RUJ

1K 15 1
                                    

-Göktuğ bu ne ?
- Aşkım beni bir dinler misin?
- Ne anlatacaksın ki ? Nasıl açıklayacaksın ?

Resmen kan beynime sıçramıştı. Önümü göremeiyordum.

  Bir süre elimde olan ve sonrasında Göktuğ'ya fırlattığım ruja baktım. Kesinlikle benim değildi. Göksu'nun ya da annesinin olma ihtimali çok düşüktü. Onların olsa niye burada olsun ki.

Tekrar Göktuğ'ya döndüm:
- Bu ne?
- Aşkım, dinle bir beni.
- Bekle.

Göksu'nun odasına gittim. Rujlara baktım. Aynı rujdan onda da vardı. Sinirle odadan çıktım ve annesinin odasına gittim. Çekmeceyi açtım. Diğer rujlardan çok farklıydı. Böyle bir şey sürmezdi annesi. Peşimde dolanan Göktuğ'ya baktım:
- Evet...Dinliyorum... Anlat...
- Bu,bu ruj İrem'in.

Kan beynime sıçramıştı resmen. Önümü göremiyordum. Alkolün de etkisiyle kendimi yatağa bıraktım. Nasıl olabilirdi ya. Kendimi rüya gördüğüme ikna etmeye çalışıyordum. Ama her şey gerçekti. Göktuğ:
- Şuan çok kötüsün. Bir şey anlatamam. Ama sana yemin ederim ki düşündüğün gibi bir şey olmadı.
- Kanıtla. Bir şey olmadığını kanıtla bana.
- ...

             ...

Kendimi kötü hissediyordum. Aynı zamanda çok sarhoştum. Hilal'i aradım. Göktuğ'nun evine gelmesini söyledim. Yaklaşık 10 dakka sonra geldi. Hilal:
- İyi misin? Zeynep ne oldu? Göktuğ nerde? Zeynep...
- Soru sorma Hilal. İrem'e gidiyoruz.
- Bu saatte mi?
- Evet.

Elimdeki ruju parçalayacak kadar sert tutuyordum.

İrem'e geldik. Ne yaptığımı bilmiyordum. Kapıyı çaldım, bir yandan da bağırıyordum. Sonun da kapı açıldı. Ruju gösterdim ve :
- Bir açıklaman var mı?

NEDEN OLMASIN Kİ?  (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin