlik ediyordu.Önümdeki koltuğa çökercesine oturdum.Herkes derin bir nefes aldı.

Oh be der gibiydiler.'Oh be nihayet söyledi'

"Tamam," Suho kafasını eğip yemek masasındaki sandalyelerden birine oturdu. "Her şeyi anlatacağım.Bunlar tatsız olaylar ama."

"Umrumda değil," diye mırıldandım. Şu an önemli olan tek şey gerçekleri öğrenmekti.En kötü ihtimalle,gerçek olmasalar bile üyelerin benden gizli neler konuştuklarını öğrenmiş olacaktım.

Ve belki de Kris'in gruptan neden ayrıldığını da.

Kris'in anlaşmasını tazelemek için şirkete geldiğimizde, Kris asansörde Shin Ji Min yüzünden gruptan ayrıldığını ima etmişti.Bu doğru olabilirdi belki.

Her şey Suho'nun anlatacaklarına bağlıydı.Doğru ya da uydurma olsa da.

"Overdose albümü çıkmadan önce," diye başladı Suho. "Çin'de bir konser vermiştik hatırlıyor musun? Sen de işin gereği ordaydın?"

Biraz düşündükten sonra hatırlayıp kafamı yavaşça salladım.Albümden önce 12 kişi olarak devasa bir konser vermişlerdi.Kanada'da yetiştirdiğim idolleri Çin'e transfer edeceğim için ben de oradaydım.Kris'in en neşeli olduğu zamanlardı onlar.10 gün içinde hem Çinli üyelerle takılmıştık, hem de bana gerçekten kardeşiymişim gibi davranmıştı.Samimi olduğumuz nadir zamanlardan biriydi.

"Koreli ünlüler otelde dinlendiği için sadece Exo-M'le görüşmüştüm." dedim yavaşça.Tao ve Chen'le de biraz tanışıklığım vardı o sıralar.

"İşte o gün sadece seninle görüşmedik." dedi Chen. "Otoriter görünen orta yaşlı bir kadın ileride bizimle çalışmak istediğini söyledi.Adı Shin Ji Min'di."

Orta yaşlı nitelemesini özellikle üstüne basa basa söylemişti.Şu an şirket koltuğunda oturan Shin Ji Min isimli kişi oldukça gençti çünkü.

"Sadece bunları da söylememişti tabi." dedi Suho."Lafın arasında işleri erken bittiği için beklenenden erken geldiğini ve aslında bizimle yarın görüşmeyi planladığını ama sabredemediğini söyledi.Buraya kadar her şey normal."

"Ertesi gün, konserden önce genç bir kadın kulisimize geldi." diye devam etti D.O. "Adının Shin Ji Min olduğunu söylüyordu.Bizimle çalışmak istiyordu."

"Kime inanacağımızı bilemedik.Orta yaşlı kadın mı gerçek Shin Ji Min'di yoksa genç olanı mı? İsim benzerliği de olabilirdi tabi."

Donup kalmıştım. Söylediklerini düşünme işini sonraya erteledim ve sadece üyelerin ağızlarından çıkan sözlere -ana- odaklandım.

"Akşam internette Shin Ji Min'i arattık.Wikipedia'daki bilgilere bakılırsa genç olanın Shin Ji Min olması imkansızdı.Shin Ji Min'in çalışma geçmişi benim kadar vardı çünkü." dedi Sehun gülerek.Siniri bozulmuş gibi duruyordu.Jae Sun yavaşça omzunu sıvazladı Sehun'un.

"Ama Kore'ye döndüğümüzde şirkette genç olan ve Shin Ji Min olduğunu iddia eden sahtekar tekrar karşımıza çıktı.Şirkette idollerden sorumlu başkan olmuştu. Şirketin asıl CEO'su olan Kim Yoong Min'e kadının sahtekar olduğunu söylemek istedik ama o hiçbir şey çakmamıştı."

"Ama Wikipedia?" diye sordu Jae Sun.Kelimenin tam anlamıyla lafı ağzımdan almıştı.Wikipedia'daki bilgileri Kim Yoong Min'e göstermemişler miydi?