I'll be lost inside my head [Kafamın içinde kaybolacağım]
Bad thoughts till four am [Sabahın 4'üne kadar kötü düşünceler]
Then I'll try to sleep [Ardından uyumayı deneyeceğim]
And I can't tell anyone [Ve kimseye anlatamıyorum]
I'm so scared they'll get up and run [Kalkıp koşacaklarından çok korkuyorum]
So I don't speak [Bu yüzden konuşmuyorum]
And oh, I miss when we were younger [Ve gençliğimizi özlüyorum]
The days were so much funner [Günler daha çok eğlenceliydi]
Weren't they [Onlar değil]
Oh, I book a new appointment [Yeni bir randevu aldım]
It's another disappointment [Bu başka bir hayal kırıklığı]
They're all the same, same, same [Onların hepsi aynı, aynı, aynı]
When the doctor says I'm fine [Doktor iyi olduğumu söylüyor]
One in morning, one at night [Biri sabah biri gece]
These pills will help you remember how to smile [Bu haplar nasıl gülümseyeceğini hatırlamana yardım edecek]
But what does he know? [Ama o ne biliyor?]
Cause I feel so alone [Çünkü çok yalnız hissediyorum]
And mom and dad both tell me I'm alright [Ve annem ve babam bana iyi olduğumu söylüyor]
Cause the doctor said you're fine [Çünkü doktor iyi olduğumu söyledi]
My own mind can lie to me [Kendi zihnim bana yalan söyleyebilir]
They all say its anxiety [Onların hepsi ona anksiyete diyor]
But I, just think it's me [Ama ben sadece onun ben olduğunu düşünüyorum]
Now I've lost so many years [Şimdi birçok yıl kaybettim]
My pillows a tissue for my tears [Yastığım gözyaşlarım için mendil oldu]
But you, never see [Ama sen asla görmüyorsun]
And now, I can't even eat my dinner [Ve şimdi, akşam yemeğimi bile yiyemiyorum]
Mom says I'm getting thinner [Annem zayıfladığımı söylüyor]
Am I? [Bu ben miyim?]
Oh.. I book a new appointment [Yeni bir randevu aldım]
Yet another disappointment [Yine başka bir hayal kırıklığı]
They're all the same, same, same [Onların hepsi aynı, aynı, aynı]
When the doctor says I'm fine [Doktor iyi olduğumu söylüyor]
One in morning, one at night [Biri sabah biri gece]
These pills will help you remember how to smile [Bu haplar nasıl gülümseyeceğini hatırlamana yardım edecek]
But what does he know? [Ama o ne biliyor?]
Cause I feel so alone [Çünkü çok yalnız hissediyorum]
And mom and dad both tell me I'm alright [Ve annem ve babam bana iyi olduğumu söylüyor]
Cause the doctor said you're fine [Çünkü doktor iyi olduğumu söyledi]
But he don't care about me [Ama o beni umursamıyor]
He'll just go home to his family [Sadece eve gidecek, ailesine]
Why does no one see? [Neden kimse görmüyor?]
I'm not the girl I wish that I could be [Ben o kız değilim ama keşke olabilseydim]
Cause the doctor says I'm fine [Doktor iyi olduğumu söylüyor]
One in morning, one at night [Biri sabah biri gece]
These pills will help you remember how to smile [Bu haplar nasıl gülümseyeceğini hatırlamana yardım edecek]
But what does he know? [Ama o ne biliyor?]
Cause I feel so alone [Çünkü çok yalnız hissediyorum]
And mom and dad both tell me I'm alright [Ve annem ve babam bana iyi olduğumu söylüyor]
Cause the doctor said you're fine [Çünkü doktor iyi olduğumu söyledi]
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MüziK'lerde DİNLENİYOR 1
Diversos- Biliyor musun şarkılara neden "parça" deniyor? İhtiyaç duyduğunda bazıları eksik bir yanını tamamlıyor. "Bırakın, müzikle öleyim." (Mirabeau) "Müzik dünyaya hükmeder." (Martin Luther) "Müzik sonsuzluğun anlatımıdır." (Schelling) {KAPAK TASARIMI ŞA...