NAZ'LI SEVDA'M - Aşkın Çocukları Serisi II - FİNAL

20.BÖLÜM - FANTAZYA CANAVARI

Bakalım mı odada neler varmışşşş =) Upuzuuuuuuun bir bölüm sizlerle =)

---------------------------
Cem ortadaki kargaşadan yararlanıp, o çok merak ettiği odaya gitti ve demin Naz’a laf arasında sorduğu doğum tarihini girdi. Çıkan ‘Klik’ sesi ile sırıtıp, kapıyı itekledi.

Ama gördüğü manzara ile gözleri kocaman oldu. “Oha!” diye gürledi.
Bir dakika sonra arkasındaki üçlü de odaya dehşetle baktılar.
“Birdaha da benim fantezi dünyamı ağzınıza almayın, bu ne lan? Adam fantezinin kitabını odaya basmış. Bildiğin adam Fantazya canavarıymış lan. Şuna bak. İyi çalışma ama... Ben beğendim.”

Ateş yüzünü sıvazladı. Odada yok yoktu. Duşa kabin, balkon teması, uçak teması, araba teması, kumsal teması, hatta Grinin Elli Tonunun üçlemesinin bile teması vardı. Bildiğin Fantezi ülkesinin minyatürüydü.
Cem Ecrin’e baktı, “Bebeğim ya şu kırmızı yatakta sevişelim mi? Biz hiç BDSM denememiştik.”

“Sen kelepçelenip, ben kırbaçlayacaksam neden olmasın!”
“Yuhsunuz ya!”
“Ay inanmıyorum size!”
Her biri ayrı bir nida çıkarırken, Cem hala odanın büyüsündeydi. “Gerçi kıyamam da sana vur...ma...ya...”

Dördü aynı andan birbirine bakıp, “Nazzz!” diye bağırdılar ve evden koşarak yukarı çıktılar.

*

İlker kızı kucağına çekti, “Yine giymişsin tavşancığını.”
“Bununla rahat ediyorum.”
“Annemler gitsin, ben sana harika tavşancıklar alacağım.” Kızı boynundan öptü, “Ama bu kadar masum olmayacak.”

Naz kıkırdadı ve o an kapı yumruklanmaya başladı. “Hayda...” dedi İlker yataktan kalkarken, “Yine ne var acaba!”

Deli gibi çalan kapıya koşarak geldi ve hemen açtı. “Neler oluyor ya?” demesine kalmadan, hepsi birden içeri geçti. O sırada odadan pembe sevimli tavşan kıyafeti ile kapıya çıkan kızı gördüklerinde Yağmur ağzını kapattı.
“Tavşan kılığına sokmuş kızı!”

Ecrin İlker’i süzüyordu. “Baksana o adam sadece kot giyiyordu. İlker giymiyor. Günahını almasak mı?”
Cem Ecrin’e dehşetle baktı, “Sanane elalemin grili adamının ne giydiğinden!” diye tısladı.

“Of Cem!”
Ateş kızın yüzüne, boynuna bakıyordu. Yağmur da kızın kollarını incelemeye başladı. “İyi misin kızım, bir şeyin yok ya?”
İlker ile Naz birbirlerine bir şey anlamıyormuş gibi bakıyorlardı. “İyi-iyiyim Yağmur teyze.”

“Neler oluyor baba ya, alıştınız ha ev basmaya!”
Ateş oğluna döndü, “Seninle de sonra konuşacağız Grey’in ikinci kaçak şubesi.”
“Yok üç-” diyecekti ki, İlker onu susturdu.

“Naz sus Allah aşkına!”
Cem ise hala sırıtıyordu, “Yalnız bu onu bir tık geçmiş. Baksana odada farklı ortam temaları bile var.” Sonra karısına fısıldadı, “Bizde kızların odalarını birleştirip, yapalım mı? Odadaki tantra koltuğumuzu da oraya koyarız. Adı da hazır, EFSANE FANTEZİ DÜNYASI, nasıl?”

“Edepsizleşme Cem!”
“Baba, siz benim odama mı geçtiniz?” dedi dehşetle İlker.
“Sus, bizi suçlayarak hiç üste çıkma! Kıza elini bile sürmemişmiş, elini sürmeden başka şeylerle sürtüyordun tabi!”

İlker Naz’ın kulaklarını kapattı, “Baba saçmalama ya, valla Naz’ın o odadan haberi bile yok.”
Naz adamın elini çekti ve “Hiii!” diye bir nida attı, “Sen de mi dominantsın?”

Yağmur elini alnına koydu, “Mirza oğlumu vuracak!” diyerek koltuğa bıraktı kendini.
Ecrin hemen kadının başına gitti, “Yağmur Tanem kendine gel, ne olur. Belki Mirza da seviyordur böyle şeyleri.”