TUNA #Watty 2019

"Kötü Sürpriz"

"Samet ile silah konusunu konuştuğumuzda,bu isteğimi reddetmişti".

Samet: Tuna bir süre  hiç bir yere çıkmayın, Adam komada demiştin.
Onlar o adam ile uğraşmaktan sizi bulacak fırsat bulamaz, ortalık durulduğunda
biletini ayarlar göndeririz  demiş ve konuyu kapatmıştı.

Hayatımın en ilginç iki gününü geçirmiştim.

Samet görevi için  evden ayrılmış, ben ise salonda tüm gün o evin konumunu ve bizi tanıyan o adamları onlar bize ulaşmadan nasıl yok edebilirim diye düşünüyordum.

Durmaksızın odadan gelen  Gulya'nın ağlama sesleri öylesine etkiliyordu ki beni yalın ayak koşarak hepsini öldürmek istiyordum.

Tüm gün ağlamış ben ise seslenememiştim  ağlama diye ne diyebilirim ki ?
Neden ağlıyorsun desem cevap olarak neden intihar ediyordun sorusu yönelebilir korkusu ile onu gözyaşlarına teslim etmiştim.

Akşam olmuştu, Samet  eve gelmek üzere idi.

Odanın kapısı açıldı Gulya kapıdan çıktığında, Tanınamayacak halde idi.

Gulya: Tuna biraz konuşalım mı ?

Derinlere inmeden konuşacaksak olur dedim.

Gulya: Ailene ne oldu ?

Tuna: Hepsi Öldü.

Gulya: Çok üzüldüm. Benim gibi.

Evet çok benziyor hikayelerimiz.

Gulya: Anlatırmısın bana.

Tuna: Şuanda anlatmak istemiyorum.

Gulya: Peki. Hayatında biri var mı ?

Tuna: Samet var ! 

Darmadağın bir kadın'ın bu sözümle yüzünde tebessüm oluşmuştu.

Gulya: Gülümseyerek bir kadın var mı ?

Tuna: Hayır.

Gulya: Ayrıldınız mı ?

Tuna: Hiç olmadı ki.

Gulya: Neden ?

Tuna: Hiç düşünecek zamanım olmadı.

Gulya: Haklısın insan, sorun üretmek için  ayırdığı zamanı sorununu çözmeye ayırmıyor.

"Sus pus oldum. İçime oturdu bu cümle gerçekten de böyle mi ? Dedim kendi kendime.

Gulya: Öyle değil mi ?

Tuna: Bilmiyorum.

Gulya: Bana kırılma ama kendisinden kaçan bir korkak bana nasıl yardım edecek diye düşünüyorum sen böyle yaptıkça.
Olan her ne ise olmuş, Ölen her kimse ölmüş. Ölüyü diriltemeyeceğimiz gibi öleni bir daha öldüremeyiz. Anlatırmısın lütfen !

Çok duygusal bakıyorsun, seni tanımak istiyorum.

"Tam bu sözünün üzerine cevap bile verme zamanı kalmadan kapı açıldı.

Gelen  Samet idi.

Yüzü bembeyaz büyük bir şok ile elindeki erzakları yere koydu. 

Bize bakarken eli ayağı titriyordu.
Hiç bişey söylemeden lavaboya gidip  elini yüzünü yıkadı ve odasına girip kapısını kilitledi.

Daha önce hiç görmediğim bir davranıştı bu.

İkimizde onun neden böyle yaptığını merak etmiştik.

Kapısını çaldım.

Samet içeriden seslendi.

"Tuna şuan müsait durumda değilim".

Ne oldu bir sorunmu yaşadın bugün ?

Samet: Müsait değilim dedim lan sana ne uzatıyorsun ?

Kadının yüzünü gördün zaten bir sürü sorunları var bide bunu düşündürme canını sıkan bizimle mi ilgili senin ile mi ilgili onu söyle bari ? dedim.

Kapı açıldı.

Samet: "Tuna, Gelir iken markete uğradım bir kaç kişi ellerinde senin resmin seni sormuşlar"
bu kadar çabuk nasıl bu mahalleye geldi bu adamlar.

Tuna:Ne zan ediyordun ?

Başlarındaki adamı komaya sokan kadını ve ona yardım eden adamı bırakacaklarını mı düşünüyordun ?
"Sana söylemiştim o gece hiç bir şeyden habersiz birini öldürdü bu adamlar"  diye.

Tuna: Bana dürbünlü bir silah ayarla Samet.

Samet: Ne yapacaksın silahla ? Hala silah diyor ya !

Tuna: Onlar evimize baskın yapmadan ben onlara süpriz yapacağım.

Susturuculu olsun, bölgeyi biliyorum her yer ağaçlık kolay olacak biz senin ile İç güvenlik operasyonlarına çıktık bu ne ki ?

Bana getir silahı bitsin bu bekleyiş, Kadına bak paramparça eğer dönemez ise polise o zaman haber ver, benim üzerimden işlem yaptır bu kadını da ülkesine gönderirsin !

Eğer ki;  Yine olmaz der isen, Yok oluşumuza sende dahil olacaksın ve tek sebebi olarak !