Bölüm 28

2K 159 88
                                    

*Deliyim oynuyom hopa hopa şinanay!

Oyları göremiyom bana geliyorlar!

Yorumsuz yorumlarda beni geriyorlar!

O kadar emek var, nereye gidiyorlar?

Daha kaç dilenme şekli var ey gacılar?!

Keyifli okumalar
.
.
.

-Lan pezevenk! Lan... Lan orus-

Ağzımda hissettiğim elle kaşlarımı çattım.

Şimdi,

Güneş ve Beste hareketsiz duruyor ise...

Bir daha bakayım, bir dakika...

Evet, ikisinden de temas yoktu.

Sanırım... Sıçtım.

Cafer... Sana ihtiyacım var adamım.

-Sessiz ol, hoca duyacak. Yakacaksın yalakalıklarını.

Aktan'ın sesini duymamla rahatladım.

Şu an bana yalaka demesine dahi takacamayacak derecede mutluydum.

En sevdiğim hocanın bu olmasını geçiyorum, her gün yüz yüze baktığım adamla millet küfür edince birlikte ayıplarken iyiydi de... Beni duyunca elli sene susmazdı.

Kafa adamdı, çok iyi dedikodu anlatırdı, iyiydi, hoştu da... Küfürden nefret ederdi.

Ne var yani abiciğim küfür ediyorsak? Küfür eden insanlar daha zeki olur derler bir kere. Bence bu yüzden kıskanıyorlar bizi. Evet evet, kesinlikle kıskanıyorlar!

-Cafer bez getir.

Aktan güldü ve elini saçlarıma koyup karıştırdı.

Nedense insanlar aniden böyle şeyler yapınca ellerindeki pislikleri bana sürüyorlarmış gibi düşünmekten alamıyordum kendimi.

Belki de haklıyımdır?

-Hoca mı sandın?

-He ya.

-Korktun değil mi?

-Ne korkması lan? Ben kim korkmak kim?

-Aynen aynen. Al bezin.

Göz devirirken sırıttım. Düştünüz mü?

-Hadi!

Serkan'ın sabırsız sesi ile kafamı ona çevirip tek kaşımı kaldırdım.

-Bana mı dedin?

-Evet.

-Nereye?

-Müzik odasına.

-Niye?

-Şarkı söyleyeceksin.

-Ben mi?

-Siz.

-Biz?

-Off, Polat ve sen!

-Niye?

Serkan aniden cenin pozisyonunu alıp başını dizlerine koydu ve bağıra bağıra ağlama taklidi yapmaya başladı.

-Neden bazı şeyler bu kadar zor! Neden!

Kafasını kaldırıp devam etti:

-Şimdiye kadar üç kere gidip gelmiştik!

Sadece Şaka?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin