"İlk başlangıç..."
•••
Lise son sınıf öğrencisi olarak, arkadaşlarınızla tek evde yaşamak zordur. Çoğumuz için, değil mi? Tıpkı bol çikolatalı dondurma yemek gibidir. Siz çok seversiniz ama verdiği kaloriyi ancak tartıda anlarsınız. Jade ve Kasey ile yaşamakta böyleydi işte, çikolatalı dondurma yemek gibi.
Eğlenceli ve güzeldi ama bir o kadar zahmetliydi de.
Öyle ki Kasey okul kütüphanesi bahanesiyle kaçarken, Jade ise yeni tanıştığı çocukla takılırken tüm ev işi bana kalmıştı.
Zavallı arkadaşım Jade'nin yıllar sonraki ilk flörtü olmasaydı, asla bu görevleri almazdım.
Şimdi ise saçımda dağınık bir topuz, üstümde kırmızı şortlu pijamalarımla bulaşık yıkıyordum. Daha doğrusu yıkamaya çalışıyordum diyebiliriz.
Evrene bu işin hemen bitmesiyle ilgili mesajlar gönderirken, birden telefonum çaldı. Telefonumu bakındım ama sonra yukarıda, odamda olduğu aklıma geldi.
Teşekkür ederim Tanrım!
Hazır bahanem varken ellerimi durulayıp, bulaşıkları öylece bıraktım ve odama koştum. Aralık olan kapımdan içeri girdim ve çok düzenli olan odamda telefonumu aramaya başladım.
Bulduğumda ise arama çoktan sonlanmıştı.
Nefesimi verip, arayana bakmak için telefon kilidimi açtığımda ise bir mesaj gelmişti. Hızlıca mesaja girdim.
Kimden; Bilinmeyen Numara
Dikkatli olmalısın. Hikaye başlıyor, harekete geçtiler.
Anlamsızca mesajda bakışlarımı gezdirdim. Tanrı aşkına! Kim benimle dalga geçiyordu ki!
Sessizce gülüp telefonu geri çalışma masama koydum. Böyle saçma bir mesajdan korkup, o filmlerdeki kıza bağlayacağımı sanmadınız değil mi?
Yavaşça merdivenlere yönelirken, ayağım orada olduğunu bilmediğim bir şeye takıldı ve yere kapaklandım. Ah, ne güzel bir gün!
Kafamı kaldırdığımda ise çarptığım metal parça merdivenlerden yuvarlanıp salona girdi. Merak içerisinde hızlıca ve dikkatli bir şekilde merdivenlerden inip salona girdim.
Metal parçası, salondaki kütüphanemizin önünde parıldayarak duruyordu. Hızlı adımlarla yanına gittim ve yere çömeldim.
Bu bir yüzüktü. Üstünde aslan kafası olan, metal bir yüzük. Erkek yüzüğüne benziyordu.
Benim böyle bir yüzüğüm olmadığından kesinlikle emindim. Ama koridorda bulduğuma göre, belki de kızların olabilirdi. Her ne kadar onlarda da böyle bir yüzük görmemiş olsam da, sorarım niyetine yüzüğü baş parmağıma geçirdim.
O anda ben daha yerden doğrulmamışken, kütüphaneden bir kitap düşüverdi. Elimi uzatıp kitaba baktığımda ise, lacivert kapaklı bir tarih kitabı olduğunu görüp yerine koydum ve mutfaktaki işime devam etmek için salondan çıktım.
Garip şeyler olmuştu.
***
"Eee, sen şu kaçak flörtünden bahsetsene biraz," Salonda kızlarla oturmuş, Jade ve Kasey konuşurken ben kucağımdaki patlamış mısırları yemekle meşguldüm. Günün yorgunluğuyla şişen ayaklarımı sehpaya uzatmış, televizyondaki Riverdale'e odaklanmıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CHECKMATE | harry styles.
Fantasy❝ Kendimi kaybettim, Şah. Seni kaybettim, Mat. ❞ ••• "Çünkü patronun bir numaralı elemanı Harry, ona çok güveniyor. Ve işin kötüsü Octavia, bende Harry'nin göz karalığına oldukça güveniyorum. Patronun verdiği talimatları dinler, anlar ve bahsi geçen...