0.1

29.3K 351 46
                                    

Herkese merhabaaa nasılsınız bakalım? Ben hesabımı tekrar almış olmanın haklı mutluluğunu yaşıyorum.

Panomda okuduysanız eğer kitabı kısa süreli bı düzenlemeye aldım ve hızlı bir şekilde bu düzenlemeyi bitirmeyi düşünüyorum. Yaklaşık iki ay kadar buralarda yazı yazmak için olamam muhtemelen ve öncesinde güzel bir kitapla sizi başbaşa bırakıp daha sonra kaldığım yerden tam gaz devam etmek istiyorum.

Bildiğiniz üzere ve kitap başlığında yazdığı gibi +18 içerik bulunduran sahneleri olacağı için şimdiden okuyacak kişilere son bir uyarı yapmak istiyorum.

Bu sahneler geldiğinde uyarı zaten geçiyorum. Okumak istemeyenler başlangıç ve bitiş paragraflarına dikkat ederlerse eğer bir sorun yaşamayız. Daha sonra kitabın içindeki açık sahneler için atılacak mesajları umursamayacağımı bilmenizi istiyorum.

Keyifli güzel okumalar.

Bölüm şarkısı : Ne derler bilirsin - Sevilmemişim

Kaybettiği şeyler olurdu insanın. Bu bir eşya da olabilirdi bir arkadaş ya da bir duygu da. İnsandan insana değişen bir kavramdı kayıp kelimesi. Çoğu zaman insanda derin izler bırakan kayıplar, hayatının geri kalanını yöneten ve yaşantıya uyarlayan izler bırakırdı.

Benim kayıplarım çok fazlaydı. Bir insanı da kaybetmiştim bir eşyayı da. Bunların en ortak yönü ise içimdeki özgüveni, benliği sıyırıp alarak yok etmeye çalışıyor olmalarıydı.

Varlıklı bir ailede büyümüştüm. İnsan böyle bir ailede büyüdüğü zaman mutlaka mutlu olacağını düşünebilir hatta para ile her şeyin olacağını zannedebilirdi. Böyle değildi o yaşantının arka planı. Güzel bir ailede dünyaya gelebilirdiniz. Parasal sorunlar yaşamayabilir ya da arkadaş konusunda şanslı olabilirdiniz. Bunlar vereceğiniz veya vermiş olduğunuz kayıpları yok etmezdi.

Garip bir ailem, zor bir sevgililik yaşantım vardı. Ayrılmıştım ama ne ayrılmak değil mi? Unutmak istediğim öyle çok acı vardı ki içimde bunların hıncını kendimden çıkarmamak için direniyordum. Psikolojik olarak pek de iyi sayılmazdım. Son bir yıldır toparlamaya çalışıyor her gün kendime güçlü olacağıma dair sözler veriyordum. Öz güvenim yerle bir olmuştu. Ne kendime güveniyor ne de başkalarına bu konuda izin verebiliyordum. Birisine delice güvenmek ve kendimi teslim etmek istiyordum. Yanlıştı düşüncem belki de ama istiyordum bunu.

Aynadaki aksimden kendime bakarken vücudumun zayıflığı gözüme çarpıyordu. Son bir yılda iştah konusunda da iyi değildim. Hangi konuda iyi olup olmadığımı artık kestiremiyordum.

Kendimi incelerken deri şort ve giydiğim salaş atletin vücudumda duruş şekline baktım. Yüzümdeki abartı makyaj bana uygun değildi. Kadınsı mı görünmek istiyordum gerçekten? Bu muydu istediğim peki ya neden elbise yerine gündelik şeyler giymiştim? İstediğim şey bu değildi.

Makyaj temizleme mendillerinden bolca alarak yüzümdeki boyayı sildim. Kırmızı ruj da kalın siyah göz makyajı da bana göre değildi. Bu değildim. Tüm temizleme işlemi bitinceye kadar ağlamamak için titreyen dudaklarımı görmezden geliyordum. Daha hafif ama bana uygun bir makyaj yaptıktan sonra parlak pembe ruju dudaklarıma yedirdim. Neydi benim istediğim sahi? Sorgulasam da bulamama sebebim neydi?

Kedim Siyah bacaklarıma değdiği zaman düşüncelerimi bir kenara bırakarak ayağa kalktım. Güçlü mü olmam lazımdı. Öyle gibi davranabilirdim değil mi? En azından rol yapmak gerçeği kadar zor değildi.

Siyahı hafifçe iterek yatağına gidişini izledim. Son bir yıldır en büyük yardımcım olmayı başarmıştı ve o olmasa şu an bu kadar iyi olamazdım.

Zamansız Gelen  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin