NEDEN OLMASIN Kİ? (Tamamlandı)

Mert ve İrem

    Saat 21.00'a geliyordu herkes masaya geri dönmek için hazırlanıyordu. Biz hala tuvaletteydik. Artık durması için Göktuğ'yu ittim. Tezgahtan indim ve saçımı başımı düzelttim. Her hangi bir şey olmadığından emin olarak tuvaletten çıktık.

    Masada herkes vardı. Biz gelince Mert:
- Boş masa yokmuş. İrem buraya oturdu sıkıntı olur mu?
Göktuğ:
- Yok, hiç önemli değil. ( İrem'e elini uzatarak.) Ben Göktuğ. O da sevgilim Zeynep: (Elimi uzattım)
- Merhaba memnun oldum. 

    Gece boyunca İrem de bizimleydi. Bir ara bir masa boşaldı. İrem " Ben geçeyim artık. " Dedi ama Mert " Ne gerek var otur." Dedi. Biz kızlarla sürekli göz göze geliyorduk. Çünkü  plan gayet başarılı ilerliyordu.

    Gece bu şekilde ilerledi ve en sonuna geldik. Saat on ikiydi herkes kalkmaya başladı.  Ben Göktuğ'nun yanına geçip:
- Ben Göktuğ'yla gidyorum. Eve mi bilinmez ama isteyen varsa bırakabiliriz. Mert:
- Gerek yok. Kimse sizin cilveleşmenizi izlemek istemiyor. O yüzden size iyi geceler ya da ...
- Sakın bitirme o cümleyi annemler burada hala.
- Tamam. İrem sen nasıl gideceksin?
- Arabam tamirde. Taksiyle dönerim herhalde.
- Yok. Ne gerek var şimdi uğraşmana. Ben bırakırım.
- Tamam.
Böylece kafeden çıkıp arabalara bindik. Göktuğ:
- Evet. Bu gece seçim hakkı senin. Nereye gitmek istersin?
- Bilmem. Her yer olabilir. Sen olduktan sonra gerisini hallederiz.
- Peki. Otele gidelim. Kral dairesi tutarız bir gece için.
- Olur.

   Ertesi sabah...

- Biz okula biraz erken gitmiştik. Çünkü İrem'le buluşucaktık. Bahçede oturuyorduk. İrem gelince anlatmaya başladı:
- Arabaya bindikten sonra. Dedi ki "Eve gitmesen olur mu? " diye sordu. Ben de evet dedim. Sonra bir otele gittik. Bir oda tuttu. Odaya gittiğimizde. Şaraplar, meyveler ve daha bir sürü şey servis edilmişti. Oturduk. Bir şeyler içtik. Biz bayağı bir ısındıktan sonra dedi ki " Ağırdan mı almak istiyorsun? " Ben de dedim ki " Ağırdan almak isteseydim. Şuan burda değil evimde olurdum." Sonrası malum zaten.

  Hepimiz şaşırmıştık çünkü bu kadar hızlı gelişeceğini düşünmemiştik. Onların gerçekten iyi bir çift olacağını düşünüyorduk.