•6•

6.4K 406 116
                                    

Altı saat, bir şeyleri düşünmek için epeyce iyi bir zaman. Ama bir şeyleri unutmak için ise kısa bir zaman. Bütün gün "Bunu neden yaptı?" Diye kendisine soruyordu ama bir yanıt bulamıyordu...

Erkeklerden mi hoşlanıyordu, bu yüzden mi yapmıştı? Ama onu bir kaç kızlar ile beraber görmüştü. Anlam veremiyordu, "Bir erkek bir erkeği neden öper?" Diye sürekli soruyor ama bir yanıt bulamıyordu. Bir erkek ile dudaklarını birbirlerine değmişti, bu kendisi için epey farklı bir şeydi. Ama sorun şu ki çok farklı gelmemişti, kızları öpmekle arasında bir fark yok gibiydi...

Aynı etkiydi, hatta belki de bu daha değişik hissetmesine sebep olmuştu. Gün boyunca sürekli dudaklarına götürüyor ve bir anlam arıyordu. Sonra dudaklarını bir kez daha siliyordu. Dudaklarını her hatırladığında sildiğinden, kıpkırmızı olmuş ve aşınmıştı. Bunu unutmak istediği için yapıyordu, yoksa bu öpücük ona farklı gelmemişti.

Unutmak istiyordu, çünkü hala onunla arkadaş olmak istiyor ve bu işinden ayrılmak istemiyordu. Her ne kadar onunla samimi arkadaş olma isteğine geçememişti. Yüzündeki anlamsız bakışla gün boyunca düşünmüştü.

Bunun bir anlık ve anlamsız bir şey olduğunu biliyordu, sonuçta o sürekli kızlar ile konuşan biriydi. Evet buna şahit de olmuştu, biri ile çapkın bir şekilde konuştuğunu duymuştu. Bunun bir erkek mi kız mı olduğunu bilmiyordu ama duymuştu.

Bu durumu hiç yaşanmamış gibi davranmalıydı, tam olarak bunu yapacaktı. Koltuğa oturmuş öyle düşünürken kapının çalması ile irkildi. O gelmişti, saçma sapan bir şey için gerilmemeliydi. Bu yüzden rahat bir surat ifadesi takınarak kapıyı açtı.

Karşısındaki Mete sırıtarak onu karşılıyordu. Buğra ise sert bir şekilde ona bakmaya başladı. Kapıyı açtıktan sonra direk Deniz'in odasına çıktı. Onun peşinden geleceğini biliyordu, ve gelmişti de.
"Buğra?"
"He?"
"Kızgın mısın bana?"
"Bilmem."
"Ya tamam abartma şaka yapmak istemiştim. Neyse affet gitsin beni."

Şaka, şakaymış. Birini öpmek şaka mıdır? Yada o kafasına fazlasıyla takmışken onun şaka yaptım demesi. Bu sinirini bozmuştu, öpücük özel bir şeydi ve bunu şaka için kullanması sinirini aşırı derecede bozmuştu. Hatta moralini de.

Buğra, Mete'ye doğru yöneldi. O ise kendisinin üzerine doğru gelince o da ister istemez geri geri gitmeye başladı.
"Ne yapıyorsun anasını satıyım."
"Tamam özür dilerim."
"Bir daha öpmeye falan kalkışma."
"Öyle bir niyetim yok."

Ama hala üzerine doğru gelmeye devam ediyordu.
"Şu an ne yapmaya çalışıyorsun?"
"Yeğenimin yanına gitmek istiyorum, tabi önümden çekilirsen."

Siktir, siktir! Utanma duygusu yüzünün şeklini değiştirmişti, hemen kenara çekildi. Elleri ile yüzünü kapatıyor ve karanlıkta utancını yaşıyordu. Hala kendisini öpeceğini nasıl düşünebilirdi?

"Ayrıca şaka yaptım seni öptüm diye, bunu kişisel algılama herkese yaparım ben bunu. Sen de arkadaşımsın bu yüzden dalga geçmek istedim."

Karnında hissettiği şey neydi? Sinir olmanın duygusu mu? Yoksa gıcık olmanın duygusu muydu? Nedense hayal kırıklığı duygusuna çok benziyordu...

Ama bu bir hayal kırıklığı olamazdı, sadece fazlasıyla sinir olmuş olmalıydı. Belki de kendisine bunu inandırmalıydı. Derin bir nefes verdikten sonra, dudaklarının içini ısırmaya başladı. O ise yeğeni ile oynuyor onu güldürmeye çalışıyordu. 

Onun için dalga geçilen bir şey olsa da onun aklından hiç çıkmayacak bir anı olacaktı. En çokta bu sinirini bozuyordu. Sonuçta daha önce hiçbir erkekle dudakları birleşmişti. Onun aksine...

Sinirli bakışları hala üzerindeydi, bu sırada yeğeni ile oynayan Mete yeğenine gülmüyordu. En azından gencin aklına kendisi için farklı düşünceler sokmuştu. Artık onu daha farklı görebilirdi. Amacıda bu değil miydi zaten. Bakış açısını değiştirmek, artık ona sahip olmaya daha da yaklaşmıştı. Sanki hayal kırıklığına uğradığını düşünüyordu, bunda emin değildi.

Ama nedenini bilmiyordu ama bu kalbinini hızlandırmıştı, karnı da hafiften kasılmıştı. Neden böyle bir şey olmuştu ki? Sanki daha önce kimseyi tavlamak istememişti, sanki daha önce ilk defa birini istiyordu. Hayır, bu ilk değildi ama böyle garip hissetmesi ilkti.

Arkasındaki gencin ne yaptığını bilmiyordu, o yeğenini güldürmeye çalışmaya devam ediyordu. Buğra ise böyle bozulmasına anlam vermeye çalışıyordu.
"Buğra?"
"Efendim."
"Arkadaşız değil mi?"
"Evet."
Mete gülümseyerek Buğra'ya bakmaya başladı. Buğra da dayanamayıp güldü. Arkadaşlardı, nereye gideceği bilinmeyen bir arkadaşlık...

***

Kapının çalması ile Mete kapıya koşup, abisine ve eniştesine kapıyı açtı.
"Hoş geldiniz canım ailem."
"Hoş bulduk."
İkisi elindeki poşetler ile içeri girerken Uğur sordu.
"Deniz nasıl?"
Arkadan gelen Buğra hemen cevap verdi.
"Çok iyi şu an uyuyor."
"Tamam o zaman."

Uğur kızının bakıcısına tebessüm edip, oturma odasına geçtiler. Koltuğa kendini atıp, yorgun olduğunu belli eden bir nefes alış verişle etrafa bakınmaya başladı.
"Yemek yapmaya üşendik bu yüzden lahmacun aldık. Sana da aldık Buğra bize katılmak ister misin?"
"İste-"
"İster ister, değil mi?"
"Evet olur teşekkür ederim."

Abisi ve eniştesi yoğun bir gün geçirdiği için sofrayı Mete hazırladı. Kısa süre sonra hazırdı, bu sırada da Uğur ve Doğan üzerlerine rahat bir şeyler giymişlerdi. İkisi de içeri girdiğinde onlar sofraya oturmuşlardı. Onlar da oturduklarında artık yemeğe başlayabilirlerdi.

Bir kaç lokmalarını aldıklarında Doğan konu açmak istediği için sordu.
"Ee annen baban nasıllar?"
Buğra bir an kaskatı kesilmişti ve ağzındaki lokma boğazına takıldı ve acı acı öksürmeye başladı. Onlar şaşkın bir ifade ile bakarken, Buğra öksürdükçe gözleri yaşardı. Önündeki sudan bir kaç ludum aldı, Mete ise gencin sırtına vuruyordu. Buğra bir kaç ludum daha aldığında öksürüğü kesilmişti. Öksürük yüzünden yaşaran gözlerini sildi ve cılız ve alçak bir sesle cevap verdi
"İ-iyiler."

___________________________________________________________________

Nasılsınız bakalım? Bölümü beğendiniz mi? Sizi seviyorum ve oy verir misiniz?🌸

~Bakıcı~ •bxb•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin