~Korku~

15.8K 1K 483
                                    

İnsan sevdiği insana en ufak zarar görmesinden korkar. Ona olacak en ufak bir şeyin bile olmasını istemez. Ona zarar gelmesi kalbini yakar. Hele ki bu zararı sizi korumak uğruna yapıyorsa bütün bedeninizle acı çekersiniz. Fiziksel bir acı değildir bu ama ondan daha beterdir. Özellikle de sevdiğini kaybetme korkusu bitirir insanı. Ondan uzak kalma düşüncesinden korkar ve bunun olmasını asla istemez.

Eymen'e herşey rüya gibi geliyordu. Ağladığından dolayı etrafı bulanık görüyor ve kafası allak bullaktı, tek düşündüğü şey Emir'di. Hastane koridorunda bir o tarafa bir de bu tarafa yürüyordu. Karnı kasılmış, yüzü solmuştu. Gözlerinin altı kızarmış ve yüzü bembeyaz olmuştu. Etrafında konuşulanları duymuyor gibiydi, aklı ve fikri ameliyatta olan sevdiğindeydi.

Kendisi uğruna, hayatını gözden çıkaran sevdiğini düşünüyordu. Ara ara onun öldüğünü düşündükçe sanki biri onu boğuyormuş gibi hissediyordu. Nefesi kesiliyor, eli ayağı tutmuyordu. Dudaklarını ısırıyor ve ağlıyordu. Babasının adını seslenmesi ile zar zor dikkatini ona verdi.

"Oğlum şuraya otur bir, sakin olmaya çalış."

Yaşlı adam oğlunu sakin tutmaya çalışıyordu. Pek başaralı olabilir miydi bilmiyordu ama en azından denemeye çalışıyordu. Eymen babasının dediğini yapıp onun yanına oturdu. Hızlı hızlı nefes alıyordu. Bacağı titriyordu, bakışlarını aşağı eğip gözlerini kapattı. Omzunda hissettiği el ile kafasını kaldırıp, babasının gözleri ile kendi gözlerini birleştirdi.

"Özür dilerim."

Sesi tizli ve utangaç çıkıyordu. Babasının hiç böyle bir şey diyeceğini beklemiyordu. Şaşkın bir eda ile babasına bakmaya devam etti.

"Hatalıyım biliyorum, seni o gün evden kovdum ama ne tepki vereceğimi bile bilmiyordum. Daha sonra bıraktığın günlüğünü okudum, bir kaç şeye bile baktım. Gökhan'a seni bulmasını istedim, ama bana her defasında senin gelmek istemediğini ve benden nefret ettiğini söylüyordu."

"Ben hiçbir zaman öyle bir şey demedim baba. Hiçbir zaman."

Eymen'nin göz yaşları daha da çoğalmıştı. Özlemle babasına bakıyordu.

"Adı Emir değil mi?"

Eymen evet manasında kafasını oynatmak ile yetindi.

"Senin onu ne kadar sevdiğini yazdığın şeyleri okuyarak anladım. Onun da seni sevdiği belli."

"B-ben ona inanmamıştım. Onun kalbini bile kırdım."

Eymen'nin ağlaması şiddetlenmişti. Babası oğluna sarılıp onu sakinleştirmeye çalıştı. Özlem beslediği oğluna sımsıkı sarıldı. Aynı şekilde Eymen de özlediği babasına sarıldı. Artık babasının onu hiç sevmediğini düşünüyordu, ama hiçte öyle değildi. Babası hiç ondan nefret etmemişti. Normalde olsa mutluluk kahkahaları atardı ama farklı durumlar da vardı.

"O iyileşecek merak etme. Onun seni bırakır gibi bir hali yoktu. Gözlerindeki siniri gördüm, sana bir şey olacak diye korkusunu gördüm."

Eymen şaşırıyordu bu lafları babasından duymak farklı geliyordu. Hala babasına sarılır bir şekildeydi.

"Şimdi o çoktan ölüme inat etmiştir. Çok inatçı biliyor musun?"

Eymen ağlayarak da olsa tebessüm etti.

"Çokta sinirli, herkese sataşıyor ve vurmak istiyordu ki vuruyordu. Ama bana-

Yüksek sesli hıçkırdıktan sonra kısık sesli bir şekilde konuşmaya devam etti.

bir kere bile vurmadı."

Sinirli Yarim •bxb•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin