Indefinable

Sürpriz

Zayn'in beni sevdiğini itiraf etmesinin üzerinden 5 gün geçmişti.Buluşmak istediğini söyleyince şaşırmıştım.Çünkü hep ben onu ararım.

Beni nereye götüreceğini merak ediyordum.Krem rengi tunikle düz siyah bir tayt giydim.Tüniğin üzerinde"Always bring your smile to me."

(Hayat daima benim için sana gülümseme getirsin." yazıyordu.Favori tişörtlerimden biriydi.Mesajı güzeldi.Fontoden ve vişneli parlatıcı hariç yüzümde herhangi bir makyaj yoktu.Doğaldım.Beyaz konverslerimle sportif görünümünü tamamlamıştım.Zil çalınca aşağı indim.

"Selam bebek."dedi beni dikkatlice süzerken

"Selam."

Gözleri direkt tişörtüme kaymıştı.Benim dikkatimi çeken parfümü olmuştu.Hangi markaysa kokusu bile insanı baştan çıkaracak türdendi.

"Hayat daima benim için sana gülümseme getirsin."

"Hoş söz değil mi?" dedim gülümseyerek

"Bu söz bana bir mesaj mı?"

"Favori tişörtlerimden biri.Herhangi birine olabilir."

"Senin için ben herhangi biriyim öyle mi?"

"Olabilir."

Amacım bana aşık olduğunu itiraf ettirmekti ama bu zordu.Çelişkili konuşursam konuşmasını sağlayabilirdim.Klasik yöntem hep işe yarardı.

Gerçi Zayn'de yarar mıydı bilmiyordum.Onu çözememiştim.Özellikle bu tişörtü bunun için seçmiştim.Bunu inkar ettiğinde kullanabilirdim.

Yol boyunca çok eğlenmiştim.Zayn'in iyi bir espri anlayışına sahip olduğunu yeni farkediyordum.Beni eğlendiriyordu.Arada birde herhangi birisin dememi iğneleyip duruyordu ki umursamıyordum bile.İtiraf edene kadar böyle devam edecekti.Yürümekten yorgun ve aç düşünce

benim isteğim üzerine pizzacıya gittik.Zamanın nasıl geçtiğini anlamamıştım.O yanımdayken rahat hissediyordum.

"Sana bir sürprizim var."

"Sürpriz."

Elini cebine daldırıp katlı bir kağıt çıkardı.Kağıdı açtığımda gördüğüm resimle kalbim tekledi.Sürpriz yapması beni bu derece şaşırtırken beni çizmesi.Kelimelerle ifade edemeyeceğim kadar müthiş hissettiriyordu.Resmi elime alıp inceledim.Sıradan bir resim değildi.Gerçek gibiydi. Benim için anlamı ise çok fazlaydı.Aramızdaki masayı önemsemeden kollarımı boynuna doladım.Parfümünün kokusunu daha iyi alıyorum.

Bunu nasıl başarıyor bilmiyorum ama beni her an şaşırtabiliyordu. Ben onun daha çok sinirli hallerine denk geldiğimden belki de böyleydi.

Ondan ayrılıp yüzüne baktım.İfadesiz yüzünden eser yoktu.Benim yanımda mutlu olduğunu bilmek iyi hissettiriyordu.Ona tam teşekkür edecektim ki siparişleri almaya geldiler.Ben peynirli,mantarlı o karışık pizza söylemişti.

Yanımızdan ayrıldığı gibi teşekkür ettim.Kaba biri olduğumu düşünmesini istemem.Her ne kadar çok teşekkür eden biri olmasam da bu jest kesinlikle teşekkürü hakediyordu."Önemli değil." dedi mütevazi bir sesle.Bana aşık olduğunu söylemesine sanırım yaklaşıyorduk.Benim için emek harcamasından bu sonucu çıkarmıştım.

Arabaya doğru yürüyordu ki onu kolundan tuttum.Yolda tezgah açmış cam süsleri satan biri vardı çünkü.Cam sanatı hep ilgimi çekmişti.

Ama bir türlü cam sanatı gösterisine gidememiştim.Bir türlü denk gelmemişti.Bu işle uğraşanların sayısı zaten azdı.Her türlü hayvan cam şeklini almıştı.Bunları yapmak çok uğraşlı olmalıydı.Malesef ki sanat insanı değildim. Herkes sesimin çok güzel olduğunu söylerdi ama şimdiye kadar kimsenin karşısında amatör olarak bile şarkı söylemişliğim yoktu.