twenty two

611 39 30
                                    

"Tonia!" dedi arkamdan koşarken. "Bekle!"

"Yine ne var Shawn? Yine hangi yalanı söyleyeceksin bana?"

"Tanrım," dedi fısılsayarak elini ıslak saçlarına daldırırken. "Bak, amacım sana asla yalan söylemek değildi."

"Ama söyledin." dedim. "İstemedin, ama söyledin."

Bir şey söylemediğinde devam ettim. "Peki, ne düşünerek söyledin Shawn? Kız kardeşim ve babamı Lewis öldürdü derken ne düşünüyordun?"

Bir şey söylemeden etrafına bakındı. "İçeri git, Shawn. Üşüteceksin."

Arkamı dönüp ilerlerken güçsüz bir şekilde fısıldadı. "Tonia," dedi. "Beni bırakma, lütfen. Sana ihtiyacım var."

"Artık sana inanmıyorum Shawn."

Son kez bakışlarımı yüzünde dolaştırdıktan sonra yavaş adımlar ile oradan uzaklaşmaya başladım.

Gözümden akan birkaç yaşı silerek metro durağına geri geldim. Bu aralar çok fazla uğrar olmuştum.

Ariana,
Müsait misin?

Evet bebeğim.

Tamam,
Bir şey almamı ister misin?

Şu an Lewis'la film izleyecektik.
Markete uğrayıp bir şeyler alırsan film izlerken daha da mutlu olabiliriz!

Yazdığı şeye kıkırdadıktan sonra parmaklarımı klavyede hareket ettirdim.

Ha, Lewis ile berabersen gelmeyeyim.
Rahatsız etmek istemem.

Saçmalama, Tonia.
Elbette ki bizi rahatsız etmezsin.
Seni kıskandırmak benim en büyük görevim.

Bunu yazanın Lewis olduğuna adım gibi emindim.

Kes sesini Lewis.

Sesimi kesemem ki,
Çünkü konuşmuyoruz:D

Yazdığı şeye karşı gözlerimi devirip telefonu cebime koydum ve metroya bindim. Kısa bir süre içerisinde indiğimde markete girerek abur cubur aldıktan sonra marketten çıktım.

Eve geldiğimde zili çaldım ve beklemeye başladım. Lewis kapıyı açtığında onu ittirerek içeri girdim. Arkamdan homurdanarak geldiğinde bana dik dik baktı. "Yerimden kalkar mısın?"

"Hayır?" diyerek tek kaşımı kaldırdığımda Lewis tam ağzını açıp konuşacaktı ki Ariana onu engelledi.

"Yeter artık, çocuk gibi didişmeyi kesin." dediğinde Lewis ile aynı anda, "Makas ver," dedik ve daha sonra yüzümü buruşturarak Lewis'a döndüm.

"Senin yüzünden espri anlayışım kötüleşiyor." bana kibirli bir şekilde baktı. "Güzelleşiyor demen lazımdı."

Ona el hareketi çektim. "Git, aldıklarımı getir."

"Başka bir emrin?" diye sorduğunda ayaklarımı çaprazımdaki koltuğa uzattım. "Bir daha geri gelme."

Gözlerini devirip ayaklarımı koltuktan indirdikten sonra yanıma oturdu. "Git istediklerini al."

"Tonia," dedi Ariana. "İyi misin?"

"Hiç," dedim omuz silkerek. "Sadece öğrenmem gereken fakat bu zamana kadar bilmediğim birtakım şeyler öğrendim."

sucker | mendesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin