" Ne diyebilirim Ali bey ... Zaten onlar bizden habersiz başlarına buyruk işler yapıyorlar." Bana baktı ve "Her ne kadar kızını sevmeyen baba profili çizsem de ben de bir babayım ve çocuğumun iyiliğini isterim."
O yüzden mi beni Burak ile zorla evlendirdin baba? demek istemeyi o kadar çok istedim ki.
Ama burada şimdi şu anda olmazdı .
"Haklısınız efendim." Ali amcanın cevabına yanıt vermeden bana bir soru sordu. "Gerçekten evlenmek istiyor musun kızım ? Bu adamla ?" şaşırmıştım babam hayatında hiç zaman fikrimi sormazdı.
" İstiyorum baba..." şaşkınlığımdan sadece bu iki kelime çıkmıştı ağzımdan.
"O halde verdim gitti." dedi hüzünle. Poyraza baktığımda içinde bir rahatlama vardı. "O zaman biz yüzükleri takalım." Ali amcanın söylemesi ile Poyraz hemen cebinden küçük uzun bir kutu çıkardı . içinde ince ve çok sade alyanslar vardı.
Süslü şeyleri sevmediğimi bildiği için böyle sade bir model seçmişti kesin.
Herkes ayağa kalktı , toprak yüzükleri tepsiye koydu ve makası da yanına koyarak yanımıza geldi. Poyraz ile yan yana durduk . Babaanne yüzükleri eline aldı ve konuşmaya başladı.
" size bir soru çocuklar ... yüzükler neden bu şekildedir?" iki yüzüğü de kaldırdı ve önümüzde salladı.
"Acaba parmağımıza takacağımız için olamaz mı validem?" dedi gülerek poyraz. "Get oradan eşek sıpası. Sen güzel kızım sen biliyor musun ?" kafamı hayır şeklinde salladım ve "Bilmiyorum babaannecim. "
"O zaman beni iyi dinleyin. Bu yüzüğün halka olmasının sebebi yuvarlak şeklinin sonsuzluğun simgesi olduğu için. Siz bunu parmağınıza takıyorsunuz. Aşkınızın sonsuz olduğunu simgelemek için." sustu ve gülümseyerek bize baktı.
"Bu yüzükler hiç bir zaman parmağınızdan çıkmayacak. " Hem konuşuyor hem de yüzükleri takıyordu.
"Aşkınıza sahip çıkın... bize de minik torunlar verin." dedi gülerek. Babam ve Fatma hanım dışında herkes gülmüştü.
"İnşallah " dedik aynı anda poyraz ile. Parmağımızda takılan yüzüklere baktık ve tekrar aynı anda güldük . Makası tepsiden aldı tam kesecekken Toprak babaannenin elini tuttu.
"Makas kesmiyor damat bey." diyerek imayla baktı. Poyrazın sağdıcı da Mert olduğu için Toprağın yanına geldi ve ."Evel Allah kestiririz güzelim." dedi ve cebinden 200 lira çıkardı ve Toprağa uzattı. Toprak bir paraya bir de Mert'e bakıyordu.
"Dalga mı geçiyorsun sen mert ?" Toprak ölse vermezdi şimdi o makası. Mert üfledi ve bir 200 lira daha çıkardı. Toprak hala dik dik bakıyordu Mert'e . Poyraz en sonunda sıkıldı ve Toprağa 600 lira verdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geleceğim Sensin
TienerfictieBu sadece bir aşk hikayesi değil! Bu sabrın ,sevdanın hikayesi . Burak'ın sevdası ,Masal'ın sabrının hikayesi . Geçmişte yaşanan hatalardan ders çıkarma hikayesi. Geç bulunmuş sonsuz bir aşkın hikayesi ...