Geleceğim Sensin-24

1.3K 44 14
                                    


.............
"Sen ...?" konuşamıyordum karşısında . O kadar şaşırmıştım yani. Tamam elbet kaşıma çıkacağını biliyordum ama bu kadar erken çıkacağını tahmin edemezdim.

"Ben ya ben!!!" bir kaç adım geriledim ve sırtımı asansörün duvarına yasladım.

"Ne işin var burada ? " dedim soğuk sesimle.

"Ee geçmişteki ,çocuğunun babasını özlemişsindir diye düşündüm ." Sinirle güldüm ve ateş saçan gözlerimle ona baktım.

" Beni vuran adamı mı özleyeceğim ? yoksa çocuğumun ölmesine neden olan eski kocamı mı ?" dediğimde bana duraksayarak baktı.

"Masal bir buçuk yıl oldu !!! hem bir baba çocuğunu nasıl öldürebilir. Ve üzerine bu kadar titrerken." gözlerimi devirdim ve tekrardan sinirli sesimle bağırmaya başladım.

"Bebeğim nefes aldı diyorum sana ! Nefes aldı ! Ama sen ne yaptın bilmiyorum ama çocuğum öldü Burak . Kontrol etmek istedim. İzin vermedin.!" Elleriyle sakallarını ovuşturdu ve o da bağırmaya başladı.

"Ben minicik bir bebeğin canına nasıl kast ederim. Hele ki o bebek bana aitse !" Yüzüne uzunca baktım ve gözlerimi kıstım.

"Bebeğim yaşıyor değil mi ? " bir an afallasa da hiç bozuntuya vermeden toparlandı.

"Daha deminki eski kocam lafını tekrar etme !"

"Lafı dolandırma Burak !!!" bir süre bana baktı ve tuşlardan birine basması ile asansör hareket etti. Asansör durdu ve kapılar açıldı. Burak tam çıkacakken kolundan tuttum ve onu durdurdum.

"Bu iş burada bitmedi. Sen bebeğime her ne yaptıysan bulacağım !!" Güldü ve bana döndü.

"Bir buçuk yıl uğraştın . Pes et artık karıcığım. Bebeğin ... bebeğimiz öldü.!!! ha benim ile bebeğin olmasını çok istiyorsan hemen tekrar evlenip çalışmalara başlayabiliriz."

"Pislik herif" dedim ve suratına tokat attım. Daha da yanında durmak istemedim ve odama hızlı adımlarla ilerledim.

Odama girdiğimde gözümden yaşlar süzülüyordu.Hepsi onun yüzünden.

Odada biraz ağladıktan sonra kendimi sakinleştirdim ve işlerimin başına geçtim. Bilgisayarımı açtım ve son baktığım hastaların kontrollerini düzenlemeye başladım.

Ben bilgisayarda işlerimi yaparken hastane de kullandığım acil durum telsizi ötmeye başladı. Bunun anlamı acil hasta olmasıydı. Hemen koltuktan koşarak kalktım ve odamın kapısını çarparak çıktım.

Asansör ile vakit kaybetmeden hemen merdivenlerden koşmaya başladım. Hızlıca indim ve çıkışa ilerledim. Birkaç doktor da vardı orada.

"Vaka ne ?" koştuğum için nefes nefese sormuştum. Erkek cerrahlardan birisi cevap verdi.

"Trafik kazası masal hocam. Az kalmış şimdi burada olurlar." Kafa salladım ve beklemeye başladım.

Hastanenin yakınlarına gelen ambulansın sesini duyunca bağırmaya başladık.

"Ameliyat haneleri hazırlayın !!! Vakit kaybedemeyiz." diyerek hemşirelere bağırıyorduk. Bağırmamız yanlış anlaşılmasın. Hayat kurtarmak için acele etmeliydik ve bir şeyleri yaparken sesimiz yüksek çıkabiliyordu neyse ...

3 Ambulans da hastanenin önünde durdu ve kapıları hızlıca açıldı.

İlk başta yaşlı bir kadın sedyede yatan kocası diye umduğum adamın peşinden kolunu tutarak koşuyordu .

Geleceğim SensinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin