....
Gözlerimi ağır ağır aralarken başıma giren keskin ağrıyla yüzüm buruşmuştu. Bembeyaz siyah çizgi şeklinde desenli olan tavana bakarken bir yandan da ne olduğunu hatırlamaya çalıştım."Gece yarısı oldu ama sana günaydın sevgili karıcım."
Kulaklarıma dolan o alaycı tanıdık sesle yerimden doğrulamaya çalışırken başımın dönmesiyle kalkamadan geri düşmüştüm.
"Şş, şş, şş... kalkmaya kendini zorlama bu sadece başının ağrısını daha fazla artırır."
Görüş alanıma girmesiyle yüzünde maske olduğunu farketmem uzun sürmedi. Beynim uyuşmuş gibiydi ve yüzüne bakarken bile başımda ki ağrı şiddetini gösteriyordu.
"Ne... yaptın sen...bana.."
Güçlükle konuşmaya çalışırken hala yerimden kalkma çabasındaydım ama bu sefer beni omuzlarımdan tutarak geri yatırmıştı.
"Mm, güzel soru. Sana ne yaptım?"
"J-jungkook-" Hayır konuşmam bile canımı acıtıyordu. Kahretsin bana ne yapmıştı bu ucube herif?
"Evet, ilaç dozu biraz fazla kaçmış. Seni boyle etkileyeceğini düşünemedim karıcım. Ama geçici korkma."
Dediğini yapmıştı... beni hastanelik edeceğini söylerken ciddi olduğu aklımın ucundan dahi geçmiyordu. Beni resmen uyuşturmuştu. Bu keskin baş ağrısı tüm bedenimi etkiliyor canımı çok fazla acıtıyordu.
"Yatıp dinlen sana baş ağrısını kesecek ilaç getireceğim."
Yere çarpan tok sesle ağrıdan sıktığım gözlerimi aralayıp ona bakmayı zar zor başarmıştım. Değnekle mi yürüyordu yoksa? Içimden gelen gülme isteğim baş ağrım yüzünden ağzımdan çıkamazken tekrar yerime yatıp dudaklarımı birbirine bastırdım. Hak ettiğini bulmuştu. Iste bu tüm ağrılarımı sanki azaltıyordu.
Bir süre sonra duyduğum değnek sesiyle gözlerimi aralayıp baktığımda oldukça yavaş adımlarla odaya girdiğini görmüştüm. Tanrım çok komik görünüyordu..
Güldüğümü görmemesi için elimi ağzıma götürüyor bir yandan başımın kenarını ovuşturarak baş ağrımı azaltmaya çalışıyordum.
"Bunu iç iyi gelicek."
Tepkisizce yüzüne bakarken bakışları ilaçla benim aramda gidip geliyordu. Ona guvenmiyordum hemde hiç guvenmiyordum.
"Sana neden....güveneyim?"
Başını geriye atıp kahkaha atarken sinirlenmeme neden olmuştu bu hareketi. Ayrıca hala maske takması çocukluktan başka birşey değildi. Salak..
"Çocuk gibisin."
"Keyfin bilir. Istersen ağrıyı sabaha kadar çek beni ırgalamaz."
Ilacı kenara fırlatıp giderken yüzünde ki maskeyi karşı çıkıştım ona.
"Yüzünü biliyorum."
Bir hışımla arkasına dönerek yavaş hareketine kattığı milim hızla yanıma geri gelmişti.
"Ne saçmalıyorsun?"
Histerik bir gülüşle sonunda yerimde doğrulmayı başararak sırtımı yatağın başlığına bıraktım.
"Kendini çok akıllı sanıyorsun değil mi?"
"Laf kalabalığı yapma bana açık konuş."
Dolu olan bardağı elime alıp birkaç yudum su içerken bakışlarımı son derece sinir olmasi için ona diktim.
"Gamzelerin var değil mi? Ince dudakların ve dudağının altında siyah bir benin var."
Şaşkınlıkla söylediklerimi dinlerken elleriyle saçlarını karıştırmaya başlamıştı.
"Sen, nasıl-"
"Bel aşağı fotoğraflar cekmeyi çok iyi akıl ediyorsun ama arkanda bir delil bırakmamayı akıl edememişsin."
Değnekle bir sağa bir sola yavaşça ilerlerken kendimi gülmeden alamamıştım.
"Bu arada değnek çok yakışmış."
Ard arda vuran sancılı baş ağrıma rağmen hiç bu kadar keyifli hissetmemiştim.
"Kes sesini!"
Sesini yükseltmesi gülmemi yarım bırakırken son derece sinirle ve kirece dönmüş yüzüyle hızlandırmaya çalıştığı adımlarıyla odadan çıkmıştı. Kahretsin cidden gittikçe ağrı şiddetleniyormuş gibi hissediyordum bu katlanması öyle güç ki..
***
...
"Sonunda gördü mü yüzünü yani?"
Sinirle dizimi sallıyor dudaklarımı kemirirken söylediklerini düşünmeden edemiyordum. Yüzümü gördüyse mutlaka hesap sormalıydı ama neden yapmadı?
"Yüzünü gördüyse yakana yapışması gerekiyordu."
Sessizliğime hakim olmaya çalışırken çok bilgili arkadaşım kendi kendine konuşmaya devam ediyordu.
"Bir terslik yok mu sence de?"
"Kahretsin ki bilmiyorum. Beni ya hatırlıyor ama çaktırmıyor, ya da.." bu düşünce sinirlenmeme sebep oluyordu gittikçe.
"Ya da beni hiçbir şekilde tanımıyor."
......
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Impatient |liskook| [Tamamlandı]
Teen Fiction"..Sen yüzünü gösteremeyecek kadar korkak bir çocuksun, ben ise oyuncağını bekleyen sabırsız bir kızım Jeon.."