Upuzunnn bir aradan sonra, herkese yeniden selamm! Öncelikle "neredeydin sen?" diyenler için; hikayenin okunmalarında düşme yok ama verilen oylar beni yazmak için motive edemedi... Önceki bölümlere verilen oylarla, şimdi verilen oyları kıyaslayınca hikayenin artık ilgi çekmediğini düşündüm ve elim bir türlü yazmaya gitmedi.Tabii bir de sınavlarımdan, derslerimden dolayı çok yoğun olduğum içinde bir türlü yazamadım. Ama son bir haftadır gelen yorumlar sayesinde, burada hala birilerinin olduğunu görerek yazmak istedim. Verilen oylar ve yapılan yorumlar birer geri dönüt olarak beni çok mutlu ediyor, yazma isteği doğuyor içime. Eksikliklerinde ise hikayenin sevilmediğini düşünüp yazasım gelmiyor...
umarım bölümü seversiniz.
Keyifli okumalar kuzularım.
-Ber 🧡***
"Birbirini kovalayan sırlar..."
***
önceki bölümden;
Bir anda, evde büyük bir gürültü koptu. Kulaklarımızı sağır edecek kadardı, öyle ki az önce kahvemizi bitirdiğimiz için yere ve masaya koyduğumuz fincanlar sesten dolayı çatladı ve kırık parçaları yere serpildi. Hızla kulaklarımızı tıkadık.Kızlar acıyla çığlık atarken, pencerelerin hızla açılıp kapandığını gördüm. Perdeler sağa sola doğru hızla hareket ediyor, kapılar pencerelere uyum sağlayarak açılıp kapanıyordu.
Yukarı kattan gelen ses kesildi, ama aniden evin elektrikleri gitti.
Kapılar ve pencereler kapandı. Dışarıdan ışık gelemiyordu çünkü... çünkü...Dışarısı yok olmuştu?
Pencereden dışarısını göremiyorduk, camlar aynaymışçasına bizi gösteriyordu.
Bir kahkaha sesi kulaklarımıza doldu, çirkin ve bacaklarımızı korkudan titretecek kadar ürkütücü bir ses.
Hepimiz dehşetle birbirimize bakarken, bunun bir rüya olmasını dinliyordum. Ve, o korkutucu sesi tekrar duyduk...
"Sanırım çok geç kaldınız, kızlar?"
Siktir.
***
Gözlerime vuran oldukça rahatsız edici ama içimi ısıtan gün ışığıyla, bilincim yerine geldi ve hızla gözlerimi kırpıştırdım. Ellerimi güneş ışığından dolayı sıcacık olmuş yorganın altından çıkarıp, gözlerimi ovdum ve yavaşça etrafıma bakınmak için kafamı çevirmemle şiddetli bir ağrı hissettim.
Neler olmuştu?
Kendimi ve sol tarafımda ki Jade'i, daha önce buraya hiç gelmediğime yemin edebileceğim kadar yabancı bir odada buldum. Duvarlara ve mobilyalara hakim olan mavi renk, güneş ışınlarını bize yansıtıyordu.
Başım öyle çok ağrıyordu ki, odayı incelemeyi bırakın uyanması için yanımda uyuyan arkadaşıma seslenemedim bile. Parmaklarımla sızlayan şakaklarımı ovmaya başladım.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
CHECKMATE | harry styles.
Fantasy❝ Kendimi kaybettim, Şah. Seni kaybettim, Mat. ❞ ••• "Çünkü patronun bir numaralı elemanı Harry, ona çok güveniyor. Ve işin kötüsü Octavia, bende Harry'nin göz karalığına oldukça güveniyorum. Patronun verdiği talimatları dinler, anlar ve bahsi geçen...