Kantinde oturmuş Ulaş'ı ve sevgilisini beklemekteyiz Doruk'la birlikte.
Evet sevgilisi. Az önce Ulaş Doruk'u aramıştı ve kıza açıldığını söylemişti. Kızda kabul etmiş ve artık resmi olarak sevgililer.
Bu da benim iddiayı kaybettiğim anlamına geliyor.
Hayır yani madem illa birini seveceksin, Özlem'i sevsene Ulaş.
Bak ben senin en yakın arkadaşını seviyorum. Sen neden benim en yakın arkadaşımı sevmiyorsun? Neden ha neden? Zalimsin Dünya.
Neyse arabeske gerek yok.
Doruk'un kıkırdadığını duyduğumda başımı ona çevirdim.
"Ne?" dedim kaşlarımı çatarak.
"Acaba birileri iddiayı kaybettiği için bozulmuş olabilir mi?"
"Yok öyle bir şey."
"Tabi. Eminim yoktur." dedi kıkırdamaya devam ederken.
Sinir şey. Kim bilir ne isteyecek benden. Nasıl da haince sırıtıyor.
"Ne isteyeceksin?" diye sordum dayanamayıp.
"Ha?"
"İddia diyorum. Kazandın ya ne isteyeceksin?"
Yüzünde jeton düşmüş bir ifade olunca oturduğum sandalyeyi tutup kendine yakınlaştırdı.
"Hani seni istediğim zaman öpüyorum ya." dedi ve onaylamamı bekledi.
"Evet."
"Diyorum ki, sonraki aşamaya mı geçsek artık?"
İstemsiz olarak gözlerimi büyüttüm.
Sonraki aşama?
WTF?
"Ş-şey ben..hmm.. bunu sonra konuşalım tamam mı?"
"Pekala." dedi. "Ertele bakalım. Ama unutma, kaçışın yok. İstediğimi yapmak zorundasın. Öyle anlaşmıştık."
"Başka bir şey istesen?" diye sordum belki kararını değiştirir düşüncesiyle.
"Ben isteyeceğimi istedim. Konu kapanmıştır bence."
"Ama-"
"Kapandı dedim."
İşte bunlar hep Ulaş'ın yüzünden.
Umarım bütün bunlara değecek birini seçmişsindir.
"İşte geliyorlar." dedi kantinin girişini göstererek.
Bakışlarımı gösterdiği tarafa çevirdim. Ulaş karşısında biriyle konuşuyordu ama konuştuğu kişiyi göremiyordum.
Belki de sevgilisi utangaç biriydi ve yanımıza gelmeye çekiniyordu.
Özlem olsa çekinmezdi.
Ulaş konuştuğu kişinin elini tuttu ve yürümeye başladı.
Önüme geçen bir çocuk kızı görmemi engelliyordu.
"Doruk'un ağzından çıkan "Siktir." kelimesi kızı daha fazla merak etmeme neden olmuştu.
Belki de Ulaş'ın sevdiği kız Doruk'un önceden tanıdığı biriydi. Takılmışlardı belki bir süre. Ya da tek gecelik bir şey yaşamışlardı.
Saçma teoriler uydurmayı bırakıp kızı görmek istediğim için önümde dikilen çocuğa "Çekilsene beaa." diye bağırdım.
"Ne bağırıyorsun kızım?" dedi çocuk önümden çekilirken.