"Samet'in sürprizinin ne olduğunu düşünmekten, gece gözümü kırpmadan tavana dikmiştim. Acaba neden beni o ağaca göndermek istemişti. Sabahın ilk ışıkları ile sessizce evden çıkmış, dediği gibi ikinci dostuma gelmiştim."
Saatlerce gölgesine uzanıp, tek kelime etmeden bekledim.
Artık vakit uzadıkça, dilime vurdu sitemim.Sevgili dostum,
ben geldim. İlk defa kendi isteğim dışında bu sefer sana gönderildim.
Herşeye şahit olan sensin!
Eğer bir gün unutmaya karar verirsem, senide hayatımdan yok edebilirmiyim, senide kesebilirmiyim, bilemedim.Hayatımın yokuşlarını tırmanmaktan, ne düze ulaşabildim, ne de aşağıya inebildim. Bittim artık, inan tükendim.
Sende biliyorsun,
Önceden tek sorunumdu geçmişim,
Şimdi ise onu tanıdım! Endişe ettiğim geleceğim!Sihirli bir değneği vardı sanki, geçmişin karanlıklarını aydınlatan, ben onu çeteden kurtardım belki, o ise beni içimde ki bana düşman olan Tuna'dan.
Dile gelse dökülen yaprakların konuşsa, "Aşk" dedikleri bu mu yoksa ?
Her hislerimi gövdende hissettirmeye geldim. Affet beni dostum.
Elimdeki çakı ile gövdesinden her kabuğu kaldırdığımda, bir yaramın kabuğunun kalktığını hissetsemde, durmaksızın, içimdekini yazıyordum, çınarlık gövdesine!
Henüz daha ben, isimlerimizin baş harfini kazımadan, bir ses geldi, arkamdan.
Arkamı dönüp baktığımda, Samet gelmişti.Samet: Ne yapıyorsun lan gerizekalı ?
+ Samet, arkadaşım olmasan, sana katlanırmıydım bilmiyorum.
O nasıl soru lan!Samet: Ne yazdın oraya ?
+Hiç.
Samet: Kalp çizmişsin. Ehehehe.
İçine ne yazıcaktın, A&T mi ?+ T yi anladımda A ne ?
Samet: Ağaç, Tuna, Ağaç. Hani insanlara tercih ettiğin bu ağaç.
+ Bir kere de saçmalama.
Samet: Boşver şimdi sen onu bunu.
Ne yazacaktın oraya ?+ Onun adını ilk tanıştığımız yerde şahit olana kazıyacaktım.
Samet: Madem adını en değerline kazıyacak kadar seviyordun, neden, gidene kadar üzdün onu ?
+ O zaman böyle hissetmiyordum, Samet! Her şeyi unuttum. Sadece onu unutamadım.
Samet: heh şöyle söyle abine!
Şimdi burada olsa söylediklerini duymuş olsa ne yapardın ?+Susardım.
Samet: Sen hakikaten geri zekâlısın!
Sürprizin geldi.
+Hani elin boş ?
Samet: Oğlum bu kadar mı salaklaştın? Bu kadın giderken senin aklınıda götürmüş. Hehehe.
+ Hani sürpriz Samet?
Samet: Sen seslen sana gelsin ? Gel güzelim de kendisini göstersin! Yine sesine gelsin!
+ Köpek mi getirdin ? Niye sesleneyim ?
Samet: Ne köpeği ya. Dediğimi söyle lan! Gece nöbetim var! Seninle uğraşıyorum.
+Peki!
Gel güzelim.Çalılar hareketlendi, öylesine ses geldi ki, gerçekten gelen köpekti sanki.
Ağaçların içinden, elinde bir çocukla o çıktı!
Ona baktım, Samet'e baktım.
Kendimi tokatladım.Sen gel dedin, ben geldim! Dedi.
Bende seni seviyorum dedi.
Boynuma sarıldı, sımsıkı yastığımda ki koku, yine dibimdeydi.Samet:Aklını başına al! Tuna dedi.
Ona telefon ettim. Onun seni sevdiğini bildiğimi söyledim, seninde onu sevdiğini! Çık gel dedim! Her gün, tanıştığınız yere gidip geliyor dedim.
Sana bırakmadım, sana kalsa, bu seferde bir yerden atardın kendini herhalde. Dedi.Sarılma merasimi, küçük bir çocuğun sözleri ile kesilmişti.
Anne, bu adam kim ?
Neden sarıldın ona ?
Niye seni seviyorum dedin ?Oğlum, Sarhan,
anlatırım sana dedi, Gulya.Bir kadına, evlenme teklifi edemeden teklif gelmişti bana!
Benimle evlenirmisin Tuna ?
Samet: Evet!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TUNA #Watty 2019
NouvellesAdım Tuna dedim. Ağlamaklı bir sesle bana yardım et diyerek, benden yardım istedi. Boynunda ip olan bir adamdan mı yardım istiyorsun ? Evet. Benden korkmuyor musun ?. Hayır. Neden ? "Boynunda ip olan bir adamsın, hayattan beklentisi kalmayan bir ad...