2.7

4.7K 373 105
                                    


"Selam" Beklenti dolu bakışlarını suratımda gezdirirken cevap vermemi bekliyordu.

"Selam" diyerek yanıtladım.

"Yanına oturabilir miyim?" Açık alandaydık bu yüzden yanıma oturmasını engellemeliydim.

"İnsan içindeyiz Jungkook, bu şekilde olmaz." dediğimde şapkasını kafasına geçirdi ve sağ tarafımdaki boşluğa oturdu.

"Şapka sorunu halletti." Elini 'tamamdır' işareti yaparak masumca gülümsedi. Partilerde 'bad boy' gibi gezen çocuk şu an karşımda şapşal şapşal sırıtıyordu. Ama bu sinirlenmemem için bir neden değildi. Başımı önüme çevirdim ve histerik bir şekilde gülümsedim.

"Oturman için izin vermemiştim."

"Yakından çok daha güzelsin." dediğinde hafifçe yutkundum ve ona delici bakışlarımı gönderdim.

"Yakından çok daha gıcıksın." Dediğime gülmüştü.

"Daha nereye kadar tersleyeceksin? Düzgün konuşabileceğimiz günleri iple çekiyorum cidden." Dediklerine göz devirdim. O sırada metal küpeleri dikkatimi çekmişti, spor giyinmesine rağmen kıyafetlerine uymuştu.

"Neden şu an temiz bir başlangıç yapmıyoruz?" deyip bankta yan döndü ve sol kolunu bankın üst kısmına koydu. "Ben Jungkook"

Ayağa kalkıp ceketimi üzerime giyerken konuştum. "Seninle yeniden tanışmak isteyecek kadar zamanım da yok, hevesim de." Bozulmuştu.

Arkamı dönüp gidecekken önüme geçti. "İşleri daha da karmaşık bir hâle sokuyorsun. Sana adım atıyorum ama pişman ediyorsun, yerin dibine giriyorum. Bıraksan gerçekten güzel şeyler olacak, ama izin vermiyorsun sana kendimi açmama. Lütfen, böyle yapma." Hayal kırıklığına uğradığı yüzünden okunuyordu.

"Güzel şeylerin sonunda kötü şeyler olur hep. Onların başıma gelmeyeceği ne mâlum? Düşmek istemeyeceğim bir duruma sokabilirsin beni ki ben başından beri hep bunu istemediğimi savundum."

"Sana sevgili olalım demiyorum ki ben, en basitinden arkadaş olalım mesela. Baktık anlaşamıyoruz daha ilerisi olmaz zaten." Kafasını yana yatırmıştı ve benden olumlu anlamda bir yanıt bekliyordu.

Tekrar elini uzattı ve ekledi. "Ben Jungkook"

Uzattığı eline bakarken bir yanım uyuzluğumu bir kenara bırakıp artık onu üzmemem gerektiği söylüyor, diğer yanım ise bırak sürünsün diyordu. Şeytanın dürtüsüyle elimi uzattım ve iyi yanıma yenik düşerek konuştum. "Pekala, ben de Rosé. Zaten biliyorsun."

Nerde kendine karşı öz saygın?

Ellerimiz havada sallanırken yüzünde rahatlamışçasına bir gülümseme belirmişti. Nefesini dışarıya verdi. "İyi ki hevesin yoktu. Neyse, bir an suratıma tokadı geçirip, gardını asla indirmeyeceğini düşündüm."

Ciddiyetle "Her an geri takabilirim." dediğimde gülerek "Hayır, hayır şu anki hâlin iyi, bu Rosé'yi istiyorum." dedi. Ciddi ifadem bozulmuştu ve yanaklarımın yandığını hissediyordum.

O sırada çalan melodi ile odağımı telefonuma çevirdim. Soo-Young arıyordu, aramayı açtım.

"Rosé, akşamki parti için beraber hazırlanalım. Sana geliyorum evde misin?" Kapı kilitlediği arkadan gelen seslerden anlaşılıyordu.

"Hayır, nehir kenarındayım ama eve geçeceğim birazdan." dediğimde bakışlarım Jungkook'u buldu. Dikkatle beni izliyordu. Bakışlarımı kaçırdım.

"Okey, yarım saate sendeyim." diyerek telefonu kapattı Soo-Young.

"Eve gitmem gerek, bir arkadaşım bana geliyor." dedim telefonumun kilidini kapatıp başımı kaldırdığımda. Onun partiye gideceğimi bilmesine gerek yoktu, zaten akşam her türlü karşılaşılacaktık.

"Ben de eve gideyim. Hoşçakal" deyip geri adımlamaya başladığında ben de karşılık verdim ve arkamı dönüp ilerlemeye başladım.

Çok garipti. Daha bir saat önce ona onunla görüşmek istemediğimi söylemiştim ama şu an durumumuz ortadaydı.

Gerçi buna durum denilebilir miydi onu bile bilmiyordum. Umarım arkadaş olmayı kabul etmiş olmamı sabote etmezdi. Yoksa bu sefer onu hayatımdan tamamen çıkarırdım.

bir anda gidişatı değiştirdim ve Jungkook'u bu üzücü durumdan kurtardım ama bu demek değil ki Rosé'nin gazabından kurtuldu. (yazdığımda her şey güzeldi fakat ertesi gün içime sinmedi ve değiştirdim. evet arkadaşlar ikizler burcu olmak böyle bir şey :( )
yorum ve oy bırakmayı unutmayın, yorumları okumak eğlenceli 🙃

play me like a violin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin