Geleceğim Sensin-48

789 34 8
                                    

Yazardan....

Masal ve Burak çifti evliliklerinin tadını çıkartırken bir yandan da oğulları  için denemedikleri yol kalmamıştı.

Son çare bir kardeş idi. Furkan'ı kurtarmak için .

İki genç kararlıydılar. Oğulları için  her şeyi göze almışlardı. Ama yıllardır bir türlü  çocukları olmadı!

O kadar yıl uğraşmalarına rağmen bir türlü olmadı!.

Oğulları bu süre zarfında İlaç tedavisine devam ediyordu.
Kemoterapi o kadar yıprandırmıştı ki çocuğu.  Saçları, kaşları , kirpikleri dökülmüştü. 

Her ilaç tan sonra yorgun düşüyordu minik bedeni.  Anne ve babasının elindem bir şey gelmediği için perişan halde dolanıyorlardı. 

Ta ki o güne kadar....
《》《》《》《》
4 yıl  sonra...
Masaldan...

"Burak !  Kahvaltı hazır. Hadi uyan." Ben aşağı katta  Burak'a seslenirken babalı oğullu ikisi de yatakta sarmaş dolaş uyuyorlardı. 

Furkan artık büyüdü. 6 yaşına girdi bir kaç ay önce benim yakışıklı  oğlum.

Ama hala sağlığına kavuşamadı. Olsun o bizim yanımızda nefes alıyor ya o bize yetiyor. Onun sağlığı için ben kendi canımı veririm.  Ama kahretsin ki bir türlü oğluma şifa olamıyorduk.

"Burak!. Furkan! Hadi ama benim  karnım acıktı!"  Hem onlara bağırıyor hem de ağzıma bir kaç tane salatalık atıyordum.

Şu son günlerde çok çabuk karnım acıkmaya başladı nedense.

"Günaydın anne." Koşarak yanıma geldi ve belime sardı o küçük kollarını.  Ben de diz çöktüm daha kolay sarılması için.

"Günaydın, yakışıklım! O uykucu baban kalkmadı mı ?".
 Dediğimde mutfağın kapısından Burak girdi içeri.

"Kalktık işte Hatun, daha ne söyleniyorsun?"   Dedi. Yanıma geldi ve yanağımı öperken  .
 
Ben de onun yanağını öperek "acıktım ama. Siz olmadan da yapmak istemedim. Hem biz küçük bey ile hastane ye gideceğiz bu gün." Dediğimde Furkan oflayarak,

" Anne yine mi? Ama ben oraya gitmek istemiyorum. Orada benim canımı acıtıyorlar. Bitti eve geleceğimiz zaman da oynayamadan uykum geliyor." Dedi üzgünce  .

Gözlerim doldu. Oğlumun canının yandığını ben de çok iyi biliyorum. Yorgun düştüğünü de .  

Ama elimden de bir çare gelmiyor!
" Az kaldı oğlum biticek. Sadece azıcık dayanmalıyız." Dediğimde kafasını salladı. 

 "Tamam anne."
 Dedi ve sandalyesine oturdu. 
 Ben de baba oğul karşısına geçtim ve sandalye ye oturdum.

Burak hem kendisi yiyor hem de Furkan'a yediriyordu. Oğlumuzun sağlığı için her şeyin sağlıklısını alıyorduk.

O ne isterse yapıyorduk. Ama bir türlü  bu hastalıktan onu kurtaramıyorduk.

"Anne, baba bu gün Halamlara gidelim mi ? "  dedi meyve suyunu içerken.

Burak'a baktığımda gülümseyerek kafasını salladı .

"O zaman şöyle yapalım .  Dayınları, anneanneni ve dedelerini de çağıralım. Bize gelsinler.  Nasıl fikir?" Dediğimde sevinçle ellerini çırptı.

"Oleeey. Teşekkür ederim."

"Bu kahvaltı bitmez ise kimse gelmez bizim ile kalmak zorunda kalırsın küçük bey." Dedi Burak çayından yudumlarken. 

Geleceğim SensinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin