!!Hatırlatma!!
Jimin bilinçsizce vücudunu, Taehyung'a döndürünce, dudakları birbirine sürtmüştü. Taehyung daha çok sarmaladığında Jimin her zaman ki gibi gözlerini yine aralamıştı."T-Taehyung?"
"Hm?" Taehyung konuşmak istemiyordu.
"Ne yapıyorsun?"
"Birazcık sussana, sadece yarım saat. Bir şey de sorma. Sadece sessiz ol."
"Tamam."
Jimin ne olduğunu anlamamıştı fakat öylece bekledi. Başı, Taehyung'un göğsündeydi şimdi. Rahatsız da değildi zaten.
°
°
°
°
°
°Kalbim sonbahar yaprakları misali, her adımında biraz daha tuzla buz oluyor.
.
.
.RM&V-4 O'clock
"Jungkook'a haber versem iyi olacak." dedi hastaneye giderken. Taehyung onaylamak için başını sadece salladı.
Arka cebine sıkıştırdığı telefonu alıp Jungkook'un numarasını tuşladı. Telefon ilk çalışında açılmıştı. Sanki Jungkook bunu bekliyormuş gibiydi.
"Jungkook, ben hastaneyegidiyorum. Gelmek ister misin?" Bu ne biçim soruydu böyle. Jungkook'un bunu reddedeceğini falan mı düşünüyordu Jimin?
"T-tabi, yani gelirim. Hatta çıkıyorum. Görüşürüz Chim."
Telefon kapandığında telefon ekranına bakarak homurdandı. "Bana Chim deme diye kaç defa söylemem gerek?"
Taehyung bu söylediğini duyduğunda yüzüne istemsizce bir gülümseme yerleşti. Bunun hâlâ kendisine özel kaldığını öğrenmek onu mutlu etmişti.
"Ne diye gülüyorsun?" Taehyung anında, yüzündeki gülümsemeyi sildi. "Gülmedim."
"Dalga mı geçiyorsun?" Jimin'in kaşları çatılmıştı. "Ne alakası var," dedi Jimin'e.
Şimdi sebebini söylemesi uygun olmazdı.
"Peki."
Diyalogları asla uzun olmuyordu. Kısa kısa diyaloglar kuruyorlardı sadece.
Biraz sonra hastaneye gelmişlerdi.
Ardından Jungkook nefes nefese içeri dalmıştı. Jimin'in bakışları, Jungkook'un kahveliklerine değdiğinde Jungkook iki büyük adımla arayı kapatıp Jimin'i kolları arasına aldı. "Seni çok özledim."
"Yalnızca bir gece kaldım, abartmasana." Kırgın kalbinin yansıması gözlerinden belli oluyordu, Jungkook bir süre Jimin'i izledi.
"Bir seneymiş gibi geldiğine yemin edebilirim." Jimin, Jungkook'un koluna vurdu. "Gece uyumadın mı?"
Jungkook uyumadığını belirten mırıltılar çıkarıp, "Ee senin şu doktor nerede?" diye sordu.
"Burad-," arkasını döndüğünde onu görememişti. "Yani buradaydı az önce, odasına gitmiş olmalı."
"Bizde gidelim o zaman."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sky And Nameless Bird
Short StoryKızaran gözlerini mavi binada gezdirdi bir süre. 'Saçların keşke mavi olsa' Demişti Kim Taehyung, yeni yeni arkadaş olduklarında. 'Ben ismi olmayan bir kuş olurdum, sende gökyüzü.' Ve sonra eklemişti minik aklıyla. 'Belki dolaşırdım sende. Özgür...