"Ariana'yı öldür." dedi genç adam telefonda konuştuğu kişiye.
"Hayır," dedi konuştuğu kişi kesin bir ses ile fakat altındaki yalvarma tonu her şekilde belli oluyordu. "Hayır, öldüremem."
"Öldür dedim, Lewis." diye dişlerini sıkarak konuştu.
"Onu çok seviyorum." diye karşılık aldı. Uzun bir duraksamadan sonra Lewis devam etti.
"Söylesene," dedi. "Sen olsan onu öldürür müydün?"
Adam sıkıca gözlerini kapattı. Onu asla öldüremezdi. Kendinden bile çok seviyordu. Ama bunu yapması gerekiyordu.
"Evet," dedi Lewis'a. "Öldürürdüm."
"Sana asla inanmıyorum," dedi Lewis. "Tonia'yı bu kadar severken nasıl kendine düşman ettin, inan ki anlamıyorum."
Genç, gözlerini sıkıca yumduktan sonra telefonu kapattı, Jackson'ı aradı.
"Jackson," dedi sakince. "Kızı kaçırın ve depoyu hazırlayın. Onu ayrı bir yerde tutun."
Jackson kısa bir şekilde onaylayarak telefonu kapattı. Üzerine montunu geçirerek anahtarlarını aldı ve evden çıktı. Jackson'dan önce davranarak Ariana'nın evine geldiğinde tahmininin doğru olmasını umarak Ariana'nın odasına tırmandı.
Açık camdan içeriye girerken birkaç dakika kızın üzerinde bakışlarını dolaştırdı. Daha sonra kıza yaklaşarak herhangi bir ses çıkartma olasılığına karşılık ağzını kapattı.
"Şşş," dedi genç kızın saçlarını okşayarak. "Cidden, benden kaçabileceğini mi düşündün?"
Elindeki bez parçası ile kızı bayılttıktan sonra aşağıyı kontrol etti. İkisinin de uyuduğundan emin olduktan sonra, kızı yavaşça kucağına alıp merdivenleri indi ve açık mutfak kapısından dışarı çıktı.
Arabaya bindikten sonra Jackson ile anlaştıkları yere geldi. Kızı tekrardan içeriye getirdi ve rastgele bir odaya girerek bıraktı.
Jackson, Ariana'yı evden çıkarttığında Lewis gözlerini aralayarak etrafı kontrol etti ve telefonunu eline aldı. Polisi aradığında nereye gittiklerini az çok tahmin ettiği için adresi vererek evden çıktı.
Eh, Tonia'nın da uyanması uzun sürmemişti. Gözlerinin ışığa alışması için birkaç kez ovalayarak bekledi. Yavaşça aralayarak bulanıklığın gitmesi için uzun bir çaba sarf ettikten sonra yavaşça yattığı yerden doğruldu.
Etrafına bakındığında odanın içerisinde koltuk haricinde tek eşya olan çalışma masasının üzerindeki defter dikkatini çekti.
Ayağa kalkarak defteri eline aldı ve sayfaları karıştırmaya başladı. Rastgele bir sayfada durduğunda okumaya başladı.
Isadora Jones.
Yaş: 20
Kumral, A Rh+
Ölüm nedeni: Böbrek kanseri.
Asıl nedeni: Böbrekleri alındıktan sonra vücuduna zehir enjekte edildi.Kapı bir anda açıldığında elindeki defteri yere düşürerek bakışlarını karşısındaki çocuğa çevirdi.
Esmer çocuk kolundan tutarak hazırladıkları yere getirdiğinde karşısında gördüğü arkadaşı ile "Ariana!" diye bağırdı.
Jackson kızın kolunu daha sıkı tutarak "Sus." diye bağırdığında kendisine emir veren gencin bakışları ile kıza bağırmayı bırakarak onu sedyeye yatırdı ve bileklerinden kelepçeledi.
Beyaz önlük giymiş oğlan kıza doğru yaklaştı ve üzerine eğildi. "Aptalsın, Tonia." dedi soğukkanlılıkla. "Bana inandığın için. Bu dünyadaki en büyük aptal sensin."
Kız gözlerini birkaç saniyeliğine çocuğun arkasına çevirse de tekrar gözlerini birleştirdi. "Asıl sen aptalsın Mendes." dedi. "İşe yarar bir plan yapmadan insanları kaçırdığın için."
Shawn, içeri giren polisleri fark ettiğinde, "Sikeyim," diye mırıldanarak kaçmaya çalıştı. Fakat deponun her tarafında olan polisleri hesaba katmamıştı.
Lewis ilk önce Tonia'nın ellerini çözdüğünde Tonia ona kısa bir şekilde sarıldı. "Teşekkür ederim."
Ariana'nın ellerini çözdükten sonra uyandırmaya çalıştılar. Ariana, hiçbir şekilde uyanmadığında Lewis nabzını kontrol etti.
Nabzının atmadığını fark ettiğinde dolu gözleri ile "Ariana," diye fısıldayarak ona sarıldı. "Ne?" dedi Tonia. "Ölmesi imkansız. Ölemez," sesi titrediğinde gelen sağlık görevlileri tarafından kenara itildiğinde dengesini sağladı.
Sağlık görevlileri Ariana'nın cansız bedenini alıp götürürken sinirle arkasını dönerek ellerinde kelepçe götürülen Shawn'a döndü. "Geri zekalı," diye bağırdı. "Amacın neydi?! Kızı öldürürken ne düşündün? Hayatımı mahvettin Mendes! Tebrik ederim. Umarım artık mutlu olursun!"
×
Tonia ve Lewis on sene öncesinde oldukça kötü tanışmalarına rağmen bu zamana kadar iletişimi asla koparmamışlardı. Hiçbir günü aksatmadan her gün Ariana'nın mezarını ziyaret ediyorlardı.
Tonia, üzgün olduğu kadar mutluydu. Artık hayatını mahveden birisi yoktu. En azından önümüzdeki bu üç yıl içerisinde.
ÇOK SAÇMA OLDU SIWŞFPQÇFOQKFIQ ve kendimi arka sokaklar senaryosu yazıyo gibi hissettimspwmfoqşxüqmdqşsml
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sucker | mendes
FanfictionSabah kalkar kalkmaz lavaboya gidip üzerimi değiştirirken, başıma böyle bir olay geleceğini asla tahmin edemezdim. SM | 190326 190516✔ -shawnorshawn