Geleceğim Sensin-41

844 37 79
                                    


' Hüzün taze tutar aşk yarasını. Yaramdan da hoşum, yarimden de... '

 Şemsi TEBRİZİ

----------------

Yemeğimizi yemiş kahvelerimizi yudumluyorduk manzaraya karşı. Telefonumun titrediğini hissettiğimde elime aldım ve ekranına baktığımda yine o mesaj atmıştı. Ne yüzle mesaj atıyordu bu adam.?

'Masal , Masalım ben çok özür dilerim bunu sana asla yapmamalıydım . Beni affet.'

Poyraz daha bana ne mesaj atıyordu cevap vermeden hemen mesajı sildim. Burak'a baktığımda merakla bana bakıyordu "Kim o canım? bu saatte mesaj atıyor." dediğinde aklıma gelen ilk şeyi söyledim. 

"Önemli değil ya sekreterim iş ile ilgili bir şey yazmış. " Dedim ve telefonu masaya bıraktım. "Ben lavaboya gidip geliyorum canım." dedim ve masadan kalkarak lavaboya ilerledim. Umarım o adam yine mesaj atmaz. 

********

 Burak'tan..... 

Masal'ın lavaboya gitmesiyle telefonuna bir kaç tane mesaj gelmişti . Merakla parlayan ekrana baktığımda sinirler tepeme çıktı. Telefonu elime aldım ve mesaja dokundum. Poyraz denen p*ç mesaj atmıştı. 

Ne olur affet ? bir hataydı. Yapmamalıydım ve daha bir çok mesaj. Masal hala bu adamın numarasını telefonundan silmemiş miydi? Bu adamın mesajlarını nasıl okur ? Çıldıracağım ya?!

Ellerimi yüzümde ovuşturdum ve derin bir nefes aldım. Sakin olmalıydım. Sakin! 

********

Masaldan .....

Lavaboda işlerimi hallettim ve Burak'ın yanına gittim. Ne olmuştu böyle yüzü sinirli ve asık duruyordu . 

"Bir şey mi oldu Burak?" dedim sandalye ye oturarak. Sinirle gözlerinin bana dikti ve "Kalk gidiyoruz !" dedi ve ayağa kalkıp yürümeye başladı. Ne oluyordu buna?  Çantamı ve telefonunu alarak peşinden yürümeye başladım. 

Hesabı ödedi ve vale' den arabasının getirilmesini istedi. Araba  gelir gelmez bindi ve benim de binmemi  bekledi. Bindiğim an gaza bastı. Şaşkınca ona baktım. "Burak ne oluyor sana ? İki dakika da ne bu sinir ?" yüksek sesle sorduğum şeyi umursamadı . Bana bakmadan "Kemerini tak!" dedi sinirle. 

Gerçekten ne olduğunu çözemiyorum. Lavaboya gitmeden önce gülen adam şimdi ateş püskürtüyordu. 

"Sen bana ne olduğunu söyleyene kadar bu kemeri takmayacağım." dediğimde yine bana cevap vermedi ve gaza biraz daha abandı.  İbreye baktığımda 173 ? Manyak mıydı bu adam ? 

"Çok... çok  hızlı gidiyorsun Burak lütfen yavaşla." dedim korkuyla. Sinirden kızarmış gözleri ile bana baktı ve "Tak şu kemerini Masal!" diye bağırdı. Bana ne  olduğunu söylemeden bu kemeri takmayacağım kararlıyım. 

"Sen bana neler olduğunu söylemeden ben bu kemeri takmayacağım Burak!" diye ben de bağırdım. Gözlerini yumdu ve aniden frene bastı. Neredeyse ön cama yapışacaktım. Böyle araba mı durdurulur ? 

Sinirle Burak'a döndüğümde Kapısını açtı ve arabadan aşağı indi. Ben de kapımı açtım ve peşinden gittim. 

Geleceğim SensinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin