sing me to sleep // dramione

12. Bölüm

Büyük Salon'a açılan kapının olduğu duvar parçalara ayrıldığında etraftan çığlık sesleri yükseldi. Hermione ne olduğunu anlamaya çalışırken hayal meyal profesörlerin öne çıkıp öğrencileri arkalarında topladıklarını fark etti.

Hemen Ron'a bir bakış attı. Arkadaşı onu anlayıp kafasıyla kapının olması gereken, ama yıkılmış olan duvarı işaret etti.

Hermione birkaç Ölüm Yiyen'e lanet gönderirken ikisi için bir koruma kalkanı da yaptı. Aynı zamanda içten içe Harry ile Dumbledore'u düşünüyordu. Yemekten önce Dumbledore Harry'yi çağırmıştı ve o zamandan beri ikisi de yoktu.

"Mektupla uğraşamayız Ron, Uçuç tozu bulmamız gerek."

"Bende yok."

İkisi de bağırarak konuşuyordu çünkü Büyük Salon'dan gelen sesler burayı bile doldurmuştu. Hermione kafasındaki çarklar dönerken bir anda sevinçle gülümsedi.

"McGonagall'ın odasında bir şömine ve Uçuş tozu vardır. En çok o Yoldaşlık'la iletişime geçiyor."

Bunun üzerine ikili koridordan sağa döndü. Birkaç dakika sonra profesörün odasına gelmişlerdi. Neyse ki kapı bir alahomora ile açıldı.

Hermione sessiz ve huzurlu odaya girip kapıyı ardından kapattı. O sırada Ron çoktan masayı aramaya başlamıştı. Hermione de odanın her tarafını kaplayan rafların üzerine bakıyordu.

"Buraya gel Hermione, onu buldum!"

Hermione hemen Ron'un yanına gitti. Profesörün çalışma masasının çekmecesinde bir kap vardı. İçinde de Uçuç tozu göz kırpıyordu.

Cadı saniyeler içinde karar verip arkadaşının eline yeterli miktarda toz tutuşturdu.

"Ben gidip yardım etmeliyim, Ron. Kendi başına haber vermeye git."

Ron onaylayıp onun omzunu sıktı. Bu bir veda anı mıydı?

Dakikalar içinde Hermione tekrar koridorda koşmaya başlamıştı. Yolda izdihamdan kaçabilmiş birkaç öğrenci görüp onları hizaya sokmuş, Ortak Salon'larına göndermişti.

Sonunda Büyük Salon'a gelince dehşetle adımlarını hızlandırdı. En yakın yaralıya doğru ilerleyip bir yandan da tanımadığı bir Ölüm Yiyen'i yaraladı.

En yakın yaralı öğrenciye gittiğinde onun Colin Creveey olduğunu fark etti. Birkaç rahatlatıcı söz söylerken bildiği şifa büyüklerini yapmaya başladı. Neyse ki hasar büyük değildi, Colin şimdi çok daha iyiydi.

Birkaç öğrenciye daha şifa büyüleri uygulayıp onları güvenle salondan çıkardı. Koridorda yine hizaya sokup Ortak Salon'larına gönderdi.

Ardından geri döndüğünde maskesi takılı olduğu için tanıyamadığı bir Ölüm Yiyen'i petrificus totalus ile etkisiz hale getirdi. Herkes ölürse Hogwarts'a nasıl girdiklerini anlatacak kimse kalmazdı.

Canla başla önüne gelene yardım ederken bir anda vücuduna dağılan ısı dalgasıyla çığlık attı. Arkasına döndüğünde başka bir maskeli Ölüm Yiyen gördü. Hermione acıdan titreyen elleriyle asasını doğrulttu ama Ölüm Yiyen onu da kaptı.

Kız hiç bilmediği bu iğrenç lanetle baş etmeye çalışırken sonunun gelmemiş olmasını umdu. Her şey buraya kadar olamazdı.

Ölüm Yiyen asasını doğrultup o sözleri haykırdığında ise çaresizce ayağa kalkmaya çalışıyordu.

"Avada Kedav-"

Ama maskeli adamın asası ve onun diğer elinde duran cadının asası bir anda uçtu. Hermione kafasını sola çevirdiğinde asaları kapan kişiye baktı.