Bölüm 10

2.7K 221 101
                                    

Oy verirseniz sevinirim 🖤

-Ya bana ne! Beklemeseydin. Ben mi dedim sana git sıra bekle diye

-Doğru, sen demedin...

-Hah, şöyle ya! Azıcık yola gel.

Zaten yoldayız?

Bir dakika kusacağım sanırım.

-Ama senin yüzünden bekledim.

-Ha?

Kısa bir bakış daha attı.

Birden acı bir şekilde gülümsedi ve aşırı kibar soruma cevap verdi.

-Sana aptal olduğuna dair teorilerle gelen var mı?

Gözlerimi kısıp dudaklarımı bastırdım.

-Vövövövöğ!

Bir anda çıkan o iğrenç kalın sesin benden geldiğini fark edince burnumdan içeri diş fırçası sokarak beynime ulaşıp intahar etme fikri cazip gelse de sadece utanmayı tercih ettim.

Polat birden arabayı kenara çekip kahkahalarla gülmeye başladı.

-Bi- hahaha bir daha y-yapsana hahaha!

Elini karnına koymuş katıla katıla gülüyordu.

Söylemeyim söylemeyim diyorum ama Cenk'ten iyi olmasın baya iyi gülüyor ibine.

-Komik mi?

-Y-ok ağğlıyorum ben.

Durmayan gülmesi daha da şiddetlenirken bende gülmeye başladım.

Koluna bir tane geçirdikten sonra istemsiz gülerek konuştum:

-Gülmesene!

Bir anda ciddileşip suratıma dik dik ve boş bakınca bir an afallamamla -gülmemin durmasını geçiyorum- aşırı ciddi bir hal aldı.

Kollarını birleştirip bana aynı ciddiyetle bakınca anlamazca kaşlarımı çatmamla birlikte ilk önce kahkaha atıp daha sonra kafasını iki yana sallayarak önüne dönmesi ve sırıtarak arabayı çalıştırması mal gibi kalmama sebep olurken ciddi bir ses tonu ile konuştum:

-Mal mısın aga, korktum aykû! Zaten tuhaf birisin.

-Hmm. Ben bende bir tuhaflık göremiyorum. Ne bileyim hiç canım sıkılınca kantinci abileri zorla çenemle bezdirip kantinde çalışmadım, ya da hiç bizim kel hocanın kafasına geçirmedim hatta biliyor musun ben hiç-

-Sus lan yeter anasını satayım! Hem bana baksana sen! Sen beni mi takip ediyorsun?

Gözlerini devirip cevap verdi:

-Her ne kadar farkında olmasan da aynı sınıftayız biz Hayat.

-Anaa, bende diyorum bu çocuk nerden tanıdık geliyor bana.

Sırıttı.

-Çocuk?

-He, çocuk. Ne diyeyim amcaoğlu ne istersin?

Bir şeyler mırıldanması ve duyamamamla birlikte suratımı astım.

Üç saniye falan.

-Ne dedin koçum anlayamadım.

Sesli ve uzun bir nefes alıp verdikten sonra dudaklarını bastırdı.

Oha-

Neyse.

-Hastaneye geldik amcaoğlu, hadi.

-Pöf...

Arabayı bir kaç arabanın bulunduğu bir yere çekip kapıyı açtı ve bana bakmaya başladı.

Sadece Şaka?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin