Bu sadece bir aşk hikayesi değil! Bu sabrın ,sevdanın hikayesi . Burak'ın sevdası ,Masal'ın sabrının hikayesi . Geçmişte yaşanan hatalardan ders çıkarma hikayesi. Geç bulunmuş sonsuz bir aşkın hikayesi ...
Hastanenin otoparkına arabayı park ettim ve telefon ve cüzdanımı alarak arabadan çıktım. Hastaneye ilerlerken araba zaten kendini otomatik olarak kitlenmişti. Hastanenin kapısından girerken güvenlik bana selam verdi. "İyi nöbetler masal hocam." Dedi. "Teşekkür ederim size de iyi nöbetler." Dedim ve içeri girdim. İçerisi sakindi . Asansöre ilerledim ve beklemeye başladım . Asansör durduğunda asansore bindim . Yanımda da bir adam vardı. Çıkacağım katın düğmesine bastım ve beklemeye başladım . İneceğim kata geldiğimde zaten asansör durmuştu. Hemen indim ve odama ilerledim. Odama girdiğimde masanın üzerinde iki kova içerisinde çiçekler vardı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Birinin üzerinde kağıt vardı . "Seni sevmekten asla vazgeçmeyeceğim, bu çiçekler sana bahar kokulum. her seferinde beni hatırlatsın. Seni seviyorum meleğim . BURAK ." Of Burak of . Bundan kurtuluş yoktu. Ama gönderdiği çiçekler de Çok güzeldi.
Çiçekleri koltuğun üzerine bıraktım ve masama oturarak bilgisayarımı açtım.
Akşam olduğu için çok hastam yoktu. Hastaneye geleli 5 saat olmuştu benim baktığım hasta sayısı anca 3 falandı. Gece nöbetlerini hep sevmişimdir zaten. Neyse biraz dışarı çıksam iyi olacaktı. Masamdan kalktım ve odamdan dışarı çıktım. Yeni doğan bölümüne geldim ve bebekleri seyretmeye başladım. O kadar masumlar dı ki .Hiç bir günahları yoktu. İçerideki hemşire bir bebeğin üzerini değiştiriyordu . Maskemi taktım ve içeri girdim. "Kolay gelsin canım." Dedim hemşireye
"Sağ olun hocam." Dedi . "Çok masumlar. İşte bu işi bu yüzden seviyorum . " dedim. "Sevdiğiniz işi yapmanız çok güzel. Ben de sevdiğim işi yapıyorum . Mutluyum doğrusu." Dedi. Bir bebek ağlamaya başladı. Yanına gittim ve kucağıma aldım. "şşt tatlı şey neden ağlıyorsun." Dedim susturmaya çalışıyordum. "Annesini istiyor zaar ." Dedi. "Ne oldu annesine ?" Diye sordum. "Trafik kazasında . Anne ve babası vefat ettiler. sadece bu melek hayatta kalmış . " dedi. "Benim ... annem de öldü. " dedim gözlerim dolarken. "Bu meleği yanıma alabilir miyim bir süre?" Diye sordum. "Doktor olduğunuz için alabilirsiniz galiba hocam bir baş hekime sormamız lazım . " dedi. "Ben mert hocaya sorarım ." Dedim. "Sen al bakalım bu meleği.İsmi ne ?" Diye sordum. "İsmi yok ." Dedi. "Bence ismi Uğur olsun !" Dedim. "Peki hocam. " dedi. "Al bakalım sen. Ben bir telefon görüşmesi yapacağım " dedim. Bebeği hemşireye verdim ve dışarı çıktım . Mert hocanın numarasını tuşladım . Çalıyor... Çalıyor .... Çalıyor.... Tam kapatacağım sırada telefon açıldı . "Alo ?!" Uykulu ses ile mert hoca konuştu.
