22.BÖLÜM - TEKMECİ GELİN

8.9K 754 183
                                    

Pazar kahvaltısı tadında bir bölüm sizlerle =)

---------------
Ecrin geldikleri lokantayı gördüğünde gözlerine inanamadı. “Ya ne meraklısın Cem? Sanane çocuğun kız arkadaşından?”
“Ya Ecrin sen adap adet bilmiyorsun ha. Demezler mi bu çocuğun ailesi hiç ilgilenmedi kızımızla? Kıza gösterdiğimiz değerdir bu.”

“Meraktan çatladım, illa göreceğimin nezaketlendirilmiş hali. Ayrıca o dediğin Eyşan ile Yağız’ın görevi. Senin değil.”
“Birincisi onlar gelmiyorsa bu onların ayıbı. İkincisi ben Serdar’ın kirvesiyim. En çok bana düşer.”

“Maşallah. Ayrıca Ernez, kızın önünde de kirve falan deme.”
“Tamam tamam, sende iyice ispiyoncu yaptın beni. Bak hala Mirza’ya bir şey demedim. Takdir bile etmiyorsun.”
“Ne yapayım Cem? Kırmızı kurdele mi takayım bir yerlerine?”
Cem kadına yaklaştı, “Yok. Akşam ben gösteririm sana ne takacağını,” deyip göz kırptı ve arabadan indi.

***

“Abi?”
“Cennet!?”
“Naz?”
“Abi?”

“Şov bittiyse konuya girelim? Hayırdır Onur?”
Onur kapıyı gösterdi, “Dışarıda mı konuşsak?”
“Olur, önce sen o pençelerini kız kardeşimin elinden bir çek!”
“Sen de çek o zaman!”

İlker Naz’a baktı. “Neyse, hadi çıkın!”
Onur sırıttı, “İşte canan daha tatlı geliyor demek ki...” diye mırıldandı Cennet’e.
Dışarı çıktıklarında karşı karşıya durdular. İlker elini sakin olmak için yumruk yaptı, ama sonra “Yok olamıyorum,” diyerek adama bir yumruk geçirdi.

Onur aniden gelen yumrukla biraz sendeledi ama son anda dengesini korudu. Kızlar çığlık atarken, etraftakiler yardıma gelecekleri an, Onur eli ile onları durdurup, ağzındaki kanı elinin tersi ile sildi.
“Aşkım iyi misin?” dedi Cennet abisine de arada öfkeyle bakarak.
“Aşkım diyor ya!” dedi İlker sinirle gülerek.

Onur doğruldu ve adama sinirle baktı. “Lan ne vuruyorsun?”
“Tamam, sinirimi aldım. Şimdi de açıklamanızı dinliyorum.”
“Keşke önce dinleyip, duruma göre vursaydın.” Sonra önce Cennet’e sonra da İlker’e baktı, “Her şey yeterince açık bence. Cennet’i seviyorum ve uzun süredir birlikteyiz.”

“Lan ne kadar uzun. Daha üç hafta önce üç sevgilin yok muydu?”
“Senin bu kız kardeşin üç kıza bedel,” deyip sırıttı. “O gün sizinle gelmemek için saçmaladım. Cennet’le buluşacaktım.”
“Yuh!” dedi İlker ellerini saçlarından geçirip. “Hepsi babamın o şom ağzı yüzünden. ‘Onur’la Cennet’miş!”

“Allah söyletmişse demek ki...” diye mırıldandı Cennet.
Naz ayıplar gibi baktı abisine, “Yalnız abicim sırf Cennet’i senden almasın diye sakin olduğunu görmüyorum sanma!” diye alıngan bir şekilde konuştu.

“Naz ateşle oynama sus sende,” diye homurdandı İlker.
“Bak İlker, nasıl bir pislik olduğumu biliyorsun. Yani önceden.”
“Evet. O yüzden de kız kardeşimden uzak dur diyorum.”
“Ama bende önceden senin ne tür pislik birisi olduğunu biliyordum. Fazlası ile. Ama ben Cennet’le değiştim. Ona aşık olduktan sonra tüm hayatım değişti. O yüzden senin de değiştiğini düşünüp, susuyorum. Bence sende öyle yap.”

İlker kafasını kaşıdı, “Ne zamandır sürüyor?”
“O... Yaz kampından beri.”
İlker alayla ve sinirle kahkaha attı, “Ne kampmış arkadaş!”
Onur kardeşine ‘Ne oldu?’ diye başı ile sordu.

“Şey bizimki de orada şey etti-” derken İlker sözünü kesti.
“Kendi adına konuş Aşkım. Benimki Roma’da şey etti.”
Naz dudaklarını büzdü, “Olsun. O tatilde de azıcık şey olmuştu. Ormanda yürümüştük.”

NAZ'LI SEVDA'M - Aşkın Çocukları Serisi II - FİNALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin