Multimedya: Demir
Gözlerimi açtığımda beyaz işık gözlerimi aynı hızla kapamama neden oldu. Dudaklarımı araladığım sırada susuz kaldığımı anladım. Gözlerimi yavaşça tekrar açınca hastanede olduğumu anladım. Yanımda bir koltuk vardı. Üstünde uzanan Cemreye gülümseyerek baktım. Ne kadar zamandır burada olduğum hakkında bir fikrim yoktu. En son okul koridorunda bayıldığımı hatırlıyordum. Yataktan doğrulup dışarı çıktım. Kapıdan çıktığım sırada ellerimde hissizlik vardı. Hiç geçmemişti belki de... Uzun koridora baktım. Sağ taraftaki koltuklar dan birinde Doruk oturuyordu. Ama uyuyor olmalıydı. Yanına yaklaştım. Yanındaki koltuğa oturup yüzüne baktım. Henüz bir hafta bile olmamıştı onlarla tanışalı. Fakat kalbimin en derininde onların yeri vardı artık. Adım sesleriyle sağıma baktığımda okulda bana göz kırpan çocuğu gördüm. Ne işi vardı bunu burada!? Gri gözlerini daha da yakından görüyordum şimdi. O da beni burada görmekten memnun görünüyordu.
"Ne var? " Dedim soğukça.
"Gözlerin hep böyle masum mu bakar? " Sorduğu soruyla suratına baktım.
"Dilin hep böyle ayarsız mı oynar? " Dedim aynı ciddiyetle. Yüzü şaşkınca baktı fakat umursamadım.
"Niye geldin? " Dedim aynı şekilde.
"Birinin koridorda bayılan kızı ziyaret etmesi gerekiyordu. " Dedi ve yan tarafıma oturdu. Doruk ise hala manda gibi uyuyordu.
"Anladığım kadarıyla senin içerde olman gerekli. " Dedi ve odayı gösterdi. Omuz silkip önüme döndüm. O sırada koridora giren Yslını gördüm. Hızla ayağa kalkıp ona döndüm. Beni görünce şaşırsa da yanımdaki çocuk daha da şaşırmasına neden olmuştu.
"Niye çıktın? Dinlenmen lazım biliyorsun değil mi? " Dedi gergince.
"İçimi sıktı oda. Dışarıya çıkmak istiyorum. " Dedim. Oda başını olumsuz anlamda sallayıp:
"Doktor kontrol etmeden olmaz. Hem abim de gelir şimdi. "
O sırada yanımdaki çocuk:
"Yalın abine gerek yok. Ben Ayçayı dışarıya çıkarırım. " Dedi ve kolumu tuttu.
"Napıyon lan! Bi sal beni ya. Peşimde dolanıyon. Bi git yaw." Sinirle söylediklerim Doruğun uyanmasını sağlamıştı.
"Yenge iyi misin sen ya? " Dedi uyku sersemi. Sonra bir pot kırdığını anlayıp eliyle ağzını kapattı. O sırada yanımdaki çocuğun da yüzü düşmüştü. Bu ne ayak bakışı attım Yalına. Omuz silkmekle yetindi. O sırada başıma saplanan ağrıyla en yakınımdaki kola tutundum. Diğer elimle alınımı tutarken Doruk sahteden öksürdü. Çünkü şuan o çocuğun koluna yapışmıştım ve oda durumdan istifade kendine çekmişti beni. Hızla ondan uzaklaştım. O sırada Yalın da kolumdan tuttu.
"Bak iyi değilsin. Geç yat odana. " Dedi. Kafamı sallayıp odaya doğru yürümeye başladım. Tam o anda Kuzey geldi. Telaş içinde Ayça dıyerek yanıma geldi. Ardından o çocuğa bakıp:
"Demir ne işin var ne istiyorsun? " Adeta ateş çıkmıştı ağzından.
"Koridorda bayılan güzel bir kıza ziyarete geldim diyelim. " Dedi. Ağzında çarpık bir gülümseme belirdi. Doruk sinirle:
"Bak sinir ediyorsun beni kaç zamandır. Grubunuzun ne yaptığını bilmiyor musun bu kıza?" Dedi parmağuyla beni gösterip. Demir anlayınca:
"Haa şu sınıftaki Çisil olayıııı. " Dedi ardından" Sen onu boşver Ayça. Beyni bir yerlerinden küçük bir salak yalnızca. "Dedi bana dönüp. Doruk da sakinleşmeye çalışarak:
" Bence ziyaretini ettin. Hadi git artık. "Dedi. O sırada Kuzey de kolumu tutmuştu ve bana iyi misin dercesine bakıyordu. İyiyim gibisinden başımı salladım. Demir rahat bir tavırla yanıma gelip kulağıma eğildi. Kulağıma:
" En yakın zamanda görüşürüz diye umuyorum sarışın. "Diye fısıldadı ve yanağıma bir öpücük kondurdu. O son öpücükle oda kapısından:
" Yuh artııık. "Diye bir ses geldi. Cemre şaşkınca bakıyordu. Demir çarpık gülüşü atıp giderken herkes şok olmuştu. Sonunda Kuzey iğrenircesine bana baktığında:
" Annemi görmüştüm ben. Nolmuş bana nerde o? "Dedim konuyu değiştirmek için. Cemre de arkadan sen bittin işareti yapıyordu. Olaydan bu şekilde sıyrılabileceğimi zannetmiyordum fakat Kuzey üstelemeden:
" Doktor o soluduğun havada olduğunu söyledi. Zamanla geçermiş. Bir süre üzülmemen gerekiyor. Üzülünce halüsinasyon görmen işten bile değil. "Dedi ama sesi soğuktu. Oldukça soğuk... Başımı sallayıp odaya girdim. Hemen ardımdan Cemre de girince sırayla Doruk ve Yalın da girdi. Ama Kuzey girmedi içeri. Nereye gittiğini merak etmiyor değildim ama şuan içerdeki kişiler de bir şeyleri merak ediyordu. Cemre:
" Kim o çocuk ve neden seni öptü? "Dedi merakla. Doruk lafa atlayıp:
" Yavşağın teki işte kızım. "Dedi ama sinirliydi. Ve bunu anlamak için onu yıllarva tanımama gerek yoktu.
" Öff ne biliyim ya? "Dedim bıkkınca ve yatağa uzandım. Cemre sonunda duygularıma tercüman olup:
" Kuzey nereye gitti bu arada? "Dedi Doruğa dönüp.
Yalın:
" Babamın kartından ödedik hastane masraflarını. O yüzden ona bir açıklama yapması gerek. "Dedi ama sesi işlerin pek de yolunda olmadığını gösteriyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yeni Okulum (DÜZENLENİYOR)
Genç KurguKendime mektup: Ben Ayça. ̶A̶d̶ı̶m̶ ̶b̶u̶ ̶m̶u̶ ̶g̶e̶r̶ç̶e̶k̶t̶e̶n̶ ̶ Anne ve babamın biricik kızı Ayça. ̶A̶n̶n̶e̶s̶i̶n̶i̶ ̶ö̶l̶d̶ü̶r̶e̶n̶ ̶A̶y̶ç̶a̶ ̶ Onların gurur kaynağı olan tek çocukları, benim. ̶G̶u̶r̶u̶r̶ ̶d̶u̶y̶a̶m̶a̶y̶a̶c̶a̶k̶l̶a̶r̶ı...