13- HAİN

124 16 13
                                    


1...2...3....4....5

****

Bazı günler diğerlerinden daha iyidir. Bazı günlerin hiç olmamasını dilerken... Bazılarının asla bitmemesini isteriz....

Gün demiştik...

Bazı günler bir öncekinin aynısıdır. Küçük bir değişikle o günü tamamen değiştirebiliriz... Fakat değiştirdiğin o günün iyi bir gün mü? Yoksa kabus'dan bir bölüm mü olacağına pek karar veremeyiz...

****

"Eğitime gecikemeyiz hadi uyan. Yoksa yine cezaya kalabilirsin. Bunu istemem." diye konuşan bu ses küçük Eric'e aitti. "Zaten benim yüzünden almıştın cezayı. Çok üzgünüm dün için."

"Lütfen biraz daha uyumam lazım. Beni idare et." Uyanmak istemiyordum. Çünkü oldukça geç uyumuştum. Daha da uyumak istiyordum. "Beni idare et dedim sana. Lütfen..."

Bu sefer kolumdan sarstığında zaten uykumdan geriye bir şey kalmadığı için açmıştım gözümü.

Fakat karşımda kolumu nazikçe sarsan kişi Eric değildi. Eric gibi sarışındı. Fakat oldukça farklı. Çocuk bile değildi.

Büyümüştük.

Ben eski bir anıyı rüyamda görmüştüm. Bana hafiften gülümseyen bu adamla aynı yatakta yatmış olamazdım.

"Ne işin var burada?" Oldukça şaşkın çıkan sesime engel olmamıştım.

"Sanıyorum ki bu soruyu kendine soruyorsun." Suratına çapkın bir gülümseme yayılmıştı. Tek kolunun yastık gibi yaparak ondan destek alıyordu. Çapkın gülümsemesi ile suratıma bakıyordu. Şuan resmen beraber aynı yatakta yatmış görüntüsü vardı.

Çünkü öyleydi.

Benim yapmak istediğim, Adam'ı beni rahatsız ettiği gibi rahatsız etmekti. Ama hangi ara uyumuştum ki?

Gözleri yine sanki bahamalar'ın güzel maviliğini almıştı. Dün ki koyuluklar yok olmuştu. Ona Eric'i sormak istiyordum. Ama bunu yapamazdım.

Benim cevap vermeden şaşkınlıkla ona baktığımı görünce devam etti. "Ama ben anladım. Şimdi de elinde beraber yattığımızı gösteren fotoğraflar mı var? Böylece onu birilerine varsa kız arkadaşına gösteririm diye tehdit edip yine yanımda kalmaya mı çalışacaksın?"

"Ne?" Şaşkınlığım beni ele geçirmişti. Bu saçma düşünceler nereden geliyordu aklına. "Beyninde ki aptal dünyanı merak ettim şuan. İnan elimde hiç bir şey yok." Gözlerimi kısarak konuşmuştum. Kızdığımı anlamalı idi. Sonra devam ettim.

"Ama beni zorlarsan seni tehdit etmek için elime geçeceklerden ben sorunlu olmam." Açık açık tehdit etmem de bir sorun yoktu. Çünkü insanların doğasında bu gibi açıktan yapılan tehditleri ciddiye almama ve şaka olarak algılama gibi bir durum vardı.

"Bir şeyi unutuyorsun." dedikten sonra bana daha da yaklaşmıştı.

"Neymiş o unuttuğum?" Merakla sormuştum.

"Şuan benim yatağımda'sın. Ben senin yerinde olsam bu kadar rahat konuşmazdım." Artık aramızda ki mesafeyi kapatmış. İyice dibime girmişti. Tabi kide çapkın'lığından ödün vermeyecekti. Bunu bildiğim için ona yem olmayacaktım. Bu hareketler bir başkasını etkilerdi belki.

"Niyetin beni etkilemek ise boşuna uğraşma." Ondan etkilenmediğimi anlamalı idi.

"Hatırlatayım bu gece beraber uyumuşuz. Buda artık bizi ne yapar bir düşün." Tek kaşını kaldırmıştı sanırsam. Artık göremiyordum. Çok yakınımda idi. Nefesinin yüzüme vuruşunu hissediyordum.

ADSIZ AJANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin