Önemli Ufacık Bir Notçuk: Gençler, bahsetmek istediğim bir durum var ve önemli, okumanızı da istiyorum. Benim 3 adet aktif hesabım bulunmakta ve bu 3 hesap da benim ayrı ayrı duygularımı yansıtıyor. Mesela bu hesabımda cinsel içeriği ve eğlenceyi ele aldığım kurgularımı yansıtırken, powelysion hesabımda, kendi karanlık ve melankolik olan iç dünyamı yansıtan duygusal ve dokunaklı kurgularımı, Powelyq hesabımda ise, yabancı hikâyelerin çevirilerini ve gay shiplerin birçok konu üzerinde durulmuş kurgularımı bulunduracağım. Destek verirseniz, çok sevinirim. Öpüldünüss~ 💕
Keyifli okumalar! 💙
Alnımdan dökülen ter damlacıklarıyla beraber aralanan dudaklarım arasından aldığım şiddetli nefeslerle gücümün yettiği kadar bağırdım. "Jae Hyun, n'olursun yürümeye çalış, aksi takdirde doğum yapacağım!" Jae Hyun'un sarhoş bedeninden gelen minik bir kahkahayla, onu sonunda Soo Young'dan ödünç aldığım arabaya oturtabilmiştim. Arabanın deri koltuğunda yığılıp kalırken, derin bir nefes verip alnımdaki teri sildim.
"Jae Hyun, bana evinin yerini söylemen gerekiyor." Jae Hyun'dan sadece sersem birkaç mırıltı yükseldiğinde, gözlerimi devirip arabayı çalıştırdım. Başka çarem yoktu, evime gidiyorduk! Yol boyunca ne dediği belirsiz bir şeyler mırıldanan Jae Hyun'a dikiz aynasından göz atıp durmuştum ve yanan gözlerim için bu oldukça yorucu olmuştu. Evin bahçesine girebildiğimde, arabayı durdurdum ve dişlerimi sıktım. Bardan nasıl çıkardıysam, o şekilde eve geri sokacaktım. Arabadan yorgun adımlarımla indim ve bileğimdeki tokayla sarı boyasının dipleri gelmiş saçlarımı tepemde topuz yaptım.
Jae Hyun'un sızıp kaldığı arka koltuğa kapıyı açıp yöneldim ve kollarından tutup onu doğrultmaya çalıştım. Birkaç başarısız denemeyle - üzerine yığılıp kaldığım ve onun birkaç dakika beni sıkıca tuttuğu denemeler - onu sonunda arabadan çıkarabilmiştim. Bir şekilde, birçok kez düşme tehlikesi atlata atlata kapıma vardığımda, anahtar deliğine anahtarımı titreyen ellerimle soktum ve çevirip kapımın açılmasını sağladım. Roy kapının önünde beni beklerken, ona uzaklaşması için birkaç el hareketi yaptım, o da verdiğim mesajı anlayıp salona yöneldi. Jae Hyun'u apar topar odama soktum ve yatağıma doğru âdeta fırlattım. "Zayıf bir şey gibi görünüyorsun bir de, bu ne ağırlık!?" Sızlanıp dururken, üzerindeki ceketi çıkarmak için ona yönelmiştim ki, güçlü parmaklarıyla bileğimi kavrayıp beni göğsüne doğru çekti.
Göğsüne yayılmış bir pozisyonda üzerinde yatarken, bileğimi tutan güçlü parmakları belimi buldu. Gözlerim faltaşı gibi açılmış bir biçimde, şaşkınlıkla olduğum pozisyonda duruyordum. Çünkü, istesem de kıpırdayamıyordum. Ah, kıpırmayamıyordum değil, kıpırdamıyordum. Çünkü kulağıma doğru, NF - If You Want Love şarkısının sözlerini, tapılası derecede güzel olan sesiyle mırıldanıyordu. "I just need some time, i'm tryna think straight. I just need a moment on my own space. Ask me how i'm doin', i'll say "Okay," but ain't that what we all say?" (Düzgün düşünmek için biraz zamana ihtiyacım var. Bana ait anılara ihtiyacım var. Nasıl olduğumu sorarsan sana, "İyiyim," diyeceğim ama hepimiz bu cevabı vermiyor muyuz?) Sertçe yutkundum ve devamını bekledim. İtiraf etmeliyim ki, düzensiz ve oldukça hızlı kalp atışları tam kulağımın altındayken bile olsa, onun o güzel sesini hiç bıkmadan dinleyebilirdim. Sesine hayranlık duyuyordum.
Belimdeki güçlü parmakları öylece dururken, şarkının geri kalanına başlamasıyla belimi okşamaya başlamıştı. Ancak, bunun 'o türden' bir dokunuş olmadığını biliyordum, Jae Hyun'un bu özelliğine de hayrandım ya, orası ayrı... "Sometimes i think back to the old days, in the pointless conversations with the old me. Yeah, back when my momma used the hold me. I wish somebody woulda told me..." (Bazen eski günleri düşünüyorum, eski benle anlamsız konuşmalar yapıyorum. Evet, eskiden olduğu gibi annem beni durduruyor. Birinin bana bunları söylemesini isterdim.) Sözlerin anlamları oldukça büyüktü bunu biliyordum. Jae Hyun da büyük ihtimal beni âşık olduğu o kız sanıyordu, ben de unutacak düşüncesiyle kıpırdanmayıp onu biraz olsun mutlu etmeye çalışıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Touches | JJK (DEVAM ETMEYECEK)
FanfictionJeon Jung Kook ve benim gözlerim, 2 saniyeliğine kesişmişti. İşte bu kısacık sürede hızlanan kalp atışlarımı, hiçbir şeye değişmezdim. Cinsellik ve küfür içermektedir. @cleverjiminie | 250218 fanfiction.